WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davanın yasal dayanaklarından olan 506 sayılı Kanunun 53. maddesinde, çalışma gücünün en az 2/3'ünü yitirdiği belirlenen sigortalının malûllük sigortası bakımından malûl sayılacağı, sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihte, malûl sayılmayı gerektirecek derecede hastalık ve arızalarının bulunduğu önceden veya sonradan saptanan sigortalıların bu hastalık veya arızaları nedeni ile malûllük sigortası yardımlarından yararlanamayacakları belirtildikten sonra 54. maddesinde malûllük aylığından faydalanma koşulları; 53. maddeye göre malûl sayılmak, toplam olarak 1800 gün veya en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, sigortalılık süresinin her yılı için ortalama olarak 180 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olmak olarak sıralanmış, 56. maddesinde, sigortalı olarak çalıştığı işten ayrıldıktan sonra yazılı istekte bulunan ve malûllük aylığına hak kazanan sigortalının aylığının ödenmesine, kendisinin yazılı isteğinden, malûl sayılmasına esas tutulan raporun tarihi yazılı...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, davalı ...’un mülga 2510 Sayılı Kanun uyarınca Mahalli İskan Komisyonunun 30.05.1995 tarih 45 sayılı kararı ile hak sahibi yapıldığını, dava konusu 149 parsel sayılı taşınmazın 05.08.2005 tarihinde tahsisen davalılar adına tescil edildiğini, Mahalli İskan Komisyonunun 31.01.2012 tarih 26 sayılı kararı ile aile temsilcisinin Bağkur kaydının bulunması nedeniyle hak sahipliğinin iptaline karar verildiğini, kararın tebliğine rağmen idare mahkemesinde herhangi bir dava açılmadığını ileri sürerek dava konusu 149 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına tescilini istemiştir. Davalılar, 6495 Sayılı Kanun ile 5543 sayılı İskan Kanununa eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrası gereği hak sahipliklerinin kayıtsız şartsız devam edeceğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı vekili, 4106 ada 16 parsel sayılı taşınmazın 24/08/1995 tarihinde ...... mahalli İskan komisyonunca hak sahibi olarak belirlenen ...... Ailelerinden olan davalılar adına mülga 2510 sayılı İskan Kanunun 6. maddesi uyarınca tahsisen tescil edildiğini, daha sonra davalılar hakkında yapılan araştırmada tahsisten önce ......Kurumu kaydının bulunduğunun belirlenmesi üzerine aynı mahalli iskan komisyonunun 13.12.2011 tarihli kararı ile hak sahipliğinin ve daha önce alınmış komisyon kararının iptaline karar verildiğini, 5543 sayılı İskan Komisyonu Uygulama Yönetmeliği'nin 18. maddesinin, 5. fıkrası uyarınca taşınmazı geri alma hakları bulunduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile ... adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, ... ......... komisyonu kararının iptali için ... 1....

        Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi ise, "...HHer ne kadar davalı yan davacının kendisine ait formatın izinsiz kullanıldığını, bu sebeple ihtarname gönderdiğini ve suç duyurusunda bulunduğunu beyan etmiş ise de; davalı yanın hak sahipliğinin tespiti ve eser sahipliğine yönelik tecavüz iddiası yönünden iş bu dosya özelinde açmış olduğu karşı davasının bulunmadığı, ayrı bir dava açılıp açılmadığının da bilinmediği, davalı yanın bahse konu iddialarını ancak ayrı bir dava ile tespit ettirmesi gerekeceği, her halükarda iş bu dosya nezdinde eser sahipliğinin tespiti ile FSEK kapsamında tecavüz söz konusu olup olmama durumunun değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, davalı yanca FSEK kapsımında açılmış bir davanın mevcut olması halinde ise bu durumda ilgili dosyanın sonucunun bekleneceği, hak sahipliğinin tespiti noktasında verilecek karar sonrasında ise davalının davacıya gönderdiği ihtarname ve suç duyurusunun haklı sebebe dayanıp dayanmadığı, hülasa davalı yanın eylemlerinin haklı sebebe...

          fıkradaki hak ve olanaktan yararlanamayacağı belirgin ise de bu tür uyuşmazlıklarda uygulayıcı konumundaki Kurumun yaklaşımının önem arz ettiği, davanın tarafı konumundaki Kurumun sigortalılar yararına farklı uygulamayı benimseyerek işlem tesis etmesi durumunda görülmekte olan davalarda farklı sonuçlara ulaşılabileceği de açıktır....

