Mahkemece, davanın kabulü ile 15.06.1982 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti ile davacının 01.09.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmiştir. Somut olayda, davacının eylemli çalışması 01.07.1982 tarihinde başladığından bu tarihin sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti gerekirken okul eğitimi dönemi olan 15.06.1982 tarihinin başlangıç olarak tespiti usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı, düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1.bendinde yer alan " 15.06.1982 " tarihinin silinerek yerine " 01.07.1982 " tarihinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, 13.03.2014 gününde oybirliğiyle ile karar verildi. .......
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, yurt dışı borçlanmasının 4/1-(a) bendi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin tespiti ile sigortalılık başlangıç tarihinin 14.02.1972 olarak tespiti, olmadığı takdirde yurt dışında ilk çalışmaya başladığı tarihin başlangıç olarak tespiti istemine ilişkindir. Mahkemenin, davanın kabulü ile davacının yurt dışında çalışmaya başladığı 14.02.1972 tarihinin Türkiye'de sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespitine, yurt dışı borçlanma talebinin 4/1-(a) bendi kapsamında yapılması gerektiğinin tespitine dair kararının Dairemizin Karar sayılı kararı ile bozulmasına üzerine uyma kararı verilerek yapılan yargılama sonucunda davanın HMK'nın 114/1-(h) bendi gereğince HMK’nın 115.maddesine göre usulden reddine karar verilmiştir....
Yurt dışında sigortaya girilen tarihin ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edileceğine dair yasal düzenleme sonrasında, başlangıç tarihinden önceki sürelerin borçlanılması halinde, başlangıç tarihinin de borçlanma süresi kadar geriye götürülerek belirlenmesi gerekir. Yukarıda yer alan açıklamalar ışığında, davacının talebine konu 01.07.2001 tarihinden, borçlanmaya konu ve bu tarihten öncesine ait 09.02.1989-08.02.2000 ve 01.06.2000-30.06.2001 tarihleri arasındaki 4350 günlük süre kadar geriye gidilmesi halinde sigortalılık başlangıç tarihi 01.06.1989 olacağından, davacının sigortasına girdiği 01.07.2001 tarihinin ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti isteminde hukuki yarar bulunmaktadır....
da sigorta kapsamına girdiği 01.10.1970 tarihinin Türkiye'de sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti ile yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile Türk ... ... ... Sözleşmesinin 29/4.maddesi uyarınca 01.10.1970 tarihinin davacının Türkiye sigorta başlangıç tarihi olduğunun tespitine karar verilmiştir. Somut olayda, davacı taraf 04.06.2014 tarihinde sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti istemine dair eldeki davayı açtıktan sonra 18.07.2014 tarihinde açtığı dava ile 01.05.2014 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasını talep etmiştir. ... 3.İş Mahkemesinin 2014/1750-1232 E.K. Sayılı kararı ile aylık istemine dair dava ile sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti istemine dair davanın ... 8. İş Mahkemesinin 2014/1296 E. Sayılı dava dosyasında birleştirilmesine karar verilmiştir....
Mahkemece, davanın kabulü ile 13.09.1978 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespitine karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın "Taleple Bağlılık İlkesi" başlıklı 26.maddesine göre Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Hâkimin, tarafların talebiyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümleri saklıdır. Somut olayda, davacının 14.09.1978 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti talebinde bulunmasına karşın mahkemece "taleple bağlılık" ilkesine aykırı biçimde 13.09.1978 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespitine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'un 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı, düzeltilerek onanmalıdır....
Bu durumda eldeki davanın sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti istemli olarak açılmış olduğu gözetilerek Mahkemece sigortalılık başlangıç tarihinin tespitine ilişkin de bir hüküm kurulması gerekir iken yazılı şekilde kurulan hüküm usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu konuların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ : ... Anadolu 18. İş Mahkemesi’nce kurulan hükmün ikinci paragrafına ilave olarak “davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 01.01.1994 tarihi olduğunun tespitine,” ibarelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 24.11.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının tüm, davalı Kurumun ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, 01.04.1999 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti ile davacının 4/1-(a) bendi kapsamında yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 01.04.1999 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespitine, fazla istemin reddine karar verilmiştir. Sözleşmeye göre belirlenen sigortalılık başlangıcı ile Kanun'un 5.maddesine göre belirlenen sigortalılık başlangıcından en eski tarihli olanı sigortalılık başlangıç tarihi kabul edilir. Somut olayda davacının ülkemizde sigortalı çalışması bulunmamaktadır....
Ne var ki 04.04.1953 doğumlu davacının Almanya'da eylemli çalışması 03.12.1973 tarihinde başlamakta olup öncesinde 07.04.1972-14.07.1972 tarihleri arasında geçen süre gebelik/anne bakımı süresi olup bu dönemde uzun vadeli sigorta kolları primine tabi fiili çalışması bulunmadığından 07.04.1972 tarihinin ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabulü mümkün değildir. Öte yandan uluslararası sözleşmeye dayalı olarak ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti için borçlanma veya borçlanma tutarının ödenmesi koşul olmadığı gibi şarta bağlı hüküm de kurulamaz. Mahkemece, 03.12.1973 tarihinin ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespitine karar verilmesi gerekirken borçlanma koşulu bulunmadığı halde davacının "Almanya'daki sürelerini borçlanması ve borç bedelini ödemesi" şartına bağlı olarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
Kurumun, 506 sayılı Yasa'nın 60/G, Geçici 54 ve 3201 sayılı Kanun'un 5.maddesine göre uygulaması bu yönde olup sigortalılık başlangıç tarihinin bu tarihten önceki bir tarih olması mümkün olmadığı gibi bu tarihin başlangıç kabulü yönünde bir dava açılmasına gerek de yoktur. Yukarıda yer alan maddi ve hukuki açıklamalar çerçevesinde; davacının yurt dışındaki sigortalılığa dayalı sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davasının 6100 sayılı HMK’nın 114/1-(h) bendi gereğince hukuki yarar yokluğundan HMK’nın 115.maddesine göre usulden reddine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile yazılı biçimde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacının bu tarihten öncesine ait 61 günlük sürenin borçlanma bedelini ödemesi nedeniyle 06.09.1999 tarihinin 61 gün geriye götürülmesi halinde sigortalılık başlangıç tarihi 05.07.1999 olmaktadır. .... Emeklilik Sigortasının anılan cetvel ile kabul ettiği sigortalılık süresine göre 08.06.1991 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti mümkün olmadığı gibi 08.06.1990-05.09.1999 tarihleri arasındaki sigortalılık süresinin de netleştirilmediği anlaşılmaktadır. Mahkemece davacıya 08.06.1990-05.09.1999 tarihleri arasındaki sigortalılık süresini netleştirmek amacıyla gerekli işlemleri yapması için uygun bir süre verilerek sonucuna göre güncel hizmet belgesi de getirtilerek oluşacak hukuki duruma göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....