01/05/1989 tarihinde en az bir gün süre ile hizmet akti ile çalıştığının ve sigorta başlangıç tarihinin 18 yaşını ikmal ettiği 01/04/1990 olduğunun tespitine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur 1- Davanın kabulü ile, -Davacının 064299.41 sicil sayılı işyerinde 01/05/1989 tarihinde en az bir gün süreyle çalıştığının ve sigorta başlangıç tarihinin 18 yaşını ikmal ettiği 01/04/1990 tarihi olduğunun tespitine, 2- Peşin alınan harca göre başkaca harç alınmasına yer olmadığına," gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının (1.) bendinde yer alan "Türk Vatandaşlığından çıkmadan önce Almanya'daki sürelerini borçlanması ve borç bedelini ödemesi halinde Türkiye'deki hizmet başlangıç tarihinin Almanya Rant Sigortasına başlangıç tarihi olan 07.04.1972 tarihi olduğunun" rakam ve sözcüklerinin silinerek hükümden çıkartılmasına ve yerine "davacının Almanya'da fiili çalışmasının başladığı 03.12.1973 tarihinin ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti" rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, 19/12/2013 gününde oybirliğiyle ile karar verildi....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 23/03/2021 NUMARASI : 2019/349 2021/67 DAVA KONUSU : Sigorta Başlangıç Tarihinin Tespiti KARAR : Taraflar arasındaki sigorta başlangıç tarihinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü....
I-İSTEM Davacı vekili, dava dilekçesi ile sigortalının ilk işe girişinin 506 sayılı kanun kapsamında 15.11.1990 olarak bir günlük hizmet tespiti ile 1479 sayılı kanun kapsamında 28.12.1990 tarihinden itibaren sigortalı olduğunun tespitini, 29.4.2019 tarihli 1. celse Mahkemece uyuşmazlığın; 15.11.1990 tarihinden itibaren hizmet birleştirme yapılıp yapılmayacağı ve davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 28.12.1990 tarihi olarak tespit edilip edilemeyeceği hususlarında olduğu tespitinin yapıldığı, 4.11.2019 tarihli 3. celse davacı vekili, 28.3.1990 tarihinin sigorta başlangıç tarihi olarak tespiti ile 23.2.1993-10.11.2017 tarihlerini kapsayan süredeki şirket ortaklığı nedeniyle 1479 sayılı kanun kapsamında sigortalılık süresini talep ettiği ve aynı celsede verilen ara karar gereği Mahkemeye sunduğu yazılı beyanında, davacının 28.3.1990 sigorta başlangıç tarihi olarak tespiti ile bu tarihten itibaren sigortalılık süresinin tespitini talep etmiştir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tanık beyanları, giriş bildirgesindeki imzanın davacıya ait olduğunu tespit eden bilirkişi raporu, davalı beyanı ve tüm toplanan delillere göre, davacının 01.09.1985 tarihinde 1 gün hizmet akdine tabi çalıştığını ispatladığı, inceleme aşamasında UYAP Sistemi'nden alınan nüfus kaydına göre davacının doğum tarihinin 01.01.1968 olduğu, 18 yaşını doldurduğu 01.01.1986 tarihinden önceki çalışmasının 18 yaşını doldurduğu tarihten önce, bir günlük çalışması için ödenecek olan malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edileceği, davacının sigorta başlangıç tarihinin 01.01.1986 tarihi olarak tespiti gerektiği gerekçesiyle, davalı SGK vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, Davanın kısmen kabulü ile davacının hizmet akdine tabi çalışmaları açısından sigortalılık başlangıç tarihinin 01.01.1986...
K A R A R Dava, davacının yurt dışında geçen çalışmasının başlangıç tarihi olan 01.12.1982 tarihinin Türkiye'de sigorta başlangıç tarihi olduğunun tespiti ile bu tarih itibariyle yurt dışı hizmet borçlanmasına hak kazandığının ve 01.12.1982-31.12.1983 tarihleri arasındaki çalışmalarının borçlandırılması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulü ile "davacının Türkiye'deki ilk sigorta başlangıç tarihinin 01.02.1982 olduğunun ve bu doğrultuda yurt dışı borçlanma işleminin 01.02.1982-16.06.1982 tarihleri arasında yapılması gerektiğinin tespitine" karar verilmiştir....
Mahkemece, davanın kabulü ile 1.4.1982 tarihinin davacının Türkiye'de sigorta başlangıç tarihi olarak tespitine, davacının tahsis talep ettiği 17.12.2013 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmiştir. Somut olayda, mahkemece 1.4.1982 tarihinin davacının Türkiye'de sigorta başlangıç tarihi olarak tespiti ile davacının emekliliğe hak kazandığının tespitine dair verilen hüküm doğru ise de yaşlılık aylığı hususunda Kuruma ilk defa yazılı istekte bulunduğu 17.12.2013 tarihli talebi dikkate alındığında yaşlılık aylığı başlangıç tarihinin takip eden aybaşı olan 1.1.2014 tarihinden başlatılması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK'nun 370/2. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır....
IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: 506 sayılı Kanun'un 108. maddesi gereğince sigortalılık başlangıç tarihinin belirlenmesine ilişkin açılan her dava, sigortalılığın saptanması istemini de içerdiğinden, aynı Kanunun 79/10 maddesi kapsamında bir günlük çalışmanın belirlenmesi davasıdır. Bu nedenle hizmet tespiti davalarındaki kanıtlama yöntem ve ilkeleri benimsenip uygulanmalı, başka bir anlatımla, sigortalılıktan söz edilebilmesi için, çalışmanın varlığı, hizmet tespiti davaları yönünden kabul edilen yöntem ve ilkelere uygun biçimde saptanmalıdır. Ancak, hizmet tespiti davalarında işverene husumet yöneltilmesi zorunlu iken sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davalarında işverenin hasım gösterilmesi zorunlu değildir. Buna rağmen, işverenin davalı olarak gösterildiği durumlarda artık taraf sıfatı oluştuğundan hakkında hizmet tespiti davalarında olduğu gibi hüküm kurulması gerekmektedir. Bu itibarla, davada taraf olarak gösterilen ...'...
Ne var ki 2/9/1971 tarihli 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu ve 17/10/1983 tarihli ve 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu kapsamında sigorta başlangıcının talep eden açısından hukuki sonucu olarak “sigortalılık süresini” belirlemesi yönünden etkisi bulunmamaktadır. Çünkü her iki kanun kapsamında da yaşlılık aylığına hak kazanmak için sigortalılık süresi değil primi ödenmiş günler asıldır. Somut olayda davacı vekili, müvekkilinin sigortalılık başlangıç tarihinin vergi kaydının başlangıç tarihi olan 01/01/1997 tarihinden itibaren tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince Yargıtay'ın yerleşik uygulaması gereği bağ-kur sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti ve 1479 sayılı kanuna tabi sigortalılık süresinin tespiti istemlerinde sonuç yönünden farklılık bulunması nedeniyle davacı vekiline talep sonucu hakkında açıklama yapması için süre verilmiştir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 27/11/2019 NUMARASI : 2017/275 ESAS 2019/449 KARAR DAVA KONUSU : Tespit KARAR : Davacı vekili 08/11/2018 tarihli ön inceleme duruşmasında ve 07/11/2018 tarihli talep daraltma dilekçesinde hizmet tespiti talebini atiye bırakarak, sadece davacının 14/08/1990 tarihinde 1 gün süre ile çalıştığının ve sigorta başlangıç tarihinin bu tarih olduğunun tespitini talep etmiştir. DAVALININ CEVABI : Davalı Kurum vekili; kurum kayıtlarının esas alınması gerektiğini, davanın niteliği itibariyle titizlikle ve resen araştırma yapılması gerektiğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir....