Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, Türkiye Taşıma İşçileri Sendikasının yönetim kuruluna işten el çektirilmesi ile kanun ve tüzük hükümlerine göre en kısa sürede genel kurulu toplamak ve yeni yönetim kurulu seçilinceye kadar sendikayı yönetmek üzere kayyum atanmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir....

    Bu itibarla, mevcut durumda 6356 sayılı Kanun'un 12. maddesinde öngörülen koşulların oluşmadığı ve yönetim kuruluna işten el çektirilerek kayyım tayinini gerektiren bir sebep olmadığı tartışmasızdır. Diğer taraftan mahkeme kararının gerekçesinde ifade edildiği şekilde, sadece iyiniyet ve dürüstlük kuralları ile bağdaşmayan eylemler sebebiyle yönetim kuruluna işten el çektirilmesi ve kayyım tayininin hukuki dayanağı da bulunmamaktadır. Bu açıklamalar karşısında, bu yönden de davanın reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde yönetim kuruluna işten el çektirilmesi ve kayyım tayinine karar verilmesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir....

      Taraflar arasında davalı Sendika yönetim kuruluna kayyum atanıp atanmayacağı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununda sendika yöneticilerinin görevden el çektirilmesi ve kayyum atanması hususlarının sınırlı olarak düzenlendiği, sendikaya kayyum atanmasının Yasanın 12, 15 ve 31.maddelerinde ayrıntılı olarak yer aldığı, sendika başkan ve yönetim kurulu üyeleri hakkında soruşturma bulunması veya ceza mahkemesinde dava açılmasının kayyum tayini için yeterli görülmeyeceği, sendikanın usulsüz işlemlerle zarara uğratılması halinin yönetim kuruluna mahkeme kararı ile doğrudan işten el çektirmeyi gerektirecek nedenlerden biri olarak sayılmadığı, iyi niyet ve dürüstlük kuralları ile bağdaşmayan eylemler sebebiyle yönetim kuruluna işten el çektirilerek kayyum tayininin hukuki dayanağının bulunmadığı, bu durumda sendika içi disiplin ve denetim sürecinin işletilmesi gerektiği, dört yılda bir yapılması gereken sendika olağan genel kurulunun İçişleri...

      Taraflar arasında davalı Sendika yönetim kuruluna kayyum atanıp atanmayacağı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununda sendika yöneticilerinin görevden el çektirilmesi ve kayyum atanması hususlarının sınırlı olarak düzenlendiği, sendikaya kayyum atanmasının Yasanın 12, 15 ve 31.maddelerinde ayrıntılı olarak yer aldığı, sendika başkan ve yönetim kurulu üyeleri hakkında soruşturma bulunması veya ceza mahkemesinde dava açılmasının kayyum tayini için yeterli görülmeyeceği, sendikanın usulsüz işlemlerle zarara uğratılması halinin yönetim kuruluna mahkeme kararı ile doğrudan işten el çektirmeyi gerektirecek nedenlerden biri olarak sayılmadığı, iyi niyet ve dürüstlük kuralları ile bağdaşmayan eylemler sebebiyle yönetim kuruluna işten el çektirilerek kayyum tayininin hukuki dayanağının bulunmadığı, bu durumda sendika içi disiplin ve denetim sürecinin işletilmesi gerektiği, dört yılda bir yapılması gereken sendika olağan genel kurulunun İçişleri...

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, sendika yönetim kurulunun işten el çektirerek seçime götürmek üzere kayyum tayinine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir....

        Yönetim Kurulunun işten el çektirilmesi, 10.maddede belirtilen hükümlere aykırı hareket ettiğinin tespit edilmesine ve işten el çektirme konusunda bir talebin varlığına bağlanmıştır. Bu iki husus varsa mahkemece Yönetim Kurulu işten el çektirilmeli ve kayyım tayinine gidilmelidir. Bu nedenle, bozma kararında işten el çektirme ve kayyım tayini konusunda bir değerlendirme yapılmamış olsa bile mahkemenin bu hususu kendiliğinden göz önünde bulundurması gerekirdi. Başka bir anlatımla Yönetim Kurulunun 10.maddeye aykırı davrandığını ve yetkisini kötüye kullandığını tespit eden mahkemenin bozma kararından bağımsız olarak kayyım tayinine karar vermesi gerekirdi. Öte yandan, Yargıtay 7.Hukuk Dairesinin bozma kararında da belirtildiği üzere Sendika Yönetim Kurulunun delegelerin olağanüstü genel kurulun toplantıya çağrılması istemi hakkında karar verirken, bu yetkisini Medeni Kanun'un 2.maddesi uyarınca dürüstlük ve objektif iyiniyet kurallarına uygun biçimde kullanması gerekir....

