Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya itiraz şikayetinin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Şikayetçi vekili, borçluya ait aracın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde satış bedelinin şikayet olunan bankaya ödenmesine karar verildiğini, şikayet edilen bankanın rehnin paraya çevrilmesi yolu ile başlattığı takibe borçlu tarafından itiraz edildiğini, bu nedenle kesinleşmeyen icra dosyasında şikayet olunan alacağının ilk sırada yer almasının hukuka aykırı bir işlem olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin düzeltilmesini talep etmiştir....

    Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. 1) Şikayet sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 142. maddesi uyarınca sıra cetveline karşı her alacaklı ilgilisine dava açarak itiraz edebilir. Hükümde bu hak, alacaklılara tanınmış olup, kural olarak borçlunun düzenlenen sıra cetvelindeki sıraya itiraz hakkı bulunmamaktadır. Mahkemece, aktif dava ehliyeti olmayan şikayetçinin itirazının bu sebeple reddi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. 2) Bozma nedenine göre, şikayet olunan vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....

      Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle sıra cetvelindeki alacağın esas ve miktarına itiraz davalarında sıra cetvelinin iptaline değil davalıya ayrılan payın yargılama giderleri de dahil olmak üzere öncelikle davacı alacağının karşılanması için tahsisine, artan kısmın davalıya bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinden, hüküm fıkrası hatalı kurulmuş ise de sıra cetvelinde taraflardan başka alacaklı olmadığı ve dağıtıma konu paranın davacının alacağına dahi yetmediği dikkate alındığında kararın sonuç olarak doğru olmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

        Mahkemece dosya üzerinde yapılan incelemeye göre, İİK 'nın 235. maddesi'nin son fıkrası gereğince itiraz, alacağın esas ve miktarına taalluk etmeyip yalnız sıraya dair ise şikayet yolu ile İcra Mahkemesi'ne arz olunacağı, esas ve miktara ilişkin ise iflasa karar verilen yerdeki Ticaret mahkemesi'nde dava açılacağı, davacının itirazı sıra cetvelindeki sıraya itiraz gibi gözükse de alacağın mevduat rehinli alacak olup olmadığı yönünde yargılamayı gerektirdiği, buna göre yargılamanın İcra mahkemesi'nin görevine girmediği gerekçesiyle şikayetin görev yönünden reddine karar verilmiştir Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. 1- Şikayet, iflas sıra cetveline ilişkindir. Ülkemizin de tarafı olduğu ve anayasa'nın 90'ncı maddesi gereği iç hukukun bir parçası olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6'ncı, 1982 Anayasası'nın 36'ncı maddesinde adil yargılanma hakkına yer verilmiştir....

          Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın esas ve miktarına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede ( İİK’nın mad.142/...), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla ... mahkemesinde (İİK’nın mad. 142/son) ileri sürülmelidir. Somut olayda, şikayetçi Vergi Dairesi Müdürlüğü vekili tarafından, limited şirket müdürü olan borçlunun şirketin vergi borcundan dolayı sıra cetveline şirket borçlarından şirket müdürünün şahsi malvarlığı ile sorumlu tutulmayacağı gerekçesiyle alınmayan tutarın sıra cetvelindeki alacağına ilavesi ile sıra cetveline alınması istenmiştir....

            Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2) Sıra cetveline itiraz davalarında alacağına itiraz olunan alacaklıya düşen bedel, itiraz edene alacağını karşılayacak kadar miktarı ödenir. Fazla para kalması halinde bu miktar davalı alacaklıya ödenir. Hükmün bu şekilde oluşturulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmişse de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK.'nun 438/7. maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....

              HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/380 KARAR NO : 2023/374 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : NEVŞEHİR İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/09/2022 NUMARASI : 2021/155 ESAS 2022/263 KARAR DAVA KONUSU : Sıra Cetvelindeki Sıraya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili kurumun Talep Asansör Nakliye İnşaat Tarım Hayvan San ve Tic. Ltd....

              Dava, sıra cetvelindeki sıraya itiraz davasıdır. 1) İcra İflas Kanunu m.142/son uyarınca, sıra cetvelindeki yalnız sıraya ilişkin itirazlar için, sıra cetvelinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde şikâyet yoluyla icra mahkemesine başvurulur. Şikâyet süresi hak düşürücü mahiyettedir. Bu sebeple, şikâyetin süresinde yapılıp yapılmadığı hususu mahkemece re’sen gözetilir. Dosya kapsamından, sıra cetvelinin tebliğ edildiğine dair tebliğ evrakı ve tebliğ tarihi anlaşılamamaktadır. Hâl böyle olunca, mahkemece bu hususun denetlenmesi, şikâyetin süresinde yapıldığı tespit edildikten sonra işin esasına girilmesi gerekirken bu hususun göz ardı edilerek yargılamaya devam edilmesi doğru görülmemiştir. ../.. S.2. 2) Şikâyete konu işlem ...... 1. İcra Müdürlüğü tarafından yapılmıştır. Şikâyetçi tarafından karşı taraf (şikâyet olunan) olarak icra müdürlüğü gösterilmiştir. Ancak şikâyet başvurularında “karşı taraf” olarak sırasına itiraz edilen alacaklı veya alacaklılar gösterilmelidir....

                Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2004/674 E. sayılı dosyasında tanık sıfatıyla verdiği ifadesinde, takip borçlusundan 15.000,00 TL alacağı olmasına rağmen, ipoteğin 20.000,00 TL olarak düzenlendiğini, bu borcun da 14.100,00 TL'sinin kendisine ödendiğini beyan ettiğini, bu itibarla davalının 900,00 TL alacağı kaldığını, öte yandan, alacağının muvazaalı olduğunu, diğer alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla, borçlu ile danışıklı olarak söz konusu ipoteğin tesis edildiğini ileri sürerek, sıra cetveli kapsamında davalıya yalnızca 900,00 TL ödenmesini, bakiye 19.100,00 TL'nin sıra cetvelindeki sıraya göre ödenmesini, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde, ipotekli alacağı muvazaalı olduğundan satış bedelinin davalıya ödenmemesini ve 20.000,00 TL'nin sıra cetvelindeki sıraya göre diğer alacaklılara ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ,,,2....

                  Dairemizce yapılan değerlendirmede; Davacının alacaklı olduğu Niğde İcra Müdürlüğünün 2018/15422 esas sayılı takip dosyasında, Niğde İcra Müdürlüğünün 03/03/2020 tarih ve 2018/14869 esas sayılı dosyasında yapılan sıra cetvelindeki kendi sırasına itiraz ederek iş bu davayı açmış ise de, takip alacaklısı aleyhine Niğde İcra Hukuk Mahkemesinin 30/03/2021 tarih 2019/88 esas-2021/160 karar sayılı ilamıyla imzaya itiraz davası açıldığı ve mahkemenin davanın kabulüyle, takibin durdurulmasına karar verildiği, dairemizin 25/05/2021 tarih 2021/707 esas- 2021/774 karar sayılı ilamı ile, alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu