Nitekim uygulamada da, alt işveren tarafından toplu iş sözleşmesi bağıtlansa dahi, hizmet alım sözleşmeleri ve kamu ihale mevzuatı sebebiyle, idarece fiyat farkının temini söz konusu olamadığından, işçilerin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan haklarının akim kaldığı müşahade edilmektedir. Bu itibarla, belirtilen aksaklıkların giderilmesi amacıyla, kamu işveren sendikasının, üyelik ilişkisi bulunmayan alt işvereni temsilen toplu iş sözleşmesi yapma ehliyetine sahip olması 6356 sayılı Kanun ile öngörülen sisteme getirilen önemli bir istisnadır (Başbuğ, Aydın: “Alt İşveren ile Toplu İş Sözleşmesi Yapılması ve 6552 sayılı Kanunla Getirilen Üçlü Toplu İş İlişkisi Sistemi”, İş ve Hayat, Yıl 2 Sayı 3, s.126)....
Nitekim uygulamada da, alt işveren tarafından toplu iş sözleşmesi bağıtlansa dahi, hizmet alım sözleşmeleri ve kamu ihale mevzuatı sebebiyle, idarece fiyat farkının temini söz konusu olamadığından, işçilerin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan haklarının akim kaldığı müşahade edilmektedir. Bu itibarla, belirtilen aksaklıkların giderilmesi amacıyla, kamu işveren sendikasının, üyelik ilişkisi bulunmayan alt işvereni temsilen toplu iş sözleşmesi yapma ehliyetine sahip olması 6356 sayılı Kanun ile öngörülen sisteme getirilen önemli bir istisnadır (Başbuğ, Aydın: “Alt İşveren ile Toplu İş Sözleşmesi Yapılması ve 6552 sayılı Kanunla Getirilen Üçlü Toplu İş İlişkisi Sistemi”, İş ve Hayat, Yıl 2 Sayı 3, s.126)....
İlk derece mahkemesince, davalı sendikanın 7 sıra nolu iletişim iş kolunda faaliyet gösterdiği, tespite konu iş yerlerinde iletişim iş kolunda çalışan işçi sayısının ise 197 olduğu, bu 197 işçinin 106'sının davalı sendika üyesi olduğu, diğer işçilerin iletişim iş kolu haricindeki iş kolları kapsamında çalıştığı, davalı sendikanın iletişim işkolunda çalışan işçiler bakımından iş yerinde toplu iş sözleşmesi yapılması hususunda yetki tespitine dair yasada belirtilen çoğunluğa haiz olduğu, kurumca verilen tespit kararının yerinde olduğu, davacı tarafça kurum kayıtlarının aksini ispata yarar herhangi bir delil ibraz edilmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....
Gerekçe: Toplu iş sözleşmesi kavramı Anayasa'nın 53. maddesinde düzenlenmiştir. “Toplu iş sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” başlıklı maddenin birinci fıkrasına göre “İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu iş sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”...
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı ... istinafı yönünden yapılan incelemede, davanın niteliği itibarıyla istinaf ve temyiz yollarının açık olduğu anlaşılmakla, davalı Sendikanın bu yöne ilişkin itirazının yerinde görülmediği; davacı istinafı yönünden yapılan incelemede ise somut olayda, davalı Sendikanın davacıya ait aynı işkolunda bulunan işyerleri için işletme düzeyinde toplu ... sözleşmesi yapma yetkisini aldığı, davacının bu yetkiye itiraz etmediği, yetki belgesinin kesinleştiği ve toplu ... sözleşmesi görüşmelerinin başladığı ancak toplu ... görüşmelerinde anlaşmazlık çıkması üzerine davalı Sendikanın grev kararı aldığı, grev oylamasında hayır çıkması nedeniyle grevin uygulanmadığı ve toplu ... uyuşmazlığının çözümü için Yüksek Hakem Kuruluna başvurulduğu, buna göre 6356 sayılı Kanun'un 60 ıncı maddesinin dördüncü fıkrasındaki şartların oluşmadığı, davacının söz konusu grevin kanun dışı olduğu ve grev oylamasının iptaline...
Ancak yedinci ila on birinci bölümlerin uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar için, görevli makamın bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir. 6356 Sayılı Kanun'un 2/1- c maddesine göre görevli makam; işyeri toplu iş sözleşmesi için işyerinin, işletme toplu iş sözleşmesi için işletme merkezinin bağlı bulunduğu Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü, aynı Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünün yetki alanına giren işyerleri için yapılacak grup toplu iş sözleşmelerinde bu işyerlerinin bağlı bulunduğu Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü, birden fazla Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünün yetki alanına giren işyerlerini kapsayacak grup toplu iş sözleşmesi için ise Bakanlıktır. Yukarıda belirtilen kanuni düzenleme karşısında, yetki tespitinin iptaline ilişkin açılacak davaların görevli makamın bulunduğu yer mahkemesinde görülmesi gerekir....
Çoğunluğu haiz olmadığının tespiti halinde bu bilgiler sadece başvuran sendikaya aynı süre içinde bildirilir.” denilmiştir. Yine 2822 sayılı Kanun’un 3. maddesinin 2. fıkrasında, “Bir gerçek ve tüzelkişiye veya bir kamu kurum ve kuruluşuna ait aynı işkolunda birden çok işyerine sahip bir işletmede ancak bir toplu iş sözleşmesi yapılabilir. Bu Kanun anlamında bu sözleşmeye işletme toplu iş sözleşmesi denir. Ancak, kamu kurum ve kuruluşlarına ait müessese ve işyerleri ayrı tüzelkişiliğe sahip olsalar dahi, bu kurum ve kuruluşlar için tek bir işletme toplu iş sözleşmesi yapılır.” denilirken 3. fıkrasında “işletme toplu iş sözleşmesi yapılacak işyerlerinin aranılan niteliğe sahip olup olmadıkları hakkında çıkan uyuşmazlıklar işletme merkezinin bulunduğu yerdeki iş davalarına bakmakla görevli mahkemede onbeş gün içinde karara bağlanır. Kararın temyizi halinde Yargıtayca onbeş gün içinde kesin karar verilir.” düzenlemesi yer almıştır....
Cumhuriyeti Anayasası’nın “Toplu ... sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” kenar başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir: “İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu ... sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.” 2. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası da şöyledir: “Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.” 3. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi ise şöyledir: “(1) Toplu ... sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister....
Davacı Kimpet İş Sendikasının işyerinde 01/01/2016- 31/12/2018, 01/01/2019- 31/12/2020 ve 01/01/2021- 31/12/2023 dönemlerinde TİS yapma yetkisine haiz olduğu, 27/09/2022 tarihli davalı Bakanlığın yetki tespitine ilişkin verdiği karar ile işyerinde 703 işçinin çalıştığı, bu işçilerden 490 işçinin davalı T6 üyesi olduğu belirtilerek T6na işyerinde toplu iş sözleşmesi yapmak üzere yetkili olduğuna dair tespitte bulunduğu anlaşılmaktadır. Sendikalar ve toplu iş sözleşmesi kanununun 43/2. Maddesine göre kurulu bulunduğu iş kolunda çalışan işçilerin %1'inden daha az üyesi bulunan işçi sendikasının yetki itirazında bulunamayacağı düzenlenmiştir....
üyeye sahip sendika toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkilidir.” 3. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi ise şöyledir: “(1) Toplu iş sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister....