TBK'nın 520.maddesinde:'' Simsarlık sözleşmesi, simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkânının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması hâlinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir. Simsarlık sözleşmesine, kural olarak vekâlete ilişkin hükümler uygulanır. Taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz.'' hükümleri bulunmaktadır....
Maddeleri gereğince mahkememiz taraflar arasındaki ihtilafın çözümünde görevlidir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 520. maddesinde; "Simsarlık sözleşmesi, simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkânının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması hâlinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir. Simsarlık sözleşmesine, kural olarak vekâlete ilişkin hükümler uygulanır. Taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz.". 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 521. maddesinde; "Simsar, ancak yaptığı faaliyet sonucunda sözleşme kurulursa ücrete hak kazanır. Simsarın faaliyeti sonucunda kurulan sözleşme geciktirici koşula bağlanmışsa ücret, koşulun gerçekleşmesi hâlinde ödenir....
Maddeleri gereğince mahkememiz taraflar arasındaki ihtilafın çözümünde görevlidir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 520. maddesinde; "Simsarlık sözleşmesi, simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkânının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması hâlinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir. Simsarlık sözleşmesine, kural olarak vekâlete ilişkin hükümler uygulanır. Taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz.". 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 521. maddesinde; "Simsar, ancak yaptığı faaliyet sonucunda sözleşme kurulursa ücrete hak kazanır. Simsarın faaliyeti sonucunda kurulan sözleşme geciktirici koşula bağlanmışsa ücret, koşulun gerçekleşmesi hâlinde ödenir....
Anılan durum karşısında davacı/simsar ile davalı/satıcı arasında, yazılı bir simsarlık sözleşmesi akdedilmemiş olduğundan, davacının davalıdan simsarlık ücreti alacağına hak kazanamadığı, Davacının tespit taleplerinin hukuki menfaat yokluğundan reddine," karar verilmiştir....
Şirketi’ne satılması olup, dava konusu olayda, yazılı bir simsarlık sözleşmesi akdedilmemiştir. Kaldı ki “tek tarafın imzasını” içeren bir simsarlık sözleşmesi dahi akdedilmemiştir. Davacının dava dilekçesi ekinde sunmuş olduğu e-mail yazışmaları, taraflarca imzalanmış yazılı sözleşme metni olarak kabulü mümkün olmayıp , e-mail yazışmalarının taraflarca imzalanmış yazılı sözleşme metni olarak kabul edilebilecekleri farz edilse söz konusu e-mail yazışmalarının içeriğinde, taraflar arasında simsarlık sözleşmesi kurulmasına yönelik bir irade uyuşması, yani simsarlık sözleşmesinin “esaslı unsurları” hususunda bir anlaşma yer almadığından, e-mail yazışmaları ile taraflar arasında simsarlık sözleşmesi akdedildiği kabul edilemez....
Simsarlık sözleşmesinin geçerliliği bir şekle bağlı değildir; ne var ki 6098 sayılı TBK’nın 520/3. maddesi (mülga 818 sayılı BK m. 404/3) taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi için bir geçerlilik şekli kabul etmiştir. Buna göre, taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli değildir. Simsarlık sözleşmesi vekâlet sözleşmesinin, konusu belirli (akit yapma hususunda aracılık faaliyetinde bulunma) ve simsarın her zaman ücrete hak kazandığı özel bir çeşididir. Bu sebeple TBK’nın 520/2. maddesinde (BK m. 404/2) "simsarlık sözleşmesine, kural olarak vekâlete ilişkin hükümler uygulanır" denilmiştir. Simsarlık sözleşmesi, simsar ile iş sahibi arasında haklar ve borçlar meydana getirmektedir. Kanunun 521- 525. maddeleri arasında sadece simsarın ücret alacağı düzenleme konusu yapılmıştır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, simsarlık sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür. 2. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 520 nci maddesi; ''Simsarlık sözleşmesi, simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkânının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması hâlinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir. Simsarlık sözleşmesine, kural olarak vekâlete ilişkin hükümler uygulanır....
Simsarlık sözleşmesine ilişkin olarak ilk düzenleme 818 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 404 ila 409. maddelerinde yapılmıştır. Ticaret işleri simsarlığı ise ayrıca 6762 Sayılı Eski Türk Ticaret Kanunu'nda düzenlenmiştir. Ancak 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nda ticaret simsarlığına ilişkin düzenlemelere yer verilmemiştir.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ile adi iş- ticari iş simsarlığı ayrımı kaldırılarak her türlü simsarlık sözleşmesine Kanun'un 520 – 525 maddelerinin uygulanacağı kabul edilmiştir. Kanunda simsarlık sözleşmesi bakımından yalnızca genel bir çerçeve çizilmiştir. Ayrıntılı olarak düzenleme yapılmadığından, niteliğine aykırı düşmemek kaydıyla vekalet sözleşmesinin hükümleri simsarlık sözleşmesine de uygulanmaktadır....
Davalı vekili, savunmasında özetle; müvekkilinin simsarlık faaliyeti sonucunda hak ettiği ücret karşılığı davacı tarafından 8.000 TL ödeme yapıldığını, yazılı bir simsarlık sözlemesi bulunmadığına ilişkin iddianın dinlenemeyeceğini, simsarlık sözleşmesine istinaden müvekkilince düzenlenen 11.800 TL bedelli faturaya itiraz edilmediği gibi, fatura bedelinin büyük kısmının ödendiğini, müvekkilinin kiralama sözleşmesi kapsamında aldatıcı bir beyanının bulunmadığını, kira sözleşmesinden önce taşınmazın ve yapı kullanım izin belgesinin davacı şirket yetkililerince görüldüğünü savunarak, davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...taraflar arasında simsarlık ilişkisinin söz konusu olduğu, bu sözleşmenin konusunun taşınmaz olması sebebi ile TBK m.520/2 de açıkça ifade edildiği üzere yazılılık şekline bağlı olduğu, şekle aykırılık sebebi ile sözleşmenin geçersiz olduğu anlaşılmıştır....
Şu halde simsarın, simsarlık ücretini isteyebilmesi için simsarlık sözleşmesinde sözü edilen taşınmazın satış veya kiralanmasının simsarın aracılığıyla ve çalışması ile gerçekleşmiş olması gerekir. Simsar ile iş sahibi arasında sürekli bir hukuki bağlantı yoktur. Simsarlık sözleşmesinin geçerliliği bir şekle bağlı değildir; ne var ki TBK. m. 520/3 taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi için bir geçerlilik şekli kabul etmiştir. Buna göre, "taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz". Simsarlık faaliyeti sonucu kurulacak sözleşme (asıl sözleşme), herhangi bir nitelikte sözleşme olabilir. Simsarlık sözleşmesi, vekalet sözleşmesinin konusu belirli (akit yapma hususunda aracılık faaliyetinde bulunma) ve simsarın her zaman ücrete hak kazandığı özel bir çeşididir. Bu sebeple TBK. m. 520/2'ye göre "simsarlık sözleşmesine, kural olarak vekalete ilişkin hükümler uygulanır" denilmiştir....