Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 29.11.2017 tarihli ve 2016/2316 Esas, 2017/1461 Karar sayılı kararının ilgili kısmı ise şöyledir: “... Öte yandan 6356 ve 4688 sayılı Kanunlarda sendika yönetim kurulu kararlarına karşı dava açılabileceğine ilişkin açık hüküm yoksa da, bu Kanunların atıf yaptığı 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun derneklere ilişkin 83'üncü maddesinde genel kurul ve yönetim kurulu kararlarına karşı dava açılabileceği düzenlendiğinden yönetim kurulu kararına karşı dava açılabileceği kabul edilmektedir. ...” 3. Değerlendirme 1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Madde de sendikanın borçlanmasına ve borcun ne şekilde gerçekleştirileceğine ilişkin herhangi bir düzenleme bulunmadığı sendika yönetim kurulunun teşekkülüne ilişkin 21. Maddede " toplantıya katılan üyelerin salt çoğunluğu ile karar alınır, oyların eşit olması halinde genel başkanın katıltığı taraf bu çoğunluğu sağlamış olur, genel başkanın bulunmadığı hallerde genel başkan vekili başkanlık eder" hükmünü içerdiği, genel yönetim kurulunun görev ve yetkilerini düzenleyen 22. Maddede " genel yönetim kurulunun başlıca görev ve yetkileri şunlardır; sendikanın çalışma programını yapmak, toplu sözleşme yapmak için gerekli işlemleri yürütmek, toplu sözleşmeler sonucunda doğan uyuşmazlıklarda eylem planları hazırlamak, uygulamak veya kaldırmak......
Mahkemece, sendika yönetim kurulunun yapmış olduğu 26.07.2011 günlü toplantısında, "Sendikamızın Avukatlık hizmetlerini sürdürmek üzere Avukat ... ile yapılan sözleşme hükümlerine göre çalışmayı kabul ettiği, ... ile sözkonusu hükümler çerçevesinde çalışılmasına, kastedilen sözleşme hükümlerini kabul etmemesi halinde ise daha evvel yapılan 01.04.2010 tarihli sözleşmesinin 01.10.2011 tarihinden itibaren feshedilmesine..." karar verildiği, davalı tarafın fesih gerekçesi ile bağlı olduğu, davalının iş koşullarında başkalaştırma ve değişiklik yapmak istediğini, çalışan tarafından kabul edilmeyen değişikliğin, kabul etmediği sürece çalışanı bağlamadığını, taraflar arasındaki sözleşmenin 01.04.2011 tarihinden 01.04.2012 tarihine kadar uzadığını, Borçlar Kanununun 325. maddesinde; "iş sahibi işi kabulde temerrüt ederse, işçi taahhüt ettiği işi yapmaya mecbur olmaksızın sözleşmedeki ücreti isteyebilir....
Şube yönetim kurulunun çalışma esaslarını düzenleyen 45. maddesinin yapığı yollama uyarınca tüzüğün 23. maddesinde ise “Merkez Yönetim Kurulu asil üyelerinden bir veya bir kaçının ayrılması halinde Merkez Yönetim Kurulu yedek üyeleri arasında eksilen üye sayısı kadarını göreve çağırırlar ve yeniden görev dağılımı yapılır.” düzenlemesi yer almıştır. Yine tüzüğün 63. maddesinde, “a) Sendika ve şubelerin yönetim kurulu üyeleri ile başkanlarına verilecek ücretler, her türlü ödenek ve sosyal yardımlar, b)Sendika ve şubelerin Denetleme, Disiplin Kurulları üyeleri ile istişari organlarında görevlilere verilecek ödenekler, c)Sendika hizmetleri için geçici olarak görevlendirilen üyelere verilecek ücret, gündelik ve yollukların tavanı, Sendika Merkez Genel Kurulunda tespit olunur. ç) Sendika ve sendika şubelerinde çalıştırılanların iş akitlerini yapmaya, feshe, bunlara ödenecek ücret, ödenek, yolluk ve tazminat ile diğer sosyal hakları tespite, Sendika Merkez Yönetim Kurulu yetkilidir....
