WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Noterliği 27777 yevmiye numaralı muvafakatname işlemi ile dava konusu taşınmaz üzerindeki hak sahipliğini devraldığını, müvekkilinin ilgili taşınmazın hak sahibi olduktan sonra davalı kurumdan bilgi almak ve satın alma sürecine devam etmek için başvuru yapmışsa da ilgili kurumca şifahen dosyanın arşivde olduğu ve şu an için işlem yapılamayacağı bilgisi paylaşıldığını, işlemlerin sürüncemede bırakıldığını, müvekkilinin hak sahipliğine dayalı son başvuru tarihi 30.12.2022 tarihi olmasından kaynaklı hak kaybı yaşamamak adına hak sahipliğinin tespiti için dava ikame edildiğini, dava dilekçesi ekinde sunulan evraklardan tespit edilebileceği üzere müvekkilinin dava konusu taşınmazda hak sahibi olduğunu, müvekkilinin hak sahipliğinin mahkemece belirlenmesi için yapılacak yargılama sırasında dava konusu taşınmazın üçüncü kişilere devri halinde müvekkilinin hak kaybı yaşayacağını, bu nedenle ihtiyati tedbir talep edildiğini, ancak mahkemece yaklaşık ispat kuralı ve yargılamayı gerektirmesi gerekçeleriyle...

Sayılı karar ile," sigortalıya ilişkin koşulların sigortalının ölüm tarihinde, hak sahibine ilişkin koşulların ise hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihte yürürlükte olan mevzuat kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, davacının eşinin 01.10.2008 tarihinden sonra vefat ettiği, babasından dolayı ölüm aylığı alma açısından ... doğuran olayın eşin vefatı olduğu ve babasından dolayı hak sahibi sıfatını eşinin ölümü ile kazandığı, bu nedenle eşinin ölüm tarihinde yürürlükte olan ve uygulanması gereken 5510 sayılı Kanun'un 34 ve 54 üncü maddelerindeki düzenlemelere göre davacıya hem eşinden hem de babasından dolayı ayrı ayrı ölüm aylığı bağlanması mümkün olmayıp davacının çift aylığa hak kazanmasına olanak bulunmadığı" gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. D....

    Kabule göre de hükme esas alınan kusur raporunda, sigortalı şoförün kazaya konu işi yapmaması ve bu yönde yardımcı bir eleman bulundurulması gerektiği gerekçesiyle bir değerlendirme yapılmasına karşın, sigortalının %50 kusurlu sayılması da gerekçeyle çelişmekte ve oluşa da uygun düşmemektedir. Bunun yanında davacı kurumdan, 506 sayılı Yasanın 92. maddesi uyarınca yapılan uygulamanın aylığa mı, gelire mi ilişkin olduğu hususu araştırılmalı, gelire ilişkin olması karşısında rücuya konu olabilecek miktar, yine kurumdan sorulup belirlendikten sonra, şayet kurum tarafından gerekli ve yeterli bilgilerin verilmemesi halinde ise, anılan tutarların belirlenmesi yönünde, denetime elverişli bir hesap raporu alınarak sonucuna göre, karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Açıklanan sebeplerle davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

      KARAR Açıklanan sebeplerle; Hükmün 1/c bendinin silinmesine, yerine; "c) Davacının 01.02.2014 tarihinden itibaren aylığa hak kazandığının tespitine " yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 29.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

        Kurum işlemi 5510 sayılı Yasanın 34/d maddesine uygun bulunduğundan davacının muris oğlu Hikmet Güvenç'den dolayı ölüm aylığı bağlanması talebinin reddi gerekmiştir. 5510 sayılı Yasada ve yönetmelikte “hak sahibi” sıfatı bakımından genel bir tanım verilmiş, ayrıca sigortalının ölüm halinde salt toptan ödeme yapılacak hak sahiplerinin kimler olduğu ayrıca belirtilmemiştir. Bu sebeple sigortalının ödediği primlerin toptan ödeme şeklinde geri verilmesi halinde hak sahibi olanlar, sigortalının ölümü halinde ölüm aylığı bağlanmasına hak kazanan kimselerle aynı olmalıdır. Somut olayda davacının -yukarıda açıklandığı üzere- hak sahibi sıfatını taşımadığı anlaşılmakla, 24/07/2014 tarihinde vefat eden murisinin 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığı nedeniyle kuruma ödenen primlerin ölüm toplu ödemesi kapsamında iadesi yönündeki talebinin de reddi gerekmiştir. Belirtilen sebeplerle davanın reddi gerektiğinden ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmelidir....

