Buna göre, “Bir siyasi partinin, bu Kanunun 101’nci maddesi dışında kalan emredici hükümleriyle diğer kanunların siyasi partilerle ilgili emredici hükümlerine aykırılık halinde bulunması sebebiyle, o parti aleyhine ....., .....re’sen yazı ile başvurulur. .... söz konusu hükümlere aykırılık görürse bu aykırılığın giderilmesi için ilgili siyasi parti hakkında ihtar kararı verir.”..... bir siyasi partinin Kanunun 101’nci maddesi dışında kalan emredici hükümleriyle diğer kanunların siyasi partilerle ilgili emredici hükümlerine aykırılık halinde bulunması sebebiyle re’sen Anayasa Mahkemesine “ihtar” başvurusunda bulunması üzerine, Anayasa Mahkemesince, sözkonusu hükümlere aykırılık durumunun tespiti halinde ilgili siyasi parti hakkında “ihtar” kararı verileceği kuşkusuzdur....
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacı işçi, davalı siyasi partinin İstanbul İl Başkanlığı işyerinde 15/03/2011- 30/04/2016 tarihleri arası, özel güvenlik görevlisi olarak çalıştığını ileri sürmüştür. Davalı siyasi parti genel başkanlığı ise davacı ile yapılan iş sözleşmesine dair parti genel başkanlığınca verilen onay ya da muvafakat olmadığını, bu nedenle 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 71. maddesi uyarınca dava konusu alacaklardan sorumlu olmadıklarını savunmuştur. Öncelikle, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 71. maddesinde 2016 yılında yapılan değişiklik ile iş sözleşmeleri bakımından da izin ve onay şartı kesin olarak öngörülmüştür. Bu durumda 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 71. maddesine göre siyasi parti il veya ilçe teşkilatları tarafından yapılan sözleşmeler, merkez karar ve yönetim kurulu tarafından izin veya onay verilmediği sürece siyasi parti tüzel kişiliğini bağlamaz....
Maddesini ihlal ettiğinin tespit edildiği, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunun 121. Maddesi gözetilerek 5253 sayılı Dernekler Kanununun 36. Maddesi aracılıyla 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 87. Maddesinin 5. Bendi uyarınca kendiliğinden sona erdiğinin tespitinin yapılmasını ihbar etmiş olduğu anlaşıldı. İLK DERECE MAHKEMESİNDE İLERİ SÜRÜLEN DELİLLER: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yazısı, Demokrat Parti İlçe Teşkilatına ait kongre belgeleri. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: Pazar (Rize) Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/62 Esas, 2017/755 Karar sayılı kararında: Siyasi Parti İlçe Teşkilatları hakkında olağan genel kurullarının üst üste iki defa yapmayan siyasi parti ilçe teşkilatları hakkında Mahkememizin görevsiz olduğu Yargıtay 4....
yükümlülükler; genel merkezde parti tüzelkişiliği adına, illerde il yönetim kurulu adına ve ilçelerde ilçe yönetim kurulu adına yetkili kılınan kişi veya kurulca yapılır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, davacının parti üyeliğinden çıkarılmasına ilişkin 29.09.2012 tarihli kararın iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacının disiplin kuruluna sevk tarihi olan 11.05.2012 ile davacının parti üyeliğinden çıkarılma tarihi olan 29.09.2012 ve dava tarihi olan 24.10.2012 tarihleri itibariyle davalı siyasi partinin ayrı ayrı kurultay delege listelerinin getirtilip bu dosya içerisine konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
tespitiyle bunun sonucuna dair ihtarın Yüksek Mahkeme olan Anayasa Mahkemesi'ne ait olduğunun yüksek mahkeme kararları ile vurgulanması karşısında, siyasi parti ilçe teşkilatları hakkında olağan genel kurullarını üst üste iki defa yapmayan siyasi parti il teşkilatı hakkında yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili süresi içerisinde verdiği İstinaf dilekçesinde özetle; davacının sürekli işçi olarak Ilgın Devlet Hastanesinde görev yaptığı sırada Çavuşlugöl Mahallesinde siyasi konuşma yaptığı ve devlet büyüklerine hakaret ettiğinin tespit edildiği, imzaladığı belirsiz süreli sözleşmenin 13. Maddesi gereğince bu cezanın uygulandığı, işçinin bu disiplin cezasına karşı işyeri disiplin kurulu ve üst kurula itiraz hakkı bulunduğu, itirazların reddedilmesi halinde disiplin cezasının kesinleştiği, işçi yararına disiplin cezasının uygulandığı, işten çıkarma cezasının uygulanmadığı, verilen disiplin cezası hukuka aykırı olmadığından mahkemece verilen kararın ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, yer değişikliğine ilişkin disiplin cezasının iptali istemine istemine ilişkindir. Mahkemece,davanın kabulüne verilmiştir....
Somut olayda, davacı işçi, davalı siyasi partinin il başkanlığı işyerinde 20/03/1994-22/08/2014 tarihleri arası çalıştığını ileri sürmüştür. Davalı siyasi parti genel başkanlığı ise davacı ile yapılan iş sözleşmesine dair parti genel başkanlığınca verilen onay ya da muvafakat olmadığını, bu nedenle 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 71. maddesi uyarınca dava konusu alacaklardan sorumlu olmadıklarını savunmuştur. Diğer davalı Şanlıurfa İl Başkanlığı ise davaya cevap vermemiştir....
Siyasi Partiler Kanunu'nun 71. maddesinde, "Siyasi partilerin yapacakları giderler, sözleşmeler ve girişecekleri yükümlülükler; genel merkezde parti tüzelkişiliği adına, illerde il yönetim kurulu adına ve ilçelerde ilçe yönetim kurulu adına yetkili kılınan kişi veya kurulca yapılır. Siyasi partilerin il ve ilçelerdeki teşkilat kademeleri tarafından parti tüzelkişiliği adına sözleşme yapılmasına ve yükümlülük altına girilmesine ilişkin esaslar , merkez karar ve yönetim kurulunca tespit olunur. Bu esaslara aykırı olarak yahut siyasi partilerin tüzüklerine göre merkez karar ve yönetim kurulunca önceden yazılı yetki verilmediği veya sonradan bir kararla onaylanmadığı takdirde, partinin teşkilat kademelerinin yaptıkları sözleşme ve giriştikleri yükümlülüklerden dolayı, parti tüzelkişiliği hiçbir suretle sorumlu tutulamaz; merkez karar ve yönetim kurulu veya genel başkan veya parti tüzelkişiliği aleyhine takipte bulunulamaz....
Sayılı dosyasının incelenmesinde; Alacaklının T1 borçlunun T3 olduğu, takibin ilamsız olduğu, takip miktarının 20.000,00 TL asıl alacak, 2.107,97 TL işlemiş faiz olmak üzere 22.107,97 TL olduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlunun süresinde takibe, borca ve tüm ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Siyasi Partiler Kanunun 71. maddesinde “Siyasi partilerin yapacakları giderler, sözleşmeler ve girişecekleri yükümlülükler; genel merkezde parti tüzelkişiliği adına, illerde il yönetim kurulu adına ve ilçelerde ilçe yönetim kurulu adına yetkili kılınan kişi veya kurulca yapılır. Siyasi partilerin il ve ilçelerdeki teşkilat kademeleri tarafından parti tüzelkişiliği adına sözleşme yapılmasına ve yükümlülük altına girilmesine ilişkin esaslar, merkez karar ve yönetim kurulunca tespit olunur....