Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, toplanan delillere göre; davacının sözleşme gereği malı davalıya teslim ettiği, davalının kira taksitlerini süresinde ödemediği, davacı tarafından borcun ödenmesi aksi halde malın iadesi için ihtarname keşide edildiği, davalının süresinde ödeme yapmadığı, mahkemece borcun ödendiğine ilişkin varsa ödeme belgelerini sunması için davalıya ihtarlı tebliğ yapıldığı, davalının delil ve belge sunmadığı, sözleşme gereği davacı defter ve kayıtlarının kesin delil niteliğinde olduğu, bilirkişi raporu ile davacı defter ve kayıtlarına göre davalının temerrüde düştüğü, haklı sebeple sözleşmenin davacı tarafından fesh edildiği, sözleşme ve yasa hükümleri gereğince mülkiyetin davacıya ait olduğu gerekçesiyle davanın kabulune, dava konusu malların davalıdan alınarak davacıya aynen teslimine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, mülkiyetin tespiti istemine ilişkin açılan tespit davasıdır. Davacı tarafından------ davalı tarafından dava dışı------ bedelli fatura ile satış yapıldığı ancak dava dışı şirket -------tespiti ve kısmı bölünme sözleşmesi gereği dava konusu--- davacıya ayni sermaye olarak devredildiği ve makinenin davacıya ait olduğu iddia edilerek mülkiyetin tespiti talep edilmekle davanın açıldığı anlaşılmıştır. Dava --------- esasına kayıt edilmiş, mahkemenin 05/02/2019 tarihli kararı ile nispi ticari dava kapsamında kalan uyuşmazlıkta görevli mahkemenin Ticaret Mahkemeleri olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilerek dosya mahkememize tevzi edilmiş ve yukarıdaki esasa kayıt edilmiştir....

      Davalı, aracı noter satış sözleşmesi ile devraldığını, bu sözleşmenin resmi bir sözleşme olduğunu, resmi belgeye karşı ispatın yine resmi sözleşme ile olması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, araç mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespiti ile aracın davalı adına olan trafik kaydının iptaline karar verilmiş, aracın davacı adına tescili isteminin, tescil idari işlem olduğundan reddine karar verilmiştir Dosya kapsamından davalının aracı geçerli resmi belge(noter satış sözleşmesi) ile dava dışı üçüncü şahıstan satın aldığı anlaşılmakla, davacının aracı kendisinin satın aldığına dair iddiasını yazılı belge ile ispat etmesi gerekir. Davacı usulüne uygun olarak davasını ispat edemediğinden davanın reddi yerine kabul kararı verilmesi doğru bulunmamış Mahkeme kararının bozulması gerekmiştir....

        Hukuk Dairesinin 15.10.2006 gün ve 2006/13477-12795 sayılı bozma kararında özetle: "Davacı dilekçesinde hudutlarını belirttiği taşınmazlardan Gevye-Taraklı Karayolunun geçtiğini, bu nedenle kamulaştırmasız elatma davası açacağını belirterek el koyma tarihi itibariyle mülkiyetin kendisine ait olduğunun tesbiti ile taşınmazın adına tescilini istemiştir. Mahkemece sadece dava konusu olan 831.22 m2'lik bölümle ilgili olarak mülkiyetin tesbiti yolunda hüküm kurulması gerekirken istek dışına çıkılarak yol olarak bırakılan bu alan dışında kalan yerin de dava konusu olduğu düşünülerek tescil yolunda hüküm kurulmasının doğru olmadığı" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne ve dava konusu Hacıyakup Köyü Hamam mevkiindeki fen bilirkişi krokisinde yol olarak gösterilen 831.22 m2 alanın mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tesbitine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine, Orman Yönetimi ve Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir....

