Davacı kadın vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı kusur tespitinin hatalı olduğu, ayrıca TMK 166/1- 2. maddeleri gereğince de boşanma talepleri olmasına rağmen bu konuda karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla; davacı kadının dava dilekçesinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK 166/1- 2) ve suç işleme sebebiyle (TMK 163) boşanma talebinde bulunmasına rağmen yerel mahkemece davacının suç işleme sebebiyle boşanma talebinin kabulüne karar verilmesine rağmen, TMK 166/1- 2. maddesi gereğince de evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma talebi konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, davacının esasa dair diğer istinaf sebepleri ile, davalının tüm istinaf sebeplerinin şimdilik incelenmeksizin yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında işlem yapılmak...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tazminat miktarları, yoksulluk nafakası miktarı ve tedbir nafakası yönünden; davalı erkek tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dava, Türk Medeni Kanununun 163. maddesinde yer alan suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme hukuksal sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 163. maddesi hükmüne göre boşanma kararı verebilmek için suç teşkil eden eylemin evlendikten sonra işlenmiş olması gerekir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden tarafların davalının işlediği suç tarihinden sonra evlendikleri anlaşılmaktadır....
Bu genel açıklamalar sonrası uyuşmazlığın çözümü için "özel bir boşanma sebebi" olarak kanunda sayılan "hayata kast, pek kötü muamele veya onur kırıcı davranış" başlıklı TMK'nın 162. maddesinin incelenmesi gerekmektedir. Hükme göre; “Eşlerden her biri diğeri tarafından hayatına kastedilmesi veya kendisine pek kötü davranılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması sebebiyle boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde bu sebebin doğumunun üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur”. Görüldüğü üzere, hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranışın gerçekleşmesi ile hâkim tarafından evlilik birliğinin çekilmez hâle gelip gelmediği şartını araştırmaya gerek kalmaksızın, boşanma kararı verilebilecektir. Başka bir deyişle TMK'nın 162. maddesi mutlak bir boşanma sebebi olup bu maddenin üç ayrı boşanma sebebi saydığı söylenebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek mirasçıları tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece davacı kadının suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme hukuki nedenine(TMK.163. md.) dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Nüfus kaydına göre davalı ...’ın boşanma kararı verilmesinden sonra hüküm henüz kesinleşmeden 02.02.2014 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır. Bu halde evlilik ölümle sona ermiş, davacı tarafından açılan boşanma davası konusuz kalmıştır. Davalı erkek mirasçıları tarafından dosyaya sunulan temyiz dilekçesinde Türk Medeni Kanunu'nun 181/2. maddesi gereğince kusur belirlemesi yönünden davaya devam edeceklerini beyan etmişlerdir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 17/02/2021 NUMARASI : 2018/544E - 2021/83K DAVA KONUSU : İş (Kurum İşleminin İptali İstemli) KARAR : Yukarıda mahkemesi ile esas ve karar numarası yazılı dosya üzerinden verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının babası Karip Şahin üzerinden 343220282 ES-SSK-Bağ numarası ile yetim aylığı almakta iken; müvekkilin aylığının Ekim 2018 tarihi itibariyle kesildiğini, aylık kesme işlemi ve sebebi ile ilgili müvekkile bilgi verilmediği gibi kendisine herhangi bir karar da tebliğ edilmediğini, bunun üzerine davacının davalı Kurum Antalya T3 gittiğini; kendisine muvazaalı boşanma sebebi ile aylığının kesildiği bilgisinin sözlü olarak verildiğini, daha sonra Antalya Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü' nün 10.10.2018 tarihli ve 59330193/13359319 sayılı yazısı ile muvazaalı boşanma sebebi ile yetim aylığının kesildiğini, bu sebeple zorunlu Genel Sağlık Sigortalısı...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Özel hayatın gizliliğini ihlal Hüküm : Beraat Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Katılanın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanığın, boşanma aşamasında olduğu eşi katılan ile yapmış oldukları yüz yüze konuşmayı kaydedip aralarında devam eden boşanma davasına delil olarak sunduğu olayda, Katılanın tarafı olduğu konuşma içeriklerini üçüncü kişi ya da kişilerle paylaştığı ve/veya çoğaltarak dağıttığına ilişkin hakkında bir iddia ileri sürülmeyen sanığın, boşanma davasındaki iddialarını ispatlama amacını taşıyan eyleminde, hukuka aykırı hareket etme bilinciyle davranmadığı gözetildiğinden atılı suçların yasal unsurlarının oluşmaması nedeniyle CMK’nın 223/2-a maddesi gereğince beraat...
Adli tatilde mahkemeye başvurarak, aynı gün açılan duruşmada hazır bulunan ve bu işleme itiraz etmeyen, boşanma ve fer'ilerinde anlaştıklarını beyanla boşanma kararı verilmesini isteyen davalının, verilen kararı, “davanın adli tatilde görülemeyeceğini” belirterek temyiz etmesi ve bu hususu bozma sebebi olarak ileri sürmesi, az önce açıklanan dürüstlük kuralına da aykırıdır. Gerçekleşen bu fiili ve hukuki durum karşısında davanın adli tatilde görülmüş olmasında usule aykırı bulunmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanığın iki ayrı camiden yapmış olduğu hırsızlıkların, iki ayrı suç olduğu ve farklı suç işleme kararıyla işlediği halde, zincirleme suç hükümlerinin uygulanarak eksik ceza tayin edilmesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık ...'ın temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 15.04.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
gerçekleştirdiğine dair dosyada başkaca bir somut delile de rastlanılmadığı, erkeğin zina nedenine dayalı açmış olduğu boşanma davasını ispatlayamadığı, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayalı boşanma davasının, mevcut dosyada sübut bulmadığı, kadının küçük düşürücü bir suç işlediği ya da haysiyetsiz hayat sürdüğü yönündeki iddiaların mevcut delillerle ispatlanamadığı, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen kadın eş yararına maddî tazminata hükmedilmesi gerektiği, manevî tazminat şartlarının oluşmadığı, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesi ile; erkek eşin zina ve suç işleme haysiyetsizce hayat sürme hukuki nedenine dayalı boşanma davasının reddine kadının boşanma davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilesine, çocukların her biri yararına aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına kadın yararına...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Özel hayatın gizliliğini ihlal, Hakaret Hüküm : Beraat Özel hayatın gizliliğini ihlal ve hakaret suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın, karısı olan ve aralarında şiddetli geçimsizlik bulunan katılan ile tartıştıkları sıradaki konuşmaları, rıza olmaksızın cep telefonu ile kayda alarak bilahare ses kayıtlarını, katılanın geçimsizlik nedeniyle açtığı boşanma davasına delil olarak sunduğunun iddia edildiği olayda; sanığın, tartışmanın şiddetlendiği, katılanın eline bıçak aldığı, seni şikayet ederim diye bağırıp çağırdığı, oramı, buramı keserim dediği, şikayet ettiği takdirde ispatlayamayacağını düşündüğü için yatak odasına geçip kapıyı kilitleyerek telefon kaydına geçtiği, bunları da boşanma davasına delil olarak sunduğu, suç işleme kastı bulunmadığı yönündeki...