Yakası Şubesinin kapatılmasına dair sendika yönetim kurulu kararının iptali sonrasında önceki hukuki duruma dönüleceğinden belirtilen iki şubenin daha önceki faaliyet alanında yetkili olacağının açık olduğunun; kesinleşen mahkeme kararlarına göre ... ... Yakası Şubesi ile ... ... Yakası Şubesinin yetki alanına müdahale edilmemek kaydıyla, yeni kurulan ... Şube ile ... Şube’nin faaliyet alanının belirlenmesi konusunun 6356 sayılı Kanun, Sendika Tüzüğü ve emredici düzenlemeler ile genel kurul tarafından verilen yetki çerçevesinde sendika yönetim kurulunun yetkisi dahilinde olduğunun anlaşılmasına göre, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 7/3. maddesi gereğince iş mahkemelerinin kararları ile ilgili Yargıtay kararlarına karşı karar düzeltme istenemeyeceği de dikkate alınarak tarafların dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde ilgililere iadesine, 10/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Davacı taraf sendikal nedenle iş akdinin fesih edildiğini iddia ettiği, bu hususta ispat külfeti davacıda olup, dinlenen tanıklar beyanlarında; davacının aktif olarak sendikal faaliyet yürüttüğünü, sendikada çoğunluğu sağlayınca toplu şekilde işten çıkarmaların yaşandığını, işten çıkarılanların sendikalı olduğunu, iş yerinde e devlet üzerinden kimin sendika üyesi olduğunun tespit edilmeye çalışıldığını, genellikle sendikal faaliyet yürütülen işçilerin tespit edilerek işten çıkarılığını, iş yerinde amirleri ve üst düzey yöneticiler tarafından sendika üyesi olmamaları konusunda baskı olduğunu, kalan işçi arkadaşlarına sendikaya üye olmamaları yönünde mesajlar gönderildiğini, şirket yetkililerinin işçilerle sendikaya üye olmamaları içi toplantılar yaptığını duyduklarını, işten çıkarılan işçilerin hepsinin maske takmadığı belirtilerek işten çıkarıldıklarını, sendikanın toplantı yapmak için yeterli sayıya ulaştığını, sendika yetkililerinin Samsun'a geldiğini ve sendika yetkilileri ile mesai...
Davacı taraf sendikal nedenle iş akdinin fesih edildiğini iddia ettiği, bu hususta ispat külfeti davacıda olup, dinlenen tanıklar beyanlarında; davacının aktif olarak sendikal faaliyet yürüttüğünü, sendikada çoğunluğu sağlayınca toplu şekilde işten çıkarmaların yaşandığını, işten çıkarılanların sendikalı olduğunu, iş yerinde e devlet üzerinden kimin sendika üyesi olduğunun tespit edilmeye çalışıldığını, genellikle sendikal faaliyet yürütülen işçilerin tespit edilerek işten çıkarılığını, iş yerinde amirleri ve üst düzey yöneticiler tarafından sendika üyesi olmamaları konusunda baskı olduğunu, kalan işçi arkadaşlarına sendikaya üye olmamaları yönünde mesajlar gönderildiğini, şirket yetkililerinin işçilerle sendikaya üye olmamaları içi toplantılar yaptığını duyduklarını, işten çıkarılan işçilerin hepsinin maske takmadığı belirtilerek işten çıkarıldıklarını, sendikanın toplantı yapmak için yeterli sayıya ulaştığını, sendika yetkililerinin Samsun'a geldiğini ve sendika yetkilileri ile mesai...
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının işyerinin değiştirilip değiştirilmediği ve buna bağlı olarak tazminata hak kazanıp kazanmadığı noktalarındadır. 4857 sayılı İş Kanunu'nda, işverenin yönetim hakkı kapsamında işçinin işyerini veya işini değiştirmesi durumunda, bu işlemin iptali için öngörülmüş bir dava türü bulunmamaktadır. Bu konuda tek hüküm, sendika işyeri temsilcileri ile ilgili olup, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 24/4. maddesinde düzenlenmiştir. İşveren, yazılı rızası olmadıkça işyeri sendika temsilcisinin işyerini değiştiremez veya işinde esaslı tarzda değişiklik yapamaz. Aksi halde değişiklik geçersiz sayılır. Davalı işyerinde yürürlükte olan toplu iş sözleşmesinin 13. maddesinde “Sendika Baştemsilcisi ve temsilcileri, 4857 sayılı Kanun'un 25/2. maddesi hariç olmak üzere, işten çıkarılamaz, işleri ve işyerleri değiştirilemez ve herhangi bir sebeple farklı bir işleme tabi tutulamazlar....
Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili; davalının merkez yönetim kurulunun mahkeme kararı ile değiştiğini, bu dönemde yaşanan yönetim kargaşası sebebiyle görevden düşen eski yönetimin bu davaya cevap dahi veremediğini, davacının ....’in ..... Başkanı olduğunu, 2006 yılında seçildiği bu görevi profesyonel sendika yöneticisi olarak yaptığını, 20.04.2009 tarihinde yapılan seçimle ...... Başkanlığı görevinin sona erdiğini, davacının ..... Sendikasının çalışanı değil, profesyonel yöneticisi olduğunu, o tarihte ........
Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle davacı ve arkadaşlarının, sendika üyesi oldukları için işten çıkartılan arkadaşlarının tekrar işe alınmalarını ve toplu fesihlerin haksızlığını görünür kılmak amacıyla daha önce işyeri önünde ve işyerinden ... Merkezine pankart açıp yürümek suretiyle eylem yaptıkları, işten çıkartmalarda önemli bir etkiye sahip olduğunu düşündükleri davalı şirket Yönetim Kurulu Başkanı ...'ın İstanbul ...'de bulunan evine aralarında sendika yetkililerinin de bulunduğu yirmi kişilik grupla giderek döviz ve pankart açıp slogan attıkları, türkülerle halay çekip daha sonra olaysız dağılmaları şeklinde gerçekleşen eylemleri nedeniyle iş akdinin işverence haklı nedenle feshedildiği,......