Sigorta sözleşmesi yapılırken sigorta ettirenin yanıltıcı bildirimi veya sigortacının yanılgısı sonucu sigortalanan mal veya menfaatin değeri olduğundan daha az bir bedelle sigorta güvencesine bağlanabilir. Anılan yasal düzenleme buyurucu nitelikte olmadığından aksi sözleşmeyle karalaştırılabilir. Sigorta sözleşmesi ile eksik sigorta hükümlerinin uygulanması kararlaştırılsa bile tam zayi halinde sigortacının sorumluluğunun kapsamı belirlenirken sigorta bedelinden indirim yoluna gidilemez. Başka bir anlatımla eksik sigorta, sigortalanan menfaatin kısmen zayii halinde işlerlik kazanır ve kısmi zayi gerçekleştiğinde sigortacının sorumluluğu sigorta sözleşmesi ile kararlaştırılan sigorta bedelinin sigorta ettirilen menfaatin gerçek değerine olan oranı hesaplanarak bu oranda yapılacak indirim sonucu kalan miktar ile sınırlı olur. Bu biçimde oranlamaya dayalı yapılan ödemeye esas olur....
A.Ş'den alınarak Hazineye İrad kaydına, 6-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti-tebligat-posta masrafı olmak üzere toplam 1.994,15 TL yargılama giderlerinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 7-Maddi tazminat için Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 17.861,67 TL vekalet ücretinin davalılar ... Sigorta, ... A.Ş ve ... sarıoğlundan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 8-Manevi tazminat için Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak alınarak davalılar ... sigorta, ... ve ... A.Ş'ye verilmesine, 9-Manevi tazminat için Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılar ... sigorta, ... ve ......
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkil sigorta şirketinin dava dışı sigortalısı ... A.ş tarafından muhtelif bayilere sevk edilen yedek parça emtialarının davalı taşıyıcı şirket sorumluluğunda karayolu iletaşınması sırasında hasarlanması nedeniyle, davacı/alacaklı müvekkil sigorta şirkti tarafından dava dışı sigortalısına ödenen hasar tazminatından doğan rücuen tazminat alacağının sağlanması amacı ile İstanbul Anadolu ... İcra Müdürlüğünün ... E. Sayılı dosyası üzerinden (1) nolu taşıyıcı şirket ile onun sigortacısı konumundaki (2) nolu davalı sigorta şirketi aleyhine ilamsız icra takibi başlatılıdğını, alacaklı müvekkil şirket nezdinde ... numaralı Nakliyat Abonman Blok Sigorta Sözleşmesi ile sigortalı olan dava dışı sigortalı ......
Sigorta ve Reasürans Brokerliği Anonim Şirketinin de idari merkezinin İstanbul olup iş kazası bütün yazışma ve görüşmelerin işbu sigorta şirketinin aracılık ettiğini, sigorta şirketlerine karşı açılan davaların TTK m.4/l-a ve 5. hükümleri uyarınca mutlak ticari dava mahiyetinde olup görevli mahkemelerin “Asliye Ticaret Mahkemesi” olduğunu, işbu davanın “Deniz Sigorta Poliçesine” ilişkin olarak donatan ile birlikte ... sigortacısına karşı ikame edilen bir tazminat davası mahiyetinde olup görevli ve yetkili mahkemenin ... Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, Müvekkilinin 05.09.2020 tarihli Gemiadamı İş Akdi uyarınca “...” IMO numaralı M/V “... ..." gemisinde kaptan olarak hizmet vermekteyken mürettebatı ile birlikte 30.11.2020 rarihinde ......
-KS sayılı Operasyonel Kiralama Sözleşmesi maddelerinde, sigorta hasar tazminat alacaklarının temliki ile ilgili herhangi bir hüküm bulunmadığı, görüş ve kanaatine varılmıştır. Türk Ticaret Kanunu’nda ayrıca düzenlenmemiş olan kasko sigortası, mal sigorta türlerinden bir kısmının karma olarak motorlu kara taşıtlarında uygulanması olarak karşımıza çıkmaktadır. Kasko sigorta sözleşmesi niteliği itibari ile mal sigortası türlerinden olduğundan kazanın meydana geldiği tarihte yürürlükte bulunan ve somut olaya uygulanması gereken mülga 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 1278. maddesi [6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (6102 sayılı TTK), m. 1429] uyarınca sigortacı kural olarak sigorta ettiren, sigortadan yararlanan veya eylemlerinden hukuken sorumlu olduğu kişilerin kusurlarından doğan zararları karşılamakla yükümlüdür (Ulaş, Işıl: Uygulamalı Zarar Sigortaları Hukuku, Ankara 2012, s. 582)....