        Hukuk Dairesinin 05.11.2018 tarihli ve 2018/191 E., 2018/1708 K. sayılı kararı ile; davacının dava dışı Selim Kaplan’a ait işyerinden 01.11.2008-07.07.2009 tarihleri arasında Kuruma bildirilen 246 günlük sigortalılığının fiili çalışmaya dayanmadığı, bu yöndeki denetmen raporunun aksinin ispatlanamadığı ancak davacının sözü edilen sigortalılık süresinin iptal edilmesi nedeniyle 506 sayılı Kanun’un geçici 81/B-d maddesine göre aylığa hak kazanmasa da geçici 81/C maddesi gereğince 11.08.2014 tarihini takip eden ay başı olan 01.09.2014 tarihinden itibaren aylığa müstehak olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılıp düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne, davacının 11.08.2014 tarihini takip eden aybaşı olan 01.09.2014 tarihinden itibaren 506 sayılı Kanun'un geçici 81/C-bc maddesi gereğince aylığa müstehak olduğunun ve ödenmeyen aylıkların yasal faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğinin tespitine, davacının yersiz ödeme borcunun hak ettiği...

          Vefat eden sigortalının; eş, çocuk, anne, babasına ölüm sigortasından aylık tahsisi yapılabilmesi için öncelikle hak sahipliği sıfatının kazanılması gerekmekte, bunun için hak sahiplerine ilişkin aylık bağlama koşullarının sağlanıp sağlanmadığına bakılmakta, başka anlatımla bu koşulları tümüyle yerine getiren kişi hak sahipliği sıfatını kazanmakta, anılan sıfata sahip kişilere, sigortalıya ait tahsis şartları da gerçekleşmişse aylık bağlanabilmektedir. Şu durumda yukarıda sıralanan maddeler ve sosyal güvenlik hukuku ilkeleri dikkate alındığında yasal mevzuat ve aylık bağlama koşulları kendi içerisinde ayrıştırılmalı, sigortalıya ait şartlar sigortalının ölüm günü itibarıyla yürürlükte olan yasal mevzuat kapsamında değerlendirilmeli, hak sahiplerine ilişkin koşullar ise hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihte yürürlükte olan yasal düzenlemeler çerçevesinde irdelemeye tabi tutulmalıdır....

            Vefat eden sigortalının; eş, çocuk, anne, babasına ölüm sigortasından aylık tahsisi yapılabilmesi için öncelikle hak sahipliği sıfatının kazanılması gerekmekte, bunun için hak sahiplerine ilişkin aylık bağlama koşullarının sağlanıp sağlanmadığına bakılmakta, başka anlatımla bu koşulları tümüyle yerine getiren kişi hak sahipliği sıfatını kazanmakta, anılan sıfata sahip kişilere, sigortalıya ait tahsis şartları da gerçekleşmişse aylık bağlanabilmektedir. Şu durumda yukarıda sıralanan maddeler ve sosyal güvenlik hukuku ilkeleri dikkate alındığında yasal mevzuat ve aylık bağlama koşulları kendi içerisinde ayrıştırılmalı, sigortalıya ait şartlar sigortalının ölüm günü itibarıyla yürürlükte olan yasal mevzuat kapsamında değerlendirilmeli, hak sahiplerine ilişkin koşullar ise hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihte yürürlükte olan yasal düzenlemeler çerçevesinde irdelemeye tabi tutulmalıdır....

              Yaşamını yitiren sigortalının eş, çocuk, anne, babasına ölüm sigortasından aylık tahsisi yapılabilmesi için öncelikle hak sahipliği sıfatının kazanılması gerekmekte, bunun için hak sahiplerine ilişkin aylık bağlama koşullarının sağlanıp sağlanmadığına bakılmakta, başka anlatımla bu koşulları tümüyle yerine getiren kişi hak sahipliği sıfatını kazanmakta, anılan sıfata sahip kişilere, sigortalıya ait tahsis şartları da gerçekleşmişse aylık bağlanabilmektedir. Şu durumda yukarıda sıralanan maddeler ve sosyal güvenlik hukuku ilkeleri dikkate alındığında yasal mevzuat ve aylık bağlama koşulları kendi içerisinde ayrıştırılmalı, sigortalıya ait şartlar sigortalının ölüm günü itibarıyla yürürlükte olan yasal mevzuat kapsamında değerlendirilmeli, hak sahiplerine ilişkin koşullar ise hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihte yürürlükte olan yasal düzenlemeler çerçevesinde irdelemeye tabi tutulmalıdır....

                Vefat eden sigortalının eş, çocuk, anne, babasına ölüm sigortasından aylık tahsisi yapılabilmesi için öncelikle hak sahipliği sıfatının kazanılması gerekmekte, bunun için hak sahiplerine ilişkin aylık bağlama koşullarının sağlanıp sağlanmadığına bakılmakta, başka anlatımla bu koşulları tümüyle yerine getiren kişi hak sahipliği sıfatını kazanmakta, anılan sıfata sahip kişilere, sigortalıya ait tahsis şartları da gerçekleşmişse aylık bağlanabilmektedir. Şu durumda yukarıda sıralanan maddeler ve sosyal güvenlik hukuku ilkeleri dikkate alındığında yasal mevzuat ve aylık bağlama koşulları kendi içerisinde ayrıştırılmalı, sigortalıya ait şartlar sigortalının ölüm günü itibarıyla yürürlükte olan yasal mevzuat kapsamında değerlendirilmeli, hak sahiplerine ilişkin koşullar ise hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihte yürürlükte olan yasal düzenlemeler çerçevesinde irdelemeye tabi tutulmalıdır....

                  UYAP Entegrasyonu