İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulü ile Konya İli, Emirgazi ilçesi, Meşeli Mahallesi, Cilt: 41, hane :7, BSN 29 sırasında nüfusa kayıtlı Hasan Hüseyin ve Fadime kızı, Emirgazi 01/09/1991 doğumlu, davacı T1 ile aynı yer BSN 52 sırasında nüfusa kayıtlı Ramazan ve Zeynep kızı Ereğli/Konya 15/04/2019 doğumlu, T.C Kimlik numaralı T5 arasındaki soybağının reddi ile, T1'nın babası olmadığının tespitine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Kayyım yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulünü, yeniden rapor alınmamasını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Kayyımın adli yardım talebinin kabulüne karar verilmiştir. Dava, soybağının reddi istemine ilişkindir. Soy bağının reddi davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğinde olduğundan, davanın vekil tarafından takip edildiği hallerde, vekile bu konuda özel yetki verilmiş olması gerekir....
Yasa koyucunun, soybağının reddi davasını hak düşürücü nitelikte kısa süreye bağlaması, çocuklarının nesebi üzerindeki tartışmayı mutlak olarak bitirme, bu suretle çocukları koruma amacına yöneliktir. Davacı, müddetinde dava açmamak hususunda kandırıldığını ispat edememiştir. Dava açma süresi geçirilmiştir. O halde davanın açıklanan sebeple reddi gerekir. Bu nedenle sayın çoğunluğun aksi yönde oluşan görüşüne katılmıyorum....
Baba ile çocuk arasında evlilik içinde doğmayla oluşan babalık karinesine (TMK m. 285), dayalı olarak hukuken kurulmuş bulunan soybağı ilişkisinin ortadan kalkması ancak soybağının reddi ile söz konusu olabilmektedir. Soybağının reddi davasının başarıya ulaşarak çocuk ile babası arasındaki soybağının ortadan kalkması sonucunda çocuk, baba yönünden soybağı bulunmayan çocuk statüsüne girer....
İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan doğru olmayan kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak olan kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir. (YHGK, 11.02.1998, 2- 87/77) Soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi doğru olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu doğru daha sonra soybağının reddi davası ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür....
İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan doğru olmayan kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak olan kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir. (YHGK, 11.02.1998, 2- 87/77) Soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi doğru olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu doğru daha sonra soybağının reddi davası ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür....
Ancak, dosya kapsamından çocuk ile davalı baba arasında yukarıda anılan şekillerde soybağının kurulup kurulmadığı anlaşılamamaktadır. O halde mahkemece, çocuk ile davalı baba arasında soybağının tesisi için, tanıma başvurusu veya soybağının kurulmasına yönelik açılmış bir dava olup olmadığı araştırılmalı, var ise; tanıma işlemlerinin tamamlanması veya soybağı tesisi davasının kesinleşmesi bekletici mesele yapılmalıdır. Çocuk ile baba arasında yukarıda sayılan usullerle soybağının tesis edilmediğinin anlaşılması halinde ise; soybağının hüküm ve sonucu olan bakım yükümlülüğünün davalı için gerçekleşmediği gözetilerek bu durumda, çocukla ilgili ananın nafaka isteğinin reddi gerektiği hususu dikkate alınmalıdır. Kabule göre de; dava nafaka istemine ilişkin olup, mahkemece talebin dışına çıkılarak velayet ve baba ile kişisel ilişki tesisine yönelik hüküm kurulması dahi isabetsizdir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, davanın nüfus kaydının düzeltilmesi ve soybağının tespiti istemine ilişkin olduğu ve öncelikle gerçek anne ve babanın, dolayısıyla soybağının tespiti gerektiğinden Aile Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, davanın gerçek durumu göstermeyen hatalı nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkin olup soybağının tespiti davası niteliğinde olmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacılar, nüfus kaydında çocukları olarak görünen küçük ...'un, gerçekte oğulları ve gelinleri olan davalılar ... ve ...'un çocukları olduğunu ileri sürerek ...'in davalıların çocuğu olduğunun tespiti ile nüfus kayıtlarının buna göre düzeltilmesini talep etmişlerdir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı kayyım vekili, anne ile davalının evlilik dışı beraberliğinden küçüğün doğduğunu belirterek babalığın tespitini istemiştir. 1-Türk Medeni Kanunu'nun 301. maddesinde; ''Çocuk ile baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk isteyebilirler. Dava babaya, baba ölmüşse mirasçılarına karşı açılır. Babalık davası, Cumhuriyet Savcısına ve Hazineye; dava ana tarafından açılmışsa kayyıma; kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edilir.'' hükmü yer almaktadır. Mahkemece davanın Cumhuriyet Savcısı, Hazine ve anneye ihbarı sağlanmadan yargılamanın sonuçlandırılması, 2-Dava açan kayyım sulh hukuk mahkemesince soybağının reddi davası için görevlendirilmiştir....
in soybağının tesbitine karar verilmesinin istendiği anlaşılmaktadır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarih ve 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmî sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Bilindiği üzere, çocuk ile ana arasındaki soybağı doğumla; baba arasındaki soybağı ise ana ile evlilik, tanıma ve hâkim hükmü ile kurulur. Esasen, soybağına ilişkin uyuşmazlıklarda, kişisel durum ile ilgili nüfus kaydında yer alan bilgi "doğru" olarak doğmuş ve kütüğe tescil edilmiştir....
Dolayısı ile eldeki davaya soybağının reddi olarak bakılarak karar verilmesi, babalığın tespiti talebinin eldeki dosyadan tefrik edilip başka bir esasa kaydedilerek soybağının reddi davasının sonucu beklenip bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Dava, anne ... tarafından kendisine asaleten, küçük ...'e velayeten açılmıştır. ... karar tarihinden sonra ergin olduğundan, kendisine karar ve temyiz dilekçesi tebliğ edilmiştir. TMK'nın 286. maddesine göre ''Koca, soybağının reddi davasını açarak babalık karinesini çürütebilir. Bu dava ana ve çocuğa karşı açılır. Çocuk da dava hakkına sahiptir....