            Sigortalının ölüm tarihinde 18 veya 20 yaşını doldurmuş olup, aylığa hak kazanmamış durumda olan erkek çocuklar, sonradan öğrenim yaparlarsa (a) fıkrasındaki haklardan yararlanırlar. II–Sigortalı tarafından evlat edinilmiş, tanınmış veya nesebi düzeltilmiş yahut babalığı hükme bağlanmış çocukları ile, sigortalının ölümünden sonra doğan çocukları, bağlanacak aylıktan yukarıda belirtilen esaslara göre yararlanır. III–Hak sahibi eş ve çocuklara bağlanacak aylıkların toplamı sigortalıya ait aylığın tutarını geçemez. Bu sınırın aşılmaması için gerekirse hak sahibi kimselerin aylıklarından orantılı olarak indirimler yapılır. IV–Sigortalının erkek çocuklarına bağlanan aylıklar, çocuğun 18 yaşını, ortaöğrenim yapması halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını dolduracağı tarihe kadar devam eder. Çalışamayacak durumda malûl olan erkek çocukların aylıkları bu yaşlara vardıktan sonra da kesilmez....

              Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde,olaya 5510 sayılı Kanun'un 54 üncü maddesinin uygulanmasının mümkün bulunmadığını, 2926 sayılı Kanun kapsamında babanın ölümü ile aylığa hak kazanıldığını, eş ve babanın statülerinin farklı olduğunu ve davacının her ikisinden de aylığa hak kazandığının aşikar olduğunu, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kurum işleminin iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri 5510 sayılı Kanun 54 üncü maddesi hükümleridir. 3....

                Eldeki davada ise, davalının 15.11.1949 doğumlu olduğu dikkate alınarak, 26.07.1978 tarihinden itibaren 25 yıl sigortalılığını,44 yaşı ve 5000 prim ödeme gününü doldurduğu 26.07.2003 tarihini takiben aybaşı olan 01.08.2003 tarihi itibarı ile aylığa hak kazandığı gözetilmeksizin, mahkemece, aldırılan bilirkişi raporu doğrultusunda davalının aylığının 01.02.2008 tarihinden itibaren başlatılması isabetsiz görülmüştür. Diğer taraftan, davalının sahte oda kaydı nedeniyle bir kısım hizmetlerinin iptali durumunda, davacı kurumun yanılgısının kendi hatasından değil, sigortalının kusurundan kaynaklandığı anlaşılmakta olup, davacı Kurumun 5510 sayılı Yasa’nın 96/1....

                  II-CEVAP: Davalı vekili, 5434 sayılı Kanunun mülga 32. maddesinde öngörülen fiili hizmet zammı süreleri sigortalının hem prim ödeme gün sayısına hem de sigortalılık süresine eklendiği, yaşlılık aylığına hak kazanma koşullarını belirleyen 506 sayılı Kanunun geçici 81. maddesinin B ve C bentlerine göre 23.05.2002 tarihindeki sigortalılık süresi tespit edilerek aylığa hak kazanma koşullarının belirlendiği, buna göre 23.05.2002 tarihine kadar geçen fiili hizmet zammı süreleri de sigortalılık sürelerine ilave edilerek aylığa hak kazanma koşullarının belirlendiği, 23.05.2002 tarihi itibariyle 13 yıl 10 ay 8 gün sigortalılık süresi, bu süreye 2 yıl 8 ay 3 gün fiili hizmet zammının eklenmesi ile bu defa 16 yıl 6 ay 10 gün sigortalılık süresinin bulunduğu, geçici 81-B/b fıkrasında öngörülen 25 yıl sigortalılık süresi, 49 yaş ve 5300 prim gün sayısı koşulunun yerine getirmesi halinde tarafına yaşlılık aylığı bağlanabileceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

                    Bu şekilde belirlenen taban aylık bağlama oranı, sigortalının tahsis talep tarihi itibarıyla kadın ise 50, erkek ise 55 yaşından sonra doldurduğu her tam yaş için ve 5000 günden fazla ödediği her 240 günlük 3malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi için (l)’er artırılır, 5000 günden noksan ödediği her 240 gün için (1)’er eksiltilir....

                      UYAP Entegrasyonu