          Yönetim Kurulunun işten el çektirilmesi, 10.maddede belirtilen hükümlere aykırı hareket ettiğinin tespit edilmesine ve işten el çektirme konusunda bir talebin varlığına bağlanmıştır. Bu iki husus varsa mahkemece Yönetim Kurulu işten el çektirilmeli ve kayyım tayinine gidilmelidir. Bu nedenle, bozma kararında işten el çektirme ve kayyım tayini konusunda bir değerlendirme yapılmamış olsa bile mahkemenin bu hususu kendiliğinden göz önünde bulundurması gerekirdi. Başka bir anlatımla Yönetim Kurulunun 10.maddeye aykırı davrandığını ve yetkisini kötüye kullandığını tespit eden mahkemenin bozma kararından bağımsız olarak kayyım tayinine karar vermesi gerekirdi. Öte yandan, Yargıtay 7.Hukuk Dairesinin bozma kararında da belirtildiği üzere Sendika Yönetim Kurulunun delegelerin olağanüstü genel kurulun toplantıya çağrılması istemi hakkında karar verirken, bu yetkisini Medeni Kanun'un 2.maddesi uyarınca dürüstlük ve objektif iyiniyet kurallarına uygun biçimde kullanması gerekir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı kararı, 26.01.2013 tarihli ve 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Sendika yönetim kuruluna işten el çektirilmesi ve kayyım tayinine ilişkin dava dosyası Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 19.07.2013 tarihli kararı ile dairemize gönderilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığı niteliğine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararına göre, Sendikalar Kanunundan kaynaklanan uyuşmazlıklara ilişkin ortak hükümlerin 15. maddesinde yer alan ve iş hukuku dairelerine özgü birinci grup illerin merkez ve ilçelerinde bulunan mahkemelerce verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi, Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin görev alanı içerisine girmektedir....

              bir işyerine naklini yapmak istediğini, gerek 6536 sayılı Kanun'da gerekse de davalı Sendikanın "Merkez Genel Yönetim Kurulunun Görev ve Yetkileri" başlıklı Ana Tüzüğü'nde görüleceği üzere, davacı gibi yönetici pozisyonunda olan birinin yöneticilik görevinden el çektirilmesi adı altında bir yetkinin Sendika Disiplin Kuruluna veya Sendika Yönetim Kuruluna verilmediğini, el çektirme denilen işlemin ihraç niteliğinde olduğunu, 6356 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesinin dördüncü fıkrası gereği bu konuda sadece Sendika Genel Kurulunun ... yetkili olduğunu, davacının yazılı savunmasının alınmadığını, hakkında devam ettirilen disiplin soruşturması sürecinden, Disiplin Kurulu kararının tebliği ile haberdar olduğunu ... sürerek Sendika Genel Yönetim Kurulunun, Genel Merkez Disiplin Kurulunun 14.07.2021 tarihli yazısına istinaden davacı hakkında vermiş olduğu ...-......

                Davalı sendika vekili 22/02/2023 tarihli dilekçesi ile ilk derece mahkemesine başvurarak HMK.305. ve 306. maddeleri gereğince hüküm kısmının 3.bendinde yer alan "davalı sendika genel merkez sekreteri olan Ankara Şube Başkanı Doğan Alıç' ın işten el çektirilmesine" şeklinde verilen kararın yeterince açık olmadığından Doğan Alıç'ın genel merkez genel sekreterliğinden el çektirilip çektirilmediği, Ankara Şube Başkanı sıfatı ile yaptığı delege seçimleri nedeniyle Ankara Şube Başkanlığı görevinden el çektirilip çektirilmediği, işten el çektirilen Doğan Alıç'ın delegelik sıfatının düşüp düşmediğinin, ayrıca Ankara Şubesinin mevcut 3 kişi olan yönetim kurulundan Doğan Alıç'ın işten el çektirilmesi nedeniyle yönetici sayısının 2'ye düşmesi sonucu sendika ana tüzüğünün 22.maddesine göre üye sayısının yarıdan aza düşmesi sonucu Ankara Şube Yönetimi Kurulu'nun devam edip edemeyeceği, diğer iki şube yönetim kurulunun diğen iki şube yönetim kurulu üyesinin doğal delege olarak seçimlere katılıp katılamayacağının...

                UYAP Entegrasyonu