Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; önceki beyanlarını tekrarla, müvekkilinin aracı satın aldıktan sonra araç satışının devrini yapmak istediğinde davalının kendisine araç sahibinin öldüğünü, mirasçılarının hali hazırda yaşadığını, devri onlardan alacağını söylediğini, bunun üzerine müvekkilinin mirasçılarla iletişim kurduğunda mirasçıların mirası reddettiğini öğrenmiş ve aracın mülkiyetini devralamamış olduğunu, akabinde açılan davada aracın mirasçılarının tespiti ile araç satışının devri aksi durumda araç bedelinin iadesi talep edildiğini, dava aşamasında mirasçıların tespit edilmeye çalışıldığını, murisin terekesinin tasfiyesi talep edildiğini, davanın karara çıktığını ve müvekkiline sadece 5.250,00 TL verildiğini, müvekkilinin yaptığı mücadele ve masraf ile kaldığını, davaya konu araç müvekkili kullanımında iken murisin alacaklıları aracın yakalanmasını talep ettikleri için araç Trafik Şube Müdürlüğü tarafından yakalama işlemi yapılarak yediemine teslim edildiğini, araç yakalamaya...

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/01/2023 NUMARASI : 2021/223 ESAS, 2023/98 KARAR DAVA KONUSU : Araç Mülkiyetinin Tesbiti Ve Tescili KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, harici araç satış sözleşmesi gereğince satışı kararlaştırılan aracın devrinin yapılmadığı iddiasına dayalı aracın mülkiyetinin devri olmadığı takdirde ödenen bedelin ve yapılan masrafların tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanmak suretiyle hüküm kurulmuştur. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesinindir. Ne var ki, dosyanın görevsizlik kararı üzerine Dairemize gönderildiği anlaşıldığından görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu’na gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu’na GÖNDERİLMESİNE, 28/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Hal böyle olmakla birlikte taraflar arasındaki sözleşmenin satıma ilişkin araç mülkiyet devri kararlaştırması dava konusu aracın mülkiyet devrinin Karayolları Trafik Kanunu'nun 20/d maddesi uyarınca resmi şekle tabi olması ve tarafların bu şekle aykırı şekilde anlaşma yapmış olmaları nedeniyle geçersizdir. Geçersiz sözleşmeye dayanılarak da taraflar aldıklarını karşılıklı iade ile yükümlü olup bunun dışında taraflarca menfi ya da müspet zarar talep edilemez. Kaldı ki sözleşme konusu araç mülkiyetinin dava dışı üçüncü kişiye devredildiği dosyaya gelen cevabi yazıdan da anlaşıldığından edimin ifa olanağı da bulunmamaktadır. Bunlarla birlikte, sözleşme geçerli olsa dahi mahkemenin kabulünde olduğu üzere davacı sözleşmeden kaynaklı edimlerini tamamıyle ifa etmediğinden karşı edimin, başka deyişle, araç mülkiyetinin devrini talep edemeyecektir. Belirtilen nedenlerle mahkemece davacının asli talebinin reddi yönündeki kararı yerindedir....

      Sayılı ilamında da; "Dava, araç mülkiyetinin tespiti, davalı adına olan tescil kaydının iptali ile davacı adına tescili, olmadığı takdirde araç bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....

      Mahkememizce ---- plaka sayılı araç yönünden sahiplik durumuna ilişkin olarak yazılan yazıya cevaben aracın davalı ---- kayıtlı olduğu, araç devrinin, kararlaştırıldığı suretle davacıya yapılmadığı belirlenmiştir. Taraflar arasında --- tarihinde fesih protokolü tanzim edildikten sonra, davalı şirketin --- borcundan dolayı davaya konu --- plaka sayılı aracın kaydına --- tarihinde haciz uygulandığı,--- araç mahruiyet bilgisi kaydından anlaşılmıştır. Mahkememizce araç üzerinde tesis edilen tedbir yönünden --- sayılı dosyası sureti dosya arasına alınmış, --- plaka sayılı araç üzerindeki tedbirin ---kararına istinaden kaldırıldığı belirlenmiştir....