          Dosyadaki bilgi ve belgeler ile dava dilekçesi, harici satış senedi, diğer bilgi ve belgelere göre; taşınmazın 15.09.1998 tarihinde davalı ... tarafından zilyet sahibi Arif Bellik’ten satın alındığı, daha sonra 01.10.2003 tarihinde Ünal tarafından davacıya satıldığı ve tapusuz yer olduğu belirlenmiştir. Davacı harici satın almaya dayalı olarak mülkiyetin tesbiti isteğinde bulunmuştur. Kural olarak; eda davası açılması mümkün olduğu hallerde mülkiyetin tesbiti davası açılamaz. Davacının mülkiyetin tesbiti davasını açması konusunda açıklanan nedenlerle hukuki bir yararı da bulunmamaktadır. Daha açıkçası harici satın alma ve zilyetliğe dayalı olarak TMK.nun 713/1.maddesi gereğince tescil davası açma olanağı bulunduğu hallerde, mülkiyetin kendisine ait olduğunun tesbiti davası açılamaz....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mülkiyetin tespiti davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Orman Yönetimi ile Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, ... yıllardır davacının zilyetliğinde olan ve DSİ kamulaştırması sırasında 103 ada 7 parsel numarasını alan taşınmazın tapusuz olduğunu, bu nedenle kamulaştırma bedellerinin davacıya ödenmediğini ileri sürerek mülkiyetin davacıya ait olduğunun tespitini istemiş, mahkemece davanın kabulüne, mülkiyetin davacılara ait olduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, mülkiyetin tespiti niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu yapılmamıştır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mülkiyetin tespiti davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Orman Yönetimi ile Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, ... yıllardır davacının zilyetliğinde olan ve DSİ kamulaştırması sırasında 6 ada 12 parsel numarasını alan taşınmazın tapusuz olduğunu, bu nedenle kamulaştırma bedellerinin davacıya ödenmediğini ileri sürerek mülkiyetin davacıya ait olduğunun tespitini istemiş, mahkemece davanın kabulüne, mülkiyetin davacılara ait olduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, mülkiyetin tespiti niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu yapılmamıştır....

                Kat 19 numaralı dairenin kendilerine ait olduğunu iddia ederek, daireye müdahalede bulunduklarını ileri sürerek, davalıların haksız müdahalesinin önlenmesini, bu dairelerin mülkiyetinin davacı koopertaife ait olduğunun tesbitini talep ve dava etmiş; birleşen davanın reddini istemiştir. Bir kısım davalılar-birleşen davada davacılar vekili, müvekkillerinin 1996 yılında davacı kooperatifin eski başkanı olan yüklenici... ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yaptıklarını, inşaatın devamı sırasında yüklenicinin ... 2. Konut Yapı Kooperatifi'ni kurduğunu, arsa sahibi olan müvekkillerine sözleşme gereği 4....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mülkiyetin tespiti davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Orman Yönetimi ve Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, ... davacının zilyetliğinde olan ve DSİ kamulaştırması sırasında 205 ada 10 ve 12, 218 ada 33, 209 ada 7 parsel numaralarını alan taşınmazların tapusuz olduğunu, bu nedenle kamulaştırma bedellerinin davacıya ödenmediğini ileri sürerek mülkiyetin davacıya ait olduğunun tespitini istemiş, mahkemece davanın kabulüne, taşınmazların mülkiyetin davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, mülkiyetin tespiti niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede dava tarihinden önce arazi kadastrosu ve orman kadastrosu yapılmamıştır....

                    Mahkemece toplanan delillere göre; “3226 sayılı Yasa’nın 17. maddesi uyarınca finansal kiralama sözleşmesine konu malın mülkiyetinin kiralayana ait olduğunun belirtildiği,anılan madde kapsamında kiracının icra takibine maruz kalması halinde istihkak iddiasına başvurabileceğinin düzenlendiği, somut olayda kiracının takip dışında kaldığı ve istihkak iddiasını ileri sürmek hakkının kiralayana ait olduğu ”gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. 3226 sayılı Yasa’nın 17 ve 19/2. maddeleri uyarınca, finansal kiralama sözleşmesi kapsamındaki hacizli mala ilişkin istihkak iddiasını ileri sürme hakkı kiralayana tanınmışsa da; sözleşme süresinin sonunda tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini,mülkiyetin kendisine geçtiğini iddia eden kiracının üçüncü kişi sıfatı ile ve mülkiyet hakkına dayalı olarak genel hükümler uyarınca istihkak...

                      UYAP Entegrasyonu