Mahalle muhtarlığından almış olduğu nüfus cüzdanı talep belgesi ile nüfus müdürlüğünden ....... kimlik bilgileri ile kendi resmi bulunan sahte kimlik çıkarttığı kurumdan gelen yazı cevabı ile sabit olduğundan; sanığın eylemlerinin yeni bir suç işleme iradesi ile farklı zamanlarda farklı kişilere karşı işlenmiş müstakil suçlar olması nedeni ile zincirleme şekilde işlenmiş iki ayrı resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin tek suçtan hüküm kurulması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; Ancak; T.C....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : İftira HÜKÜM : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: Hükmolunan cezanın süresi itibariyle kabulünde yasal olanak bulunmayan sanık müdafinin duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 318. maddesi uyarınca reddi ile dosya üzerinden yapılan incelemede; Sanığın aynı müracaat ile her iki katılana yönelik gerçekleştirdiği eylemi nedeniyle, hakkında hükmolunan cezadan TCK.nın 43/2. maddesi yollaması ve TCK.nın 43/1. maddesi gereğince zincirleme suç hükümlerine göre artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır....
"İçtihat Metni"İNCELENEN KARARIN; MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Basit dolandırıcılık ... Sanığın üzerine atılı dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle, dosyanın uzlaştırma bürosuna tevdi edildiği ancak uzlaşmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede; Sanığın aynı suç işleme kararı kapsamında değişik tarihlerde birden fazla menfaat temin ettiği anlaşılmakla TCK’nin 43/1. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır....
Davacı, oğlu ile davalının kızı G..'ın 17.08.2009 tarihinde evlendiklerini, kızın yaşının küçük olması sebebi ile ailelerin rızası ile evliliğin yapıldığını, davalının izin vermesine karşılık taşınmaz devrini şart koşması sebebi ile kayden maliki olduğu 2820 ada 5 parsel sayılı taşınmazı 23.10.2008 tarihinde davalıya devrettiğini, oğlu ile gelininin boşanma aşamasında olduklarını, Borçlar Kanunu'nun 27. maddesi hükmü gereğince sözleşmenin geçersiz olup, ahlaka, kamu düzenine ve kişilik haklarına aykırı olduğunu ileri sürerek tapu iptal ve tescil istekli eldeki davayı açmış, yargılama sırasın da davacının imzasının yerladığı 23.10.2008 tarihli ''Taahhütname'' başlıklı belgeyi evrak arasına ibraz etmiştir. Davalı ise, iddiaların doğru olmadığını, çekişmeye konu taşınmazı bedeli karşılığında satın aldığını, aksini davacının yazılı belge ile ispat etmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, Mala zarar verme Hüküm : Kamu malına zarar verme suçundan; CMK'nın 223/2-e maddesi uyarınca beraat, Terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan; TCK'nın 220/6 ve 314/3. maddeleri delaletiyle aynı Kanunun 314/2, 220/6-son, 62, 53/1, 58/9, 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: I-) Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Sanık hakkında ceza hükmü tesis edilirken temel cezanın belirlenmesinden sonra TCK'nın 220/6. madde ve fıkrasının uygulanması gerekirken 3713 sayılı Kanunun 5/1. madde ve fıkrasının uygulanması sonuca etkili görülmediğinden bozma sebebi sayılmamış ve Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması HÜKÜM : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: Dava konusu dosyada mahkemece basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmeden duruşma açılarak yargılama yapılıp, genel yargılama usulünün tatbiki ile esasen Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrası maddi ceza hukukunda karşılık nedeniyle sanık hakkında tayin olunan cezada CMK.nın 251/3. maddesi uyarınca 1/4 oranında indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozmaya sebebi yapılmamıştır....
Baba ile müşterek çocuğun kişisel ilişki gün ve saatlerinin yerinde ve olması gerektiği derecede olduğu anlaşılmaktadır.Buna ilişkin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Ancak kadının tazminat talepleri de bulunmaktadır.Her ne kadar kadının davası reddedilmiş ise de bu talebinin boşanmanın ferisi niteliğinde olması itibarıyla her iki davaya da yönelik olduğu, önceki red ile sonuçlanan boşanma davasını açıp eldeki davada boşanma sebebi yaratan erkek aleyhine ,boşanma ile en azından eşinin maddi desteğinden yoksun kalacak olması sebebiyle kadın lehine TMK 174 ncü maddesindeki maddi tazminat koşullarının oluştuğu,buna rağmen kadının maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesinin uygun olmadığı ,dairemizce yeniden hüküm tesisi gerektiği kanaatine varılmıştır.Davalı-karşı davacı kadının buna yönelik istinaf sebebi yerindedir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, Silahlı terör örgütünün propagandasını yapma Hüküm : 1-TCK'nın 314/3 ve 220/6. maddeleri delaletiyle 314/2, 220/6-son, 31/3, 62. maddesi uyarınca mahkumiyet, 2-3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK’nın 31/3, 62. maddeleri uyarınca mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: I-Silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde; Olay tutanağı, tanık anlatımları, görüntü inceleme tutanağı ve tüm dosya kapsamına göre suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı suçları işlediğine dair her türlü kuşkudan uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği anlaşılmakla atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi, II-Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesine gelince; 1-09.10.2012 günü aralarında suça sürüklenen...
KARŞI OY YAZISI Davacı-davalı erkek eş İKİ AYRI BOŞANMA SEBEBİNE dayalı olarak TEK BOŞANMA DAVASI açmıştır. Birden fazla boşanma sebebine dayanılması birden fazla dava olduğu anlamına da gelmez. Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 87 yıllık uygulamasına göre birden fazla sebeple boşanma davası açılması mümkündür. Erkek eş Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi ve Türk Medeni Kanununun 161. hukuki sebebine birlikte dayanarak boşanma davası açmıştır. Mahkemece yapılacak iş her bir sebep hakkında ayrı ayrı hüküm kurmaktan ibarettir. Yerleşik uygulama aynen böyledir. Yerel mahkemenin zina sebebi hakkında hüküm kurmaması sebebiyle hükmün MÜNHASIRAN bu gerekçe ile bozulması bozma sebebine göre diğer yönlerin incelenmemesi gerekir. Değerli çoğunluk yerel mahkemenin Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi sebebine dayanarak boşanma kararı "vermesini" bozma sebebi yapmaktadır....
O halde mahkemece davacı kadının boşanma davasında delillerin özel boşanma (hayata kast, pek kötü muamele veya onur kırıcı davranış) sebebi (TMK m.162) yönünden değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken, evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) sebebi ile değerlendirilerek tarafların boşanmalarına karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 17.10.2018(Çrş.) ....