Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar tacir olup uyuşmazlık, ticari sözleşmeden doğan alacak istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 19.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 19.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 16.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Sözleşme sonradan geçersiz olsa dahi sözleşmeden doğan uyuşmazlıkta TBK'nun sebepsiz zenginleşmeye ilişkin olan zamanaşımı sürelerinin burada uygulanması sözkonusu olamaz. Bir hukuki işlemin borç doğurmasının nedeni irade açıklamasıdır. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının nedeni ise kişinin iradesi dışında malvarlığında bir eksilmenin meydana gelmesidir. Taraflar arasında malvarlıklarının değişimi bir sözleşmeye dayanır ise sebepsiz zenginleşmeden sözedilemez. Hukuki işlemlerden ve bunun en yaygın türü olan sözleşmeden doğan borçlarda borçlunun borcunu anlaşmaya uygun bir şekilde yerine getirmesi gerekir. Borçlu anlaşmaya uygun davranmazsa alacaklı borca aykırılık hükümlerini işletir ve mümkün ise borcun aynen ifasını, değilse doğan zararının giderilmesini talep eder. Sebepsiz zenginleşmede ise; sadece mal varlığındaki eksilmenin giderilmesinin talep edilmesi sözkonusudur. Sebepsiz zenginleşme alacaklıya ....derecede (tali nitelikte) bir dava hakkı temin eder....

      Davacı arsa sahibinin halefi olarak dava açmış ise de BK’nın 163. maddesi hükmüne göre alacağın temliki kapsamında sözleşmeden doğan şahsi hakkın temliki yazılı biçimde yapılmış olmadıkça geçerli olmaz. Nitekim HKG’nın emsal nitelikteki 2008/15-279 E, 2008/277 K. sayılı 26.03.2008 tarihli ilâmında da aynı hususa işaret edilmiştir. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporunda dava dışı arsa sahibi ile davalı arasında düzenlenen ve arsa sahibinin müteahhidi ibrasını içeren protokolün davacıya yapılan satıştan sonraki tarihli olması nedeniyle davacıyı bağlamayacağı kabul edilmiş ise de öncelikle BK'nın 163. maddesi hükmüne göre davacının satın aldığı tarih itibariyle arsa sahibinin kat karşılığı sözleşmeden doğan alacaklarının temlik edildiğinin ispatı gerekir. O halde mahkemece davacıya satın aldığı tarihte arsa sahibinin kat karşılığı sözleşmeden doğan haklarını devraldığına ilişkin yazılı delillerini sunması için süre verilmesi bundan sonra dava dışı arsa sahibinin Ankara 20....

        Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinde arsa sahibi kendisine ait bağımsız bölümleri 3. kişilere devretmiş olsa dahi sözleşmeden doğan haklarını temlik etmedikçe eksik ve kusurlu iş bedeli ile gecikme tazminatı veya ifaya ekli cezayı satış tarihine kadarki süre için isteyebilir. Uzatılan sürede yüklenici edimini ifa ettiğinden ceza-i şart isteminin reddi doğrudur....

          Hukuki işlemlerden ve bunun en yaygın türü olan sözleşmeden doğan borçlarda borçlunun borcunu anlaşmaya uygun bir şekilde yerine getirmesi gerekir. Borçlu anlaşmaya uygun davranmazsa alacaklı borca aykırılık hükümlerini işletir ve mümkün ise borcun aynen ifasını, değilse doğan zararının giderilmesini talep eder. Sebepsiz zenginleşmede ise sadece mal varlığındaki eksilmenin giderilmesinin talep edilmesi sözkonusudur. Sebepsiz zenginleşme alacaklıya 2.derecede (tali nitelikte) bir dava hakkı temin eder. Malvarlığındaki azalmanın başka asli nitelikteki davalarla önlenmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme davası gündeme gelemez. Bunun bir sonucu olarak da, sözleşmeden doğan bir hukuki ilişkinin bulunduğu hallerde tarafların sebepsiz zenginleşmeye dayanan bir talepte bulunması olanaklı değildir. Nitekim, aynı ilkeler..... 17.02.2010 tarih, .....sayılı kararlarında da benimsenilmiştir. .......

            Mahkemece, gerek icra dairesinin yetkisine, gerekse mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olduğundan, öncelikle icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın incelenmesi gerektiği, davalı borçlunun akdi ilişkiyi reddetmiş olması nedeniyle, borcun esası çekişmeli olduğundan, icra dairesinin yetkisinin, sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda uygulanan 2010/7440-13972 HUMK.nun 10.maddesi hükmüne göre değil, aynı Kanunun 9. maddesindeki ikametgah esasına göre belirlenmesi gerektiği, davalı borçlu şirketin merkezinin ... olması nedeniyle de, yetkili icra dairesinin, ... İcra Daireleri olduğu belirtilerek, İslahiye İcra Dairesinin yetkisizliği nedeniyle ... bu itirazın iptali davasının reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda, HUMK.nun 10. maddesi gereğince, sözleşmenin yerine getirileceği yer icra müdürlüğü veya mahkemesinde de icra takibi veya dava açılabilir....

              Mahkemece; genel yetkili mahkemenin davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğunu hüküm altına alan HMK'nun 6.maddesi hükmü ile aynı kanunun 10.maddesinde yer alan, sözleşmeden doğan davaların sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde açılabileceğine ilişkin düzenleme ve mevcut işletme/fabrika kiralama sözleşmesinde ihtilaf halinde ......

                - K A R A R - Davacı banka vekili davalılardan ...’a ait ... köyü 2023 parsel sayılı taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde, müvekkili bankanın alacağının daha önceden sona erdiği gerekçesiyle kendilerine pay ayrılmadığını, oysa davalı borçlunun önceki sözleşme ile ilişkilendirilen yeni sözleşmeden doğan borcun da ipotek kapsamında olduğunu ileri sürerek bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerindeki ipotek bedeli kadar payın kendilerine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  . - K A R A R - Dava, sözleşmeden doğan bakiye alacağın tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali ve tazminat istemine ilişkindir. Davalı vekili, iki taraflı sözleşmeden doğan ve kendi edimini yerine getirmeyen davacının bakiye alacağının tahsil talebinde bulunamayacağını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre davalının kendi defterlerinde de davacıya borçlu gözüktüğü gerekçesiyle itirazın iptaline, takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                    Bu belge dava konusu dairelerle ilgili sözleşmeden doğan hakların davacıya temlik edildiğini gösterdiğinden mahkemece dilekçedeki ... imzasının sıhhati üzerinde durularak imzanın ...’a ait olduğu belirlendiği taktirde işin esasına girilerek sözleşmedeki teslim tarihi gözetilip savunma üzerinde de durularak dava sonuçlandırılmalıdır. Bu hususlar üzerinde durulmadan eksik incelemeyle davanın husumet nedeniyle reddi doğru olmamıştır. Ayrıca Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2 maddesi uyarınca davalı yararına maktu vekâlet ücreti takdir olunması yerine nisbi tarifeden hesaplanan vekâlet ücretine hükmedilmesi de tarifeye aykırı bulunmuştur. Karar belirtilen nedenlerle bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 22.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu