İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 07/12/2020 NUMARASI : 2019/636 Esas - 2020/848 Karar DAVA KONUSU : Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklı Alacak ve Ödenmeyen Maaşların Ödenmesi KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kurum tarafından hazırlanan rapor sonrasında müvekkilinin maşının kesildiğini, müvekkilinden 46.116,70 TL'nin müvekkilinin cahilliğinden faydalanarak tahsil edildiğini, müvekkilinin boşandığı eşiyle birlikte yaşamadığını, müvekkilinden tahsil edilen paraların iadesi ile hukuka aykırı kurum işleminin iptalini talep etmiştir....
İş Mahkemelerinin, Sosyal Güvenlik davalarına bakmakla görevlendirildiği, taraflar arasındaki iş bu davanın da Sosyal Güvenlik Hukukunun kapsamına giren davalardan olduğu kanaatine varılmış " gerekçesiyle 1- Davalının iş bölümü itirazı yerinde olmakla; Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nun 20/11/2012 tarih ve 2783 sayılı kararına göre 01/01/2013 tarihinden itibaren 5510 ve 506 sayılı Yasa'dan kaynaklanan davaların münhasıran Sosyal Güvenlik davalarına bakmakla görevli mahkemelerde görülmesinin gerektiği, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun aynı kararı ile Ankara 3, 5, 8, 13, 16, 17, 25, 27, 33, 37, 41, 61 ve 62....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, Sosyal Güvenlik Kurumu üyeliğinin tespitine, emekli maaşlarının iptaline ilişkin işlemin kaldırılmasına, ödenmeyen maaşların tahakkuk tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 18/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda, davacının , eşinden boşandığı halde Sosyal Güvenlik Kontrol Memuru'nun 14.01.2011 tarihinde davacının ikamet ettiği Yeşiltepe Mah. 2910 Sokak.No: 10 Sarıçam/... adresinde yaptığı inceleme esnasında dinelenen sokak sakinlerinin kimliklerini gizlemiş ve beyanlarını imzalamaktan da imtina etmiş olmaları karşısında, boşanmanın gerçek ve fiili olup olmadığı konusunda, kamu düzenine ilişkin sosyal güvenlik hakkını ilgilendiren bu davada mahkemece re'sen araştırma ve inceleme yapılarak bir sonuca ulaşılması gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
a 08.09.2014 tarihinde boşanması ve 11.09.2014 tarihindeki ölüm aylığı talebine istinaden, 01.10.2014 tarihi itibariyle yetim aylığı bağlandığını, Kurum tarafından yapılan araştırması sonucu düzenlenen raporda ...'ın boşandığı kişi olan ... ile beraber yaşadığının tespit edildiği, ölüm aylığının kesilmesi ve kendisine maaş bağlandığı tarihten itibaren almış olduğu maaşların ve yararlandığı tedavi giderlerinin yasal faizi ile birlikte tahsil edilmesi gerektiği sonucuna varıldığını beyanla davanın reddini talep etmiştir. III.İLK DERECE MAHKEME KARARI Kararda özetle; “Davanın kabulü ile -Hatay Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Antakya Sosyal Güvenlik Merkezi'nin 26.05.2016 tarih ve 89311156/2050301/3012037 sayılı işleminin iptali ile davacının davalı Kuruma borçlu olmadığının tespitine, -Davacının hak etmiş olduğu ödenmeyen yetim aylığı maaşlarının herbir aylığın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, …” karar verilmiştir....
p 01.01.2019 — 30.06.2020 tarihleri arası (18 ay) ödenmeyen brüt ücret fark alacağının şimdilik 10,00 TL 'sinin (belirsiz alacak), p 01.01.2019 — 30.06.2020 tarihleri arası (18 ay) ödenmeyen tüm brüt ilave tediye ücreti alacağının şimdilik 10,00 TL 'sinin (belirsiz alacak) , 2018 yılından ödenmeyen 5 günlük brüt ikramiye alacağı ve 01.01.2019 — 30.06.2020 tarihleri arası (18 ay) ödenmeyen maaş farkından kaynaklı tüm brüt ikramiye alacaklarının şimdilik 10,00 TL'sinin (belirsiz alacak), dava tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalı kurumdan tahsiliyle davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, sosyal güvenlik hukukundan kaynaklı rücuen tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay .... Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay .... Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, .../04/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/09/2020 NUMARASI : 2020/59 E - 2020/360 K DAVA KONUSU : İtirazın İptali (Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan İtirazın İptali) KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; dava dışı Evraniye ŞENBAKAN aylık almakta iken ölüm tarihinden sonra yatırılmaya devam eden bir kısım maaşların kurum hesabına geri döndüğü ancak davaya konu icra takibindeki miktarın çekildiği ve yatırılmadığı anlaşıldığından Küçükçekmece 2 İcra Müdürlüğünün 2016/11292 esas sayılı dosyasından başlatılan takibin davalı vekilinin itirazı ile durduğunu açıklamış, itirazın iptali ile borçlunun takip miktarının %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi talebinde bulunmuştur....
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, eşinden dolayı 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu kapsamında ölüm aylığı bağlanan davacıya, vefat eden ve 4/b ( 1479 sayılı yasa) kapsamında sigortalı olan babasından dolayı ölüm aylığı bağlanıp bağlanamayacağı noktasında çıktığı görülmektedir. Bu açıklamalar ışığında, dosya bir bütün olarak değerlendirildiğinde, 5510 sayılı yasanın yürürlüğe girmesinden önce Sosyal Sigortalar Kurumu, Bağ-Kur ve T.C Emekli Sandığı ayrı ayrı tüzel kişiliğe sahip, ayrı ayrı yasalara göre kurulan ve sosyal güvence sağlayan T3 Her bir yasa kendi sigortalıları açısından hüküm ifade etmektedir. Açıkça atıf yapılmadıkça diğer yasa hükümleri dikkate alınmaz. Zira 1479 sayılı yasanın 45/3. maddesindeki 1479 sayılı kanun ve diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan bu kanunlar kapsamında çalışmalarından dolayı gelir ve aylık almayan kız çocuklarına aylık bağlanacağı ifadesi bu niteliktedir....
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, eşinden dolayı 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu kapsamında ölüm aylığı bağlanan davacıya, vefat eden ve 4/b ( 1479 sayılı yasa) kapsamında sigortalı olan babasından dolayı ölüm aylığı bağlanıp bağlanamayacağı noktasında çıktığı görülmektedir. Bu açıklamalar ışığında, dosya bir bütün olarak değerlendirildiğinde, 5510 sayılı yasanın yürürlüğe girmesinden önce Sosyal Sigortalar Kurumu, Bağ-Kur ve T.C Emekli Sandığı ayrı ayrı tüzel kişiliğe sahip, ayrı ayrı yasalara göre kurulan ve sosyal güvence sağlayan T3 Her bir yasa kendi sigortalıları açısından hüküm ifade etmektedir. Açıkça atıf yapılmadıkça diğer yasa hükümleri dikkate alınmaz. Zira 1479 sayılı yasanın 45/3. maddesindeki 1479 sayılı kanun ve diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan bu kanunlar kapsamında çalışmalarından dolayı gelir ve aylık almayan kız çocuklarına aylık bağlanacağı ifadesi bu niteliktedir....