Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki 25/08/2021 tarihli sözleşme incelendiğinde davalının borcu şu şekilde tanımlanmıştır:¸¸ Davacının borcu ise şu şekilde tanımlanmıştır: Mahkememize yapılan değerlendirmede, davanın belirtildiği gibi taraflar arasındaki 25.08.2021 tarihli sözleşmenin davacı tarafından dönülmüş olması nedeniyle sözleşme kapsamında davalıya ödenen bedelin iadesine ilişkin başlatılan takibe vaki itirazın iptali davası olduğu, sözleşmenin varlığı ve sözleşme kapsamında davacının davalıya 17.000,00 TL ödendiği hususunda taraflar arasında herhangi bir çekişme bulunmadığı, taraflar arasında esasında sözleşmenin hükümsüzlüğü yönünde de çekişme bulunmadığı, çekişmenin sözleşmenin neden hükümsüz olduğu yönünde toplandığı, zira davacı tarafça sözleşmenin usulüne uygun ve geçerli bir dönme beyanı ile hükümsüz kılındığının iddia edildiği, davalının ise sözleşmenin en baştan beri emredici hukuk kurallarına ve ahlaka aykırı olması nedeniyle kesin hükümsüz olduğunu savunulduğu, bu ihtimalde dahi, davalının...

    Netice itibariyle bedel karşılığı eser sözleşmelerinde tek taraflı irade beyanı olan dönme açıklaması bozucu yenilik doğuran bir hak olduğundan dönme açıklamasının karşı tarafa ulaşmasıyla sözleşmeden dönülmüş olup sözleşme bedeli olarak verilen ücretin iadesi gerekir. Eldeki davada taraflar arasında sözleşme konusu işin zamanında yapılıp teslim edilmemesi nedeniyle davacı ... sahibinin sözleşmeden döndüğü anlaşıldığından işin bedeli olarak ödenen avansın davalı tarafça yapılan giderler mahsup edilerek iadesi gerekmiş, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Davalı ...'na açılan dava yönünden ise, davalı şirket ortak ve yetkilisinin ... olduğu, dosya kapsamında alınan tanık beyanlarında ...'nun şirket çalışanı olduğu anlaşılmakla bu davalı yönünden husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından sözleşmeden dönülmesi nedeniyle sözleşmenin 9.maddesinde düzenlenen kesintilerin yapılmasına hakkı bulunduğunu, davacının sözleşmeden cayma hakkını kullandığını ifade etse de hukuken yapılan işlemin sözleşmeden dönme niteliğinde olduğunu, farklı hukuki sonuçlara bağlanmış cayma işleminin tüketici hukuku kapsamında sözleşmenin imzalanmasından sonra 14 gün içerisinde kullanılması gereken bir hak olduğunu, bununla birlikte davacı tarafın müvekkili şirketten ne takibe konulan ne dava konusu edilen tutarda bir alacağı bulunmadığını, davacı tarafın iddialarının doğru olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. İstanbul Anadolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 19/11/2019 tarih, 2019/119 Esas, 2019/495 sayılı Karar ile görevsizlik kararı verilerek dosya İstanbul Anadolu 7. Tüketici Mahkemesi'ne gönderilmiştir. İlk derece İstanbul Anadolu 7. Tüketici Mahkemesince; "Davanın kabulüne; Davalının İstanbul Anadolu 20....

      - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, sözleşmenin feshi nedeni ile uğranılan zararların tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve temyiz kapsam ve nedenlerine göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Davacı, sözleşmenin haksız feshi nedeni ile uğradığı müspet ve menfi zararlarının tazminini talep etmektedir. Müspet zarar (olumlu zarar), sözleşme tam olarak ifa edilmiş olsa idi alacaklının mal varlığının oluşacağı durum ile sözleşmeden dönülmüş olması nedeniyle mevcut durum arasındaki farktır....

        Davaya konu devir sözleşmesinin incelenmesinde; satıcının T1 devir alanın T5 olduğu, 13/12/2011 tarihinde imzalandığı ,satış sözleşmesinin ise 11/07/2006 tarihli olup sözleşmenin 9.1 maddesi "alıcı sözleşmeden veya yasalardan doğan yükümlülüklerini yerine getirmezse ve idare'nin yazılı ihtarına rağmen ihtar tarihinden itibaren 20 (yirmi) gün içerisinde yerine getirmezse veya 20 (yirmi) gün içerisinde yerine getirirse bile bu durum bir takvim yılı içinde iki kez tekrar ederse idare işbu sözleşmeyi feshedebilir" hükmü ile, sözleşmenin 9.4. maddesi "Alıcı, sözleşmenin feshi halinde gayrimenkul'ü 15 (onbeş) gün içinde tahliye edecerek idareye teslim ile yükümlüdür" hükmünü içerdiği görülmüştür....

        Somut olayda; ...... ceket üretim ve davacıya teslimine ilişkin sözleşme kapsamında, ceketlerin üretilen ceketlerin davacıya teslim edildiği, davacının malları dava dışı müşterisi ...... şirketine teslim ettiği fakat ...... şirketinin ciddi kusurlar nedeniyle ceketleri şikayet ettiği, davalı ... Şirketinin kendilerine verilen iki ayrı süreye rağmen yeni ürünleri davacıya teslim etmediği anlaşılmıştır. Davacı, sözleşmeden döndüğünü ve tazminat talep ettiğini beyan etmiş olmakla birlikte, sözleşme kapsamında teslim edilen malların davalılara iadesinin gerekmesi, davacının ise malları iade etmediği bu haliyle sözleşmeden dönme hakkının kullanılmasının mümkün olmadığı, salt davacının tazminat talebinin değerlendirilebileceği anlaşılmıştır....

          D.İş sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporu ile kazandaki ayıp oranının %70 olduğunun tespit edildiğini ve bu nedenle sözleşmeden döndüklerini iddia ederek, taraflar arasındaki sözleşmenin feshine, sözleşmeden dönme nedeniyle kızgın yağ kazanının davalı şirkete teslimine ve davacı şirket tarafından ödenen 115.000,00 TL kazan bedelinin 15/08/2014 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

            ve borçlu da borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir....

            -TL'nin çekildiğini, açıklanan nedenlerle; sözleşmenin haklı nedenle feshedilerek sözleşmeden dönülmüş olduğunun tespitine, 123.900 TL haksız çek bedelinin, dava tarihinden itibaren ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/78 Esas KARAR NO : 2021/318 DAVA : Sözleşmenin Uyarlanması DAVA TARİHİ : 22/01/2021 KARAR TARİHİ : 19/04/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 21/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin Uyarlanması davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile 14.10.2020 arihinde ........ Fuarına ilişkin fuar katılım sözleşmesi imzaladığını ancak pandemi nedeniyle fuarın iptal edilmesinden dolayı somut olayda ifa imkansızlığı olduğunu, Borçlar Kanunu'nun 136 ve 138 maddeleri kapsamında hakim müdahalesi yolu ile sıfıra uyarlanması (sözleşmeden dönme) talebin yerinde görülmemesi halinde sözleşmenin fuar tarihi itibariyle uyarlanmasını talep ve dava etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu