WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şu da ifade edilmelidir ki sebepsiz zenginleşmenin kanunda düzenlenmesinin amacı, iki mal varlığı arasındaki sebepsiz değer kaymasının geri verilmesinin sağlanmasıdır. Sebepsiz zenginleşmenin işlevi uğranılan kayıpları gidermek değil hukuki bir sebebe dayanmaksızın başkası sayesinde elde edilen menfaatleri bu kişiye nakletmektir. Zenginleşenin geri verme borcunun doğumu için kusurlu olması şartı aranmamaktadır. Aksi takdirde bu kurum kusur şartı aranmayan bir haksız fiil türü halini almış olurdu. Yukarda açıklanan nedenlerle Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin Yüksek Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen görüşüne göre geçersiz sözleşmelerde taraflardan her biri diğer tarafın ifa ettiği edimi (zenginleşmeyi) sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iade etmekle yükümlüdür. Geçersiz bir sözleşme nedeniyle bir tarafın karşı taraftan aldığı şey, kendisi yönünden sebepsiz zenginleşme niteliğindedir....

    Bu kapsamda; sözleşmede belirtilen dairelerin teslim edilmemesi nedeniyle, davacı tarafından gönderilen döviz cinsinden ödemeyi kabul eden ve uhdesinde bulunduran davalının, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre, aldıklarını iade etmesi gerektiği, davacı tarafından başlatılan icra takibinde de, İcra İflas Kanunu'na uygun olarak yabancı paranın Türk Lirası karşılığının harca esas değer olarak gösterildiği anlaşılmaktadır. O halde; bölge adliye mahkemesince; davacı tarafından takip talebi ve ödeme emrinde talep edilen yabancı paranın Türk Lirası karşılığı gösterilmekle, usulüne uygun icra takibi başlatıldığına göre, işin esası yönünden inceleme yapılarak karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. 2)Bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....

      . - KARAR - Davacı vekili, davacı şirketin 31.05.2016 tarihinde internet üzerinden sehven dava dışı ... A.Ş’nin İş Bankası hesabına 657.000 TL havale yapıldığını, davacının hiçbir borcu olmadığı halde dava dışı firmaya maddi hata neticesinde yaptığı ödemenin davalı bankadan talep edildiğini, dava dışı firmanın da iade yapılmasına muvafakat verdiğini, davalı bankaca talebin reddedildiğini ve gönderilen havale bedelinin dava dışı firmanın kat edilmiş borcuna mahsup edildiğini, sehven gönderilen bedel için davalı hakkında icra takibi başlatıldığını, başlatılan takibe haksız itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Anılan madde hükmünden de anlaşılacağı üzere, sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ile fakirleşme arasında uygun nedensellik (illiyet) bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekmektedir. Sebepsiz zenginleşme hâlinde zenginleşen ve fakirleşen arasında kanun gereği bir borç ilişkisi doğar ve bu borcun konusu malvarlığında meydana gelen fazlalığın geri verilmesidir. Sebepsiz zenginleşme nedeniyle iade borcunun kapsamı ve yapılmış olan giderlerden hangilerinin geri istenebileceği zenginleşen kimsenin iyiniyetli ya da kötüniyetli oluşuna göre farklılık göstermekte ise de geri alma hak ve borcunun doğumu için öncelikle malvarlıklarında birinin yararına diğerinin ise zararına olmak üzere karşılıklı zenginleşme ve fakirleşme olgusunun gerçekleşmesi aranır....

          Dava sebepsiz zenginleşme hukuki sebebine dayalı para alacağı istemine ilişkindir.6098 sy TBK. m.77/1'e göre; zenginleşen başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı bir sebep olmaksızın elde ettiği zenginleşmeyi geri vermek zorundadır. Geri verme borcunun konusu ve kapsamı TBK. m. 79 ve 80'de "aynen geri verme ilkesi"ne göre düzenlenmiştir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Borç olmayanı rızası ile ödeyen kimse yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödedi- ğini geri isteyebilir. Yanlışlık eda ile ilgili olup, edada bulunan da bağışlama irade ve arzusunun bulunmadığını gösteren bir yanılmadır....

            Dava konusu talebi oluşturan sebepsiz zenginleşme davalarında B.K.nun 66. maddesine göre; iade alacaklısının geri alma hakkının varlığını öğrenmesinden itibaren 1 yıl (6098 sayılı TBK.’da bu süre 2 yıl olarak belirlenmiştir) ve her halde bu hakkın doğduğu tarihten itibaren 10 yıl sonra nedensiz zenginleşmeden doğan iade istemi zamanaşımına uğrar. Bir yıllık süre zarar görenin malvarlığındaki eksilmeye yol açan eylem ve işlemin haksız olduğuna kesin olarak kanı bulunduğu ve mal varlığındaki eksilmenin miktarıyla haksız edinenin şahsını tam olarak öğrendiği tarihten itibaren işlemeye başlayacaktır. 10 yıllık süre ise iade borcunun doğduğu andan itibaren işlemeye başlayacaktır. Diğer taraftan geri verme borcunun kapsamı, sebepsiz zenginleşen kimsenin iyiniyetli olup olmamasına göre değişir....

              Bu durumda taraflar, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre karşılıklı olarak verdiklerini iade ile yükümlüdürler. Dava ve temyiz dilekçesinden, davacının taşınmazı halen elinde bulundurduğu anlaşılmaktadır. Taraflar arasında, tapulu taşınmazın mülkiyetinin geçirilmesini amaçlayan sözleşme resmi biçimde düzenlenmediği için geçersizdir. Geçersiz sözleşme çözülürken mahkemece, davalının aldığı satış bedelinin iadesine karar verilmesi sırasında davacının da elinde bulundurduğu taşınmazın davalıya aynı anda ve zamanda iade edilmesi gerekir. Öyle ise mahkemece; davacının dava ve temyiz dilekçelerinde taşınmazı halen kullandığını belirtmesi karşısında, bu durum araştırılarak taşınmazın davacının elinde olması durumunda bu taşınmazın davalı tarafa iade edilmesi (birlikte aynı anda ifa edilmesi) şartıyla, ödenen satış bedelinin davacıya iade edilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, davacının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre hatalı ödemeyi talep edebileceği, denetime elverişli bilirkişi ek raporuna göre davacının toplam alacağının 26.097,85TL olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 26.097,85TL alacağın 24.270,88TL asıl alacağına 02/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

                Mahkeme kararına karşı, davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurarak, aracı teslim aldıktan sonra sehven gönderildiğini fark ettiğini, davalının oyaladığını, sehven miktarı yanlış gönderilen paraya göre davalının 9,900,00 TL sebepsiz zenginleştiği ve bu bedeli müvekkile iade etmekle yükümlü olduğunun açık olduğunu, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ileri sürmüştür. Dava; araç satış sözleşmesi nedeni ile sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Uyuşmazlık, dava konusu aracın satış bedeli ile ilgilidir....

                  A.Ş hesabına 18/05/2021 tarihinde gönderilen 164.590,35 TL'den 163.587,00 TL'sinin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca iadesi istemine ilişkindir. Eldeki davada, davacı tarafından davalılardan ... ... A.Ş hesabına 18/05/2021 tarihinde "... fatura nolu ödeme" açıklaması ile 164.590,35 TL havale işlemi gerçekleştirildiği, davacı tarafından bu paranın 163.578,00 TL'sinin davalılardan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır. 6098 sayılı TBK'nun 77. Maddesi : "Haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının mal varlığından veya emeğinden zenginleşen, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür. Bu yükümlülük, özellikle zenginleşmenin geçerli olmayan veya gerçekleşmemiş ya da sona ermiş bir sebebe dayanması durumunda doğmuş olur." düzenlemesini havidir....

                    UYAP Entegrasyonu