WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı işçi kesinleşen muvazaa kararı gereği baştan itibaren davalı işverenin işçisi olsa da, davacının sendika üyesi olup olmadığı, dayanışma aidatı dilekçesi verip vermediği, emsal olarak hesaplamalarda dikkate alınan işçinin öncesinde davalı işyerinde sendika üyesi olarak çalışıp çalışmadığı dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. Öncelikle davacı işçinin sendika üyesi olup olmadığı, dayanışma aidatı dilekçesi verip vermediği tespit edilmeli, davacı sendika üyesi değil ise Toplu İş sözleşmesindeki artışlardan yararlanma imkanı bulunmadığından ilave tediye hesabı varsa aynı işyerinde çalışan ve sendika üyesi olmayan emsali işçinin ücreti esas alınarak belirlenmeli, bu şekilde emsal işçi yoksa fiilen almakta olduğu ücreti üzerinden hesap yapılmalıdır....

    Davacı işçi kesinleşen muvazaa kararı gereği baştan itibaren davalı işverenin işçisi olsa da, davacının sendika üyesi olup olmadığı, dayanışma aidatı dilekçesi verip vermediği, emsal olarak hesaplamalarda dikkate alınan işçinin öncesinde davalı işyerinde sendika üyesi olarak çalışıp çalışmadığı dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. Öncelikle davacı işçinin sendika üyesi olup olmadığı, dayanışma aidatı dilekçesi verip vermediği tespit edilmeli, davacı sendika üyesi değil ise Toplu İş sözleşmesindeki artışlardan yararlanma imkanı bulunmadığından ilave tediye hesabı varsa aynı işyerinde çalışan ve sendika üyesi olmayan emsali işçinin ücreti esas alınarak belirlenmeli, bu şekilde emsal işçi yoksa fiilen almakta olduğu ücreti üzerinden hesap yapılmalıdır....

      Davacı işçi kesinleşen muvazaa kararı gereği baştan itibaren davalı işverenin işçisi olsa da, davacının sendika üyesi olup olmadığı, dayanışma aidatı dilekçesi verip vermediği, emsal olarak hesaplamalarda dikkate alınan işçinin öncesinde davalı işyerinde sendika üyesi olarak çalışıp çalışmadığı dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. Öncelikle davacı işçinin sendika üyesi olup olmadığı, dayanışma aidatı dilekçesi verip vermediği tespit edilmeli, davacı sendika üyesi değil ise ... ... sözleşmesindeki artışlardan yararlanma imkanı bulunmadığından ilave tediye hesabı varsa aynı işyerinde çalışan ve sendika üyesi olmayan emsali işçinin ücreti esas alınarak belirlenmeli, bu şekilde emsal işçi yoksa fiilen almakta olduğu ücreti üzerinden hesap yapılmalıdır. Davacı sendika üyesi ise sendikaya üyeliğin işverene bildirildiği tarih öncesinde ... ......

        TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Sendika üyelik aidatı ile dayanışma aidatının farklı olduğu, dayanışma aidatının mevzuatta yer almadığı, 4688 sayılı Kanun'un 24. maddesinde düzenlenen sendika gelirlerinde dayanışma aidatına yer verilmediği belirtilerek, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı yanında müdahil tarafından, diğer sendika üyeleri ile yetkili sendika üyeleri arasında fark uygulanmasının hukuka aykırılık teşkil etmeyeceği, söz konusu kesintinin sendika üyelerinden alınan aidatla aynı olduğu ve herhangi bir eşitsizlik yaratmadığı belirtilerek, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmakta olup; davalı idare tarafından savunma verilmemiştir. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : ... DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir....

          Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulü ile davalı işyerinde, davacı sendika üye sayısının 21.06.2012 tarihi itibariyle 177 olduğunun ve davacı sendikanın yetkili olduğunun tespitine karar verilmiştir. Temyiz: Kararı, davalı üniversite vekili, tutanağın hukuka uygun olarak düzenlenmesi sebebiyle davanın reddinin gerektiği gerekçesiyle, davalı sendika vekili ise, davayı açanın davacı sendikanın ... şubesi olduğu sendika şubelerinin tüzel kişiliğinin bulunmadığı ve dolayısıyla tüzel kişiliği olmayan sendika şubesinin taraf ehliyetinin bulunmadığı, davanın süresinde de açılmadığı ve ayrıca tespitin de hukuka uygun olduğunu belirterek davanın reddi gerektiği gerekçesiyle temyiz etmiştir....

            Kanun koyucu, getirdiği bu düzenleme ile, idare tarafından sendika üyesi kamu görevlisi hakkında kurulan bireysel (subjektif) işlemler nedeniyle bu ilişkinin tarafı olmayan sendika ve üst kuruluşa, üyesinin isteğine bağlı olarak uyuşmazlığın çözümünde taraf olarak kendisini temsil etme yetki ve sorumluluğu vermektedir. Bu "hukuki yardım"ın sağlanmasının, sendika üyesinin "isteği"nin bulunması koşuluna bağlı olduğu ve ilgili üye ya da üyeler tarafından bu konuda açık bir temsil yetkisi verilmediği sürece sendikanın bireysel uyuşmazlıklar dolayısıyla üyeleri adına dava açma ehliyetine sahip olmadığı kuşkusuzdur....

              Buradan hareketle sendikalarda profesyonel sendika yöneticisi ve amatör sendika yöneticisi olmak üzere iki tip yöneticinin söz konusu olduğunu söylemek gerekir. Sendika yöneticilerine verilecek ücretler ile sağlanacak diğer menfaatleri belirleme yetkisi ise münhasıran genel kuruldadır. Bu genel açıklamalar ışığında temyiz itirazlarının değerlendirilmesi gerekmektedir. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Mahkemece, davacının fazla çalışma ücreti alacağı talebinin kabulüne karar verilmiş ise de, karar dosya içeriğine uygun düşmemektedir.Davacı, davalı sendika yanında profesyonel yönetici olarak görev yapmış olup işçi sıfatını haiz değildir. Sendika ile sendika yöneticisi arasındaki ilişki vekalet ilişkisi olup, bu ilişki 4857 sayılı İş Kanunu kapsamı dışında kalmaktadır....

                Temsilcilerin görevi, sendikanın yetkisi süresince devam eder. (2) Sendika tüzüğünde işyeri sendika temsilcisinin seçimle belirlenmesine ilişkin hüküm bulunması hâlinde, seçilen üye temsilci olarak atanır. (3) İşyeri sendika temsilcileri ve baş temsilcisi; işyeri ile sınırlı olmak kaydı ile işçilerin dileklerini dinlemek ve şikâyetlerini çözümlemek, işçi ve işveren arasındaki iş birliğini, çalışma barışını ve uyumunu sağlamak, işçilerin hak ve çıkarlarını gözetmek ve iş kanunları ile toplu iş sözleşmelerinde öngörülen çalışma şartlarının uygulanmasına yardımcı olmakla görevlidir. (4) İşyeri sendika temsilcileri, işyerindeki işlerini aksatmamak ve iş disiplinine aykırı olmamak şartı ile görevlerini yerine getirir. İşyerlerinde, sendika temsilcilerine görevlerini hızlı ve etkili biçimde yapmalarına imkân verecek kolaylıklar sağlanır.”...

                  DAVA KONUSU : İş (Sendika Yetkisinin Tespiti İstemli) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 4688 sayılı Kanun’un ilgili hükümleri uyarınca ODTÜ Rektörlüğünde yetkili sendika olarak kabullerinin gerekmekte iken, işverenlikçe ilgili kanun maddesine aykırı olarak 16 sendika üyesinin 15.07.2020 tarihinde yapılan toplantısında ıslak imzalı üye kayıt fişlerinin suretlerinin ibrazı için ertelendiği ve 29.07.2020 tarihi yapılan ikinci toplantıda davalı sendikanın 489+16=505 üye sayısı kabul edilerek müvekkili sendikanın 502 üyede kaldığı gerekçesiyle yetkili sendika olmadığına karar verildiği, 4688 sayılı Kanun’un 14. maddesine göre üyelik ilk şartı ıslak imzalı formların doldurulması olduğunu, sonradan ibraz edilen ıslak imzalı üye kayıtlarının davalı işverence kabulünün yasalara aykırı olduğunu ileri sürerek davalı rektörlükçe yapılan ve yetkili sendika olarak davalı T7 olarak belirlenen işlemin iptali ile yetkili sendikanın 2020 yılı için müvekkili sendikanın olduğunun tespitini...

                  DAVA KONUSU : İş (Sendika Yetkisinin Tespiti İstemli) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 4688 sayılı Kanun’un ilgili hükümleri uyarınca ODTÜ Rektörlüğünde yetkili sendika olarak kabullerinin gerekmekte iken, işverenlikçe ilgili kanun maddesine aykırı olarak 16 sendika üyesinin 15.07.2020 tarihinde yapılan toplantısında ıslak imzalı üye kayıt fişlerinin suretlerinin ibrazı için ertelendiği ve 29.07.2020 tarihi yapılan ikinci toplantıda davalı sendikanın 489+16=505 üye sayısı kabul edilerek müvekkili sendikanın 502 üyede kaldığı gerekçesiyle yetkili sendika olmadığına karar verildiği, 4688 sayılı Kanun’un 14. maddesine göre üyelik ilk şartı ıslak imzalı formların doldurulması olduğunu, sonradan ibraz edilen ıslak imzalı üye kayıtlarının davalı işverence kabulünün yasalara aykırı olduğunu ileri sürerek davalı rektörlükçe yapılan ve yetkili sendika olarak davalı T7 olarak belirlenen işlemin iptali ile yetkili sendikanın 2020 yılı için müvekkili sendikanın olduğunun tespitini...

                  UYAP Entegrasyonu