... ve ... numaralı poliçeler yönünden davalı şirketin tazminat ödeme borcu bulunmadığını, sigorta sözleşmesi uyarınca kalp hastalığına bağlı ameliyatın sigorta teminatı kapsamı dışında kaldığını, davacıların murisi sigortalının imzasını havi sigorta talep ve sağlık beyan formu'nda sigortalının ''sağlık durumu ile ilgili formdaki tüm soruları okuyarak eksiksiz ve doğru olarak cevaplandırdığını, sorulardan herhangi birine doğru cevap vermemiş olması halinde bu durumun kasten beyan yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğini, bu sorulardan herhangi birine evet cevabı vermesi halinde sigorta kapsamına alınmayacağı hususunda tarafına bilgi verildiğini, bu hastalıklara ilişkin soruların tamamına hayır cevabı vermesi ve sigorta başvurusunun kabulü halinde sigorta sertifikasının düzenlenmesini, sorulara vermiş olduğu cevaplar esas alınarak sigorta kapsamına alındığını, bu hastalık/ameliyatlardan herhangi birisinin var olduğu/geçirildiği durumda; rizikonun gerçekleşmesi halinde sigorta bedelinin ödenmeyeceğini...
Bu maddeden doğan halefiyet hakkına istinaden açılan veya açılacak olan dava, esas itibariyle sigortalının, kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının, onun halefi sıfatıyla sigortacı tarafından açılmasıdır. TTK'nın 1472. maddesi uyarınca sigortacı, sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçer ve dava, tazmin ettiği bedel nisbetinde sigortacıya intikal eder. Bu şekilde sigortalısının haklarına halef olan sigorta şirketinin, ödediği tazminat miktarınca hukuken sigortalı yerine geçerek açtığı rücû davası, aslında bir tazminat davası olup, bu niteliği itibariyle aynı zamanda şahsî nitelikte bir eda davasıdır. Burada sigortacı, sigorta ettiren yerine geçtiği için şahsî ve rücûu ödediği bedelle sınırlı olduğundan dolayı da cüz'î haleftir....
Maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava, sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir. Her ne kadar sigorta sözleşmesi TTK'da düzenlenmişse de, 28.05.2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 sayılı Yasa'nın 3/k bendinde "Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi" tüketici, 3/ı bendinde ise "Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem" tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalıya ait olup müvekkili şirkete trafik (ZMSS) sigortalı aracın ehliyetsiz sürücü idaresinde iken karıştığı trafik kazasında vefat eden kişilerin hak sahipleri ile yaralanan kişinin (davacı nezdindeki trafik sigorta poliçesi temin edilemediği için) müracaatları üzerine tazminat ödeyen dava dışı Güvence Hesabı'nın ödediği tazminatı sigorta poliçesi uyarınca müvekkilinden tahsili için aleyhe açtığı dava ve yaptığı icra takibi sonucunda ödenen 310.730,00 TL'nın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, aracın kazadan önce Finansal Kiralama Sözleşmesi ile dava dışı ....'...
Taraflar arasında yapılan kasko sigorta poliçesi tüketici işlemi niteliğinde olduğundan bu tür uyuşmazlıklarda Tüketici Mahkemesi görevlidir. Dosya içerisinde toplanan deliler, taraflar arasında yapılan kasko sigorta poliçesi, trafik tescil kaydı, ve tüm dosya içeriğine göre, davacı tarafın tüketici, davalı tarafın sigorta şirketi taraflar arasında yapılan kasko sigorta poliçesinin tüketici işlemi niteliğinde olduğu anlaşıldığından, davanın mahkememizin görevsizliği nedeniyle (HMK m. 114, 115), usulden reddine, süresinde ve istek halinde dosyanın HMK 1, 20 maddeleri uyarınca, görevli ve yetkili Ankara Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....