Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; soy isim talebi yönünden yerel mahkemece verilen ret kararının hukuka aykırı olduğunu, doğmadan önce babasının kendilerini terk ettiğini, annesinin baba evinde dünyaya geldiğini, bu nedenle soy isminin Altunay olarak bilindiğini, 28 yıldır babasının kendisine düşen hiçbir sorumluluğunu yerine getirmediğini, Altunay soy ismi ile bilinip nüfus kayıtlarındaki Yavuz soy ismi nedeniyle mağduriyet yaşadığını, mühendislik bürosu açacağını bu durumun meslek hayatında da karışıklığa neden olacağını, 4721 sayılı MK'nun 27.md. adın değiştirilmesinin haklı sebeplere dayanılarak istenebileceğini belirterek, isim değişikliğine ilişkin yerel mahkeme kararının onanması, soy isim değişikliğine ilişkin ret kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur....
Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; soy isim talebi yönünden yerel mahkemece verilen ret kararının hukuka aykırı olduğunu, doğmadan önce babasının kendilerini terk ettiğini, annesinin baba evinde dünyaya geldiğini, bu nedenle soy isminin Altunay olarak bilindiğini, 28 yıldır babasının kendisine düşen hiçbir sorumluluğunu yerine getirmediğini, Altunay soy ismi ile bilinip nüfus kayıtlarındaki Yavuz soy ismi nedeniyle mağduriyet yaşadığını, mühendislik bürosu açacağını bu durumun meslek hayatında da karışıklığa neden olacağını, 4721 sayılı MK'nun 27.md. adın değiştirilmesinin haklı sebeplere dayanılarak istenebileceğini belirterek, isim değişikliğine ilişkin yerel mahkeme kararının onanması, soy isim değişikliğine ilişkin ret kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 1-Sanık ... hakkında kurulan hükümün incelenmesinde, 5271 Sayılı CMK'un 231.maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı kanunun 231/12.maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından 5271 Sayılı CMK'un 264.maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuran sanığın haklarını ortadan kaldırmayacağından temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için dosyanın incelenmeksizin MAHALLİNE İADESİNE, 2-Sanık ... hakkında kurulan hükümün incelenmesinde, Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi,kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp,onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir...
Mahkemece, davacının muris .......ile soy bağı bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Kural olarak mirasçılık belgesi verilmesi ve iptali istemine ilişkin davalar miras bırakanın mirasçıları veya mahkemelerce yetki belgesi verilen kişiler tarafından açılabilir. Davacı soy bağına dayanmamış, ...... Hukuk Mahkemesinin 2013/214 Esas sayılı soy bağını ispat için açtığı dava dosyasında aldığı yetki ile davayı açmıştır. Bu nedenle mirasçılık belgesi istenen muris .......... ile soy bağını bu davada ispatlamak zorunda değildir. Mahkemece, .............'nın mevcut nüfus kaydına göre mirasçıları tespit edilmeli ve mirasçılık belgesi düzenlenmelidir. Bu nedenle davanın reddi doğru görülmemiş hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde yatırılan harcın iadesine, 19.11.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 5831 Sayılı Yasanın 8 ve 3402 Sayılı Yasanın Ek-4 maddesine göre yapılan kadastroda ... 13279 ada 23 parsel sayılı 1607,23 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine “6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığına ve baba adı bilinememekle birlikte 2001 yılından beri ... ’ın kullanımında olduğu yazılarak Hazine adına tesbit edilmiştir. Davacı ..., baba adının ... yazılması ve soy adının da Hoyraz olarak değiştirilmesini istemiştir....
, bugüne kadar çocuğun herhangi bir gösterisine, doğum gününe katılmadığını ve çocuğuyla sosyal ortamlarda birlikte olmadığını, çocuğun yeni dönem okul kaydı yapılacağından "neden annenle soy ismin farklı " sorularıyla çocuğunun muhatap olmaması ve psikolojisinin olumsuz yönde etkilenmemesi için çocuk Emine Anka'nın "Yıldırım" olan soy isminin " Kılınçkan" olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
nin nüfusuna onun çocuğu olarak hatalı şekilde tescil edildiği ileri sürülerek bu hatalı kaydının düzeltilmesi istenmiş; mahkemece, dava sonradan evlenme ile kurulan soybağına itiraz şeklinde nitelenerek davanın hak düşürücü süreden reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 04.06.1958 ve 15/6 Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı gereğince, maddi olayları açıklamak taraflara ve ileri sürülen olayları hukuken nitelemek ve uygulanacak kanun hükümlerini tesbit etmek ve uygulamak görevi hakime aittir. Eldeki dava yönünden öncelikle çözümlenmesi gereken husus; davanın soybağının reddi- sonradan evlenme ile kurulan soybağına itiraz veya nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davası olup olmadığıdır....
soy adının "Kızılkaya" olarak değiştirmek istediğini, yaşadığı karışıklıklara son vermek istediğini belirterek soy isminin değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesince (Aile Mahkemesi sıfatıyla), Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 04/06/2013 tarih ve 1074 sayılı kararı gereğince İnegöl Aile Mahkemesinin 08 Temmuz 2013 tarihi itibariyle faaliyete geçirilmesine karar verildiği ve 4787 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesinin “Aile Mahkemesi kurulan yerlerde bu mahkemeler faaliyete geçtiğinde, yargı çevresi içerisinde ve görev alanına giren sonuçlanmamış dava ve işler, yetkili ve görevli aile mahkemesine devredilir.” hükmüne haiz olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek dosya İnegöl Aile Mahkemesine gönderilmiştir. İnegöl Aile Mahkemesince ise, davanın konusunun nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davası olduğu, oysa ki aile mahkemesinin soy bağına ilişkin davalara bakabileceği, bu davanın konusunun ise soy bağı davası olmadığı, bu nedenle de anne babasının isminin değişikliği davaların Asliye Hukuk Mahkemesince görülebileceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Davalı vekili süresinde verdiği cevap dilekçesinde özetle, müvekkilinin aleyhine açılan davayı kabul ettiğini, davacının sadece kızlık soy ismini kullanmasına muvafakatinin olduğunu beyan etmiştir. Dava dilekçesinin davalı Nüfus T2ne usulüne uygun teblig edildiği, cevap dilekçesi verilmediği, kurumun kendisini bir vekil ile temsil ettirmediği, duruşmaya katılmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, "açılan davanın kabulü ile T3 evlilik soy ismi olan ÜNLÜSAN soy ismi olmaksızın sadece kızlık soy ismi DEREOBALI soy ismini kullanmasına izin verilmesine" karar verilmiştir. Davalı Nüfus T2, verilen kararın mevzuata aykırı olması nedeniyle bozulması yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı T5 vekili istinafa cevap vermemiştir. Dava, evli kadının münhasıran evlenmeden önceki soyadının kullanılmasına izin verilmesine ilişkindir (TMK m. 187)....