        /d maddesi hükmü uyarınca, noterlerce gerçekleştirilen devir işlemleri araç mülkiyetinin devri için yeterli olup, işlemin tamamlanması için trafik tesciline alıcı adına tescil işlemi yapılması mutlak koşul değildir. Tescil işlemi idari bir tasarruf olup, yaptırılmaması ayrı bir yaptırıma tabidir ve mülkiyetin devri için kurucu nitelik taşımaz. Bunun sonucu olarak da, trafik kayıtları mülkiyeti gösteren sicillerden olmakla birlikte, bu karine kesin değildir. Ayrıca noter satışıyla devralan, adına tescil işlemi yaptırmamış olsa dahi aracın maliki sayılır. Somut olayda, 09/05/2011 günlü ........ cevabi yazısına göre kazaya karışan araç davalı ... adına kayıtlı olsa da davalı ... tarafından dosyaya sunulan .......... .... Noterliği'nin 03/.../2008 tarihli Araç Satış Sözleşmesi fotokopisine göre araç ...'a satılmıştır. Kaza ise 04/02/2009 tarihinde meydana gelmiştir. Bu durumda mahkemece, davalı ...'...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vdl aleyhine 03/10/2011 gününde verilen dilekçe ile araç mülkiyetinin tespiti ve tescil istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03/10/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılardan ..., ..., ... vekili ile ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan davalı ... Arı'nın temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Davalılar ..., ... ve ...'ın temyizlerinden 03/01/2014 tarihli dilekçe ile feragat ettiklerinden temyiz dilekçelerinin reddine karar verilmiştir 2-Davalı ...'nın temyizine gelince; dava, araç mülkiyetinin tespiti ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, aracını davalı ...'...

            AŞ.arasında düzenlenen 14.03.2007 tarihli sözleşme ile müvekkiline araç kiralandığını, müvekkilinin ödemelerini 31.07.2008'de tamamladığını, davalı ... şirketinin mülkiyetin devri edimini yerine getirmediği gibi, müvekkili cezaevinde iken 30.06.2009 tarihinde kiralama konusu araca el koyarak diğer davalıya mülkiyeti devrettiğini, yapılan bu devrin yasalara uygun olmadığını, aracın mülkiyetinin nasıl devredildiğinin davalı ... şirketine sorulmasına rağmen bir sonuç alamadıklarını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL.nin tahsiline veya aracın mülkiyetinin müvekkiline devrine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... AŞ.vekili, davacının ödemelerini zamanında yapmadığını ve 15.07.2008 tarihli ihtarla da sözleşmeyi feshettiğini, bunun üzerine aracın müvekkilince ...Şti.'ne satıldığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Diğer davalı, davaya cevap vermemiştir....

              Bölge Adliye Mahkemesince; davacının davaya konu aracın ödemesinin kendisi tarafından yapılmasına rağmen murisi olan Ömer Arslaner'in üzülmemesi ve sağlık durumu göz önünde bulundurularak aracın tescilinin muris üzerine yapıldığını belirterek aracın kaydının iptali ile kendi adına kayıt ve tescilini talep ettiğine göre, davacının inanç sözleşmesine dayandığı, araç bedelinin davacı tarafından ödenmesinin tek başına inanç sözleşmesinin varlığını ispat için yeterli olmadığı, davacı tarafından sunulan banka dekontu yazılı delil başlangıcı kabul edilse dahi, inançlı işlem, kazandırmayı yapan kişiye yani inanana belirli şartlar gerçekleşince kazandırmanın iadesini isteme hakkı sağlayan bir sözleşme olduğundan, ilk derece mahkemesince dinlenen tanık beyanları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davaya konu aracın belirli şartlar gerçekleşince muris Ömer Arslaner tarafından davacı ......

                UYAP Entegrasyonu