cezalandırılmasına TCK'nın 43. maddesi gereğince sanığın bir suç işleme kararı ile katılana yönelik birden fazla tehdit eylemi nedeni ile cezasının takdirin 1/4 oranında arttırılarak 7 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına Sanığın eylemden soraki ve yargılama aşamasındaki davranışları lehine taktir edilerek TCK'nın 62/1. maddesi gereğince cezasının taktiren 1/6 oranında indirilmesi sonucu 6 ay 7 GÜN hapis cezası ile cezalandırılmasına, Sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının TCK'nın 50/1-a ve TCK'nın 52/2. maddeleri gereğince 187 gün adli para cezasına çevrilmesine, 187 gün adli para cezasının günlüğü 20 TL'den 3740 TL ADLİ PARA CEZASI ile cezalandırılmasına, “ibarelerinin eklenmesi suretiyle, tehdit suçu yönünden sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, kişisel verilerin kaydedilmesi, kişilerin huzur ve sükununu bozma ve konut dokunulmazlığının ihlal suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerinin ise doğrudan ONANMASINA, 25.11.2015 tarihinde oybirliğiyle...
Köyü 110, 111, 201, 220, 470 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında edinme sebebi bölümlerinde belirtilen satış, 06.03.1972 tarihli işleme ilişkin akit tablolarının ve tüm dayanak belgelerin, 2-Dava konusu ... Köyü 100, 179, 209, 213, 335, 345, 366, 420, 427, 539, 541, 723, 724, 729, 862, parsel sayılı taşınmazların edinme sebebi bölümünde alım hakkının tesisi, 05.05.1958 tarihli işleme ilişkin tüm dayanak belgelerin, 3-Kabulüne karar verilen ... Köyü 1 parsel sayılı taşınmaza ilişkin tapu kaydı, tespit tutanağı ve dayanak belgelerin tapu sicil müdürlüğünden getirtilerek evrak arasına konulduktan sonra Dairemize gönderilmesi için MAHALLİNE GERİ ÇEVRİLMESİNE, 03.05.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakkı olmayan yere tecavüz HÜKÜM : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: Tekerrüre esas sabıkası bulunan TCK.nun 58 maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanık müdafiinin sanığın suç işleme kastının bulunmadığına ve mahkumiyet kararının usul ve yasaya aykırı olduğuna yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle hükmün ONANMASINA, 04.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi Gereği görüşülüp düşünüldü: Mağdurenin suç tarihinde 18 yaşından küçük olduğu halde sanıklar hakkında "TCK.nın 109/3.f maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanıkların suç işleme kasıtları olmadığına, etkin pişmanlık ve lehe hükümlerin uygulanmadığına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 24.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda birden fazla kişiye kazanç elde etmek amacıyla ödünç para verdiği anlaşılan sanıklar hakkında TCK'nın 43/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi sayılmamıştır. Delillerle iddia ve savunma duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan yerinde görülmeyen sanıkların temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükümlerin ONANMASINA, 14/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mutlak butlan sebebi ile açılmış bir dava bulunmadığı halde talepten farklı olarak Türk Medeni Kanunu'nun 145/3. maddesi uyarınca evliliğin iptaline karar verilmesi doğru olmadığı, taraflarca temyiz edilmemiş olsa bile, yasaya açık aykırılık bulunması hallerinde hükmün bozulabileceği ( HUMK m. 439/2), o halde mahkemece yapılacak iş davacı-davalı erkeğin davası yönünden, delillerin nisbi butlan sebebi ile (TMK m. 150/3) evliliğin iptali davası yönünden değerlendirilerek sonucu uyarınca karar verilmesi, davacı-davalı kadın tarafından açılan boşanma davasında ise, erkeğin açtığı nisbi butlan sebebi ile evliliğin iptali davasının, boşanma davası açısından bekletici sorun oluşturacağı gözetilerek, boşanma davasının tefrik edilerek erkeğin açtığı nisbi butlan sebebi ile evliliğin iptali davasının sonucu beklendikten sonra boşanma davası hakkında olumlu ya da olumsuz karar verilmesi" gerektiği yönünde bozulmuş, mahkemece de Dairemizin bozma ilamına uyulmuş, mahkemece kadının boşanma davası tefrik...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük,zoralım Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; Kaçakçılık suçunda kamu zararının "eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler" toplam tutarı olan gümrük vergileri olduğu ve sanık tarafından giderilmediği cihetle adli sicil kaydı bulunmayan sanık hakkında ‘‘Sanığın geçmişteki hali, suç işleme hususundaki eğilimi ve sabıkalı olması’’ gerekçe gösterilerek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi bozma sebebi yapılmamıştır. Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 22/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
hanımı olması, sabit bir kazancının bulunmaması, boşanma ile yoksulluğa düşecek olması sebebi ile tedbir-yoksulluk nafakası taleplerinin kısmen kabul kısmen reddine, davacının boşanma ile evliliğe dair mevcut ve beklenen menfaatlerinin zarara uğrayacak olması sebebi ile maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, boşanmaya neden olan olaylardan davalının sadakatsizlik eyleminin davacının kişilik haklarına saldırı niteliği taşıması sebebi ile davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. " şeklindeki gerekçesi ile; "Davanın KABULÜ ile; Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Tarafların reşit olmayan müşterek çocukları 21/08/2009 doğumlu Ela KAM'ın velayetinin davacı anne üzerinde bırakılmasına; velayeti anne üzerinde bırakılan müşterek çocuk ile baba arasında KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASINA, Velayeti anneye verilen müşterek çocuk için yargılama...
Hükme dayanak yapılan 3713 sayılı Kanunun 2/2. maddesindeki “ve örgüt mensupları gibi cezalandırılır” ibaresi hükümden sonra yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun 74. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış ise de; anılan maddenin yürürlükten kaldırılmasına ilişkin madde gerekçesi ile suç tarihinde ve halen yürürlükte olan ve genel hüküm niteliğinde bulunan 5237 sayılı TCK'nın 220/6. maddesi hükmü karşısında ve suça sürüklenen çocuk hakkında ceza hükmü tesis edilirken temel cezanın belirlenmesinden sonra TCK'nın 220/6. madde ve fıkrasının uygulanması gerekirken TCK'nın 31/3. madde ve fıkrasının uygulanması sonuca etkili görülmediğinden bozma sebebi sayılmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Güveni kötüye kullanma HÜKÜM : Beraat Güveni kötüye kullanma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın katılanın sahibi olduğu ...Oto Kiralama Şirketinden 2 günlüğüne... plakalı 2008 model ... marka otoyu kiraladığı, ancak kira süresinin bitiminde aracı iade etmediği, sanığın kiraladığı aracı arkadaşına verdiği arkadaşının kaza yapması sebebi ile aracı tamir ettirmeye çalıştığı bu sebeple iade edemediği savunmasında bulunduğu somut olayda; sanık savunması, katılanın aracın bir kısmının tamir edildiği yönündeki beyanı ile tüm dosya kapsamından, sanığın suç kastı ile hareket ettiğinin sabit olmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin beraat yönünde kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir....