Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : İftira HÜKÜM : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: Hükmolunan cezanın süresi itibariyle kabulünde yasal olanak bulunmayan sanık müdafinin duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 318. maddesi uyarınca reddi ile dosya üzerinden yapılan incelemede; Sanığın aynı müracaat ile her iki katılana yönelik gerçekleştirdiği eylemi nedeniyle, hakkında hükmolunan cezadan TCK.nın 43/2. maddesi yollaması ve TCK.nın 43/1. maddesi gereğince zincirleme suç hükümlerine göre artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır....

    "İçtihat Metni"İNCELENEN KARARIN; MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Basit dolandırıcılık ... Sanığın üzerine atılı dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle, dosyanın uzlaştırma bürosuna tevdi edildiği ancak uzlaşmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede; Sanığın aynı suç işleme kararı kapsamında değişik tarihlerde birden fazla menfaat temin ettiği anlaşılmakla TCK’nin 43/1. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, Mala zarar verme Hüküm : Kamu malına zarar verme suçundan; CMK'nın 223/2-e maddesi uyarınca beraat, Terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan; TCK'nın 220/6 ve 314/3. maddeleri delaletiyle aynı Kanunun 314/2, 220/6-son, 62, 53/1, 58/9, 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: I-) Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Sanık hakkında ceza hükmü tesis edilirken temel cezanın belirlenmesinden sonra TCK'nın 220/6. madde ve fıkrasının uygulanması gerekirken 3713 sayılı Kanunun 5/1. madde ve fıkrasının uygulanması sonuca etkili görülmediğinden bozma sebebi sayılmamış ve Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması HÜKÜM : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: Dava konusu dosyada mahkemece basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmeden duruşma açılarak yargılama yapılıp, genel yargılama usulünün tatbiki ile esasen Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrası maddi ceza hukukunda karşılık nedeniyle sanık hakkında tayin olunan cezada CMK.nın 251/3. maddesi uyarınca 1/4 oranında indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozmaya sebebi yapılmamıştır....

          Hükmün gerekçe kısmında, kadının zina sebebine, erkeğin ise onur kırıcı davranış sebebine dayalı boşanma davasında; tarafların zina ve onur kırıcı davranış nedeni ile boşanmaya neden olan olaylar sonrasında aynı evde birlikte oturmaya devam ettikleri, boşanma davasından çok kısa bir süre önce beraberce 2013 yılında Monaco Prensliğinin 150. yıl kutlamalarına katılmak için yurtdışına gittikleri, üç gece aynı odada birlikte kaldıkları, tatil dönüşünden sonra boşanmayı gerektirir bir olayın varlığının kanıtlanamadığı, bu nedenle önceki olayların affedildiği en azından hoşgörü ile karşılandığı, hoşgörülen ve affedilen olaylara dayanılarak boşanma karar verilemeyeceği gerekçesi ile zina ve pek kötü davranış sebebiyle açılan davaların reddine karar verildiği belirtilmiş, tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebi ile açmış oldukları boşanma davasında ise, erkeğin güven sarsıcı davranışlar içerisine girdiği, sadakate aykırı davrandığı, kadının da sürekli ağır hakaretlerde bulunduğu...

            Mahkemece davacı- davalı kadının boşanma davası reddedilmiş, davalı-davacı erkeğin birleşen boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş, davalı-davacı erkeğin evliliğin iptali talebi hakkında ise olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmamıştır. Somut olayda mahkemece yapılacak iş, davalı-davacı erkeğin davasında delillerin öncelikle nisbi butlan sebebi ile (TMK m. 150) evliliğin iptali talebi yönünden değerlendirilerek sonucu uyarınca karar verilmesi; erkeğin açtığı nisbi butlan sebebi ile evliliğin iptali davasının, davacı-davalı kadın ve davalı-davacı erkek tarafından açılan boşanma davaları bakımından bekletici sorun oluşturacağı gözetilerek ve boşanma davaları tefrik edilerek erkeğin açtığı nisbi butlan sebebi ile evliliğin iptali davasının sonucu beklendikten sonra boşanma davaları hakkında olumlu ya da olumsuz karar vermekten ibarettir. Bu yön nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, Silahlı terör örgütünün propagandasını yapma Hüküm : 1-TCK'nın 314/3 ve 220/6. maddeleri delaletiyle 314/2, 220/6-son, 31/3, 62. maddesi uyarınca mahkumiyet, 2-3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK’nın 31/3, 62. maddeleri uyarınca mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: I-Silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde; Olay tutanağı, tanık anlatımları, görüntü inceleme tutanağı ve tüm dosya kapsamına göre suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı suçları işlediğine dair her türlü kuşkudan uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği anlaşılmakla atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi, II-Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesine gelince; 1-09.10.2012 günü aralarında suça sürüklenen...

                Bir kişiye karşı birden fazla aynı suçun bir (aynı) suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirilmesi gerekir. Subjektif şart olan "Bir (aynı) suç işleme kararı" ile suç işleme kastı birbirine karıştırılmamalıdır. Değişik zamanlarda işlenen her bir fiil ayrı bir suç işleme kastı ile gerçekleştirilmekte ancak bu suçların her biri başlangıçta planlanan bir suç işleme kararı doğrultusunda zincir gibi bir birine bağlanarak işlenmektedir. Örneğin "Bir failin büyük bir deponun anahtarını haksız bir şekilde ele geçirdikten sonra dikkat çekmemek veya bütün malları bir defada götüremeyeceği düşüncesiyle yaptığı plan doğrultusunda depodaki malları kısa zaman aralıklarında bir kaç defada alması" durumunda her bir hırsızlık suçu ayrı bir kasıtla işlenmekte ancak başlangıçta alınan suç işleme kararındaki birlik nedeniyle birden fazla suç birbirine bağlanmakta ve zincirleme suç hükümleri uygulanmaktadır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Oluş ve dosya içeriğine göre, sanığın bir suç işleme kararıyla üç gün boyunca katılanlara ait fabrikadan suça konu yerden malzemeleri alması şeklindeki eyleminin, bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi nedeniyle TCK'nın 43/1 maddesi uygulanmayarak sonuçta eksik cezaya hükmedilmesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM : Mahkûmiyet Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın, mağdureye yönelik cinsel amaçla hürriyetinden yoksun kılma eylemlerini, bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda birden fazla gerçekleştiğinin anlaşılmasına karşın, cezasının 5237 sayılı TCK.nın 43/1. maddesine göre artırılmaması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin eleştiri dışında unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 22.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu