Bir kimsenin diğer bir kimseye havale yoluyla para göndermesi ise inançlı işlemin varlığını delalet etmez. Ancak, havale yoluyla gönderilen para diğer bir kimsenin mal varlığında sebepsiz kalmışsa bu miktarın sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılarak iadesi istenebilir. Mahkemece, inanç ilişkisi yazılı delille kanıtlanmadığından diğer davalılar da Türk Medeni Kanununun 1023. maddesi hükmü gereğince iyiniyetli kabul edileceğinden mülkiyet aktarımına ilişkin talebin reddi doğrudur. Ancak; Davacılar 21.04.2005 tarihinde davalılardan ...’a 39.455.34 İngiliz Sterlini göndermiş, bu miktar davalı ...’ın zimmetine geçmiştir. Davalı ... gönderilen bu miktarı haklı bir gerekçe göstererek kanıtlamadıkça davacılar ...’dan yapılan havale tutarının iadesini isteyebilir. Mahkemece değinilen doğrultuda inceleme ve araştırma yapılarak davacıların 39.455.34 İngiliz Sterlini miktarındaki para alacağı davasının sonucuna göre hükme bağlanması gerekirken bu istemin de reddi doğru değildir....
Buna göre; sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ile fakirleşme arasında uygun nedensellik (illiyet) bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekmektedir. Sebepsiz zenginleşme halinde zenginleşen ve fakirleşen arasında kanun gereği bir borç ilişkisi doğmakta olup, bu borcun konusu malvarlığında meydana gelen fazlalığın geri verilmesidir. Sebepsiz zenginleşme nedeniyle iade borcunun kapsamı ve yapılmış olan giderlerden hangilerinin geri istenebileceği, giderlerin niteliğine ve zenginleşen kimsenin iyiniyetli ya da kötüniyetli oluşuna göre farklılık göstermektedir. " Geri vermenin kapsamı” başlığı altında düzenlenen TBK’nun 79. ve 80. maddeleri uyarınca “ Sebepsiz zenginleşen, zenginleşmenin geri istenmesi sırasında elinden çıkmış olduğunu ispat ettiği kısmın dışında kalanı geri vermekle yükümlüdür."...
İcra Müdürlüğü'nün 2018/7999 esas sayılı dosyasından takip yapıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürdüğünü, davalının sebepsiz olarak zenginleştiğini ileri sürerek itirazın iptaline, borçlunun takip konusu borcu belirtilen faizi ile birlikte ödemeye ve alacağın %20'sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
G E R E K Ç E Uyuşmazlık, paylı mülkiyete konu ortak taşınmaza yapılan faydalı ve zorunlu masrafların TBK'nun 77.maddesi (BK'nun 61.maddesi) gereğince sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili isteğine ilişkindir. Bilindiği üzere; paydaşlığın giderilmesine konu olan taşınmaza, paydaşlar tarafından faydalı ve zaruri masraf yapılmış ise; bu masraf, diğer paydaşlardan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre istenebilir. Ne var ki, sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir tarafın mal varlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme borçlusunun bu muhdesatın yapıldığı anda ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği ileri sürülemez. Zira vücuda getiren paydaş tarafından kullanılan muhdesatın, diğer paydaşlara herhangi bir katkısı bulunmamaktadır....
Somut olayda; davalının hesabına yanlışlıkla yatırılan bedelin iade edilmediği, bu nedenle bunun tahsiline , hatalı yapılan yapılan ödeme nedeniyle alacaklı olduğunu icra takibine yapılan itirazın iptalini talep ve dava etmiş olup, davacı davasını sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayandırdığından, taraflar arasındaki bankacılık işlemi haricinde yanlışlıkla ödenen bedelin tahsili talep edildiğinden, uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.( YARGITAY 11. Hukuk Dairesi ESAS NO: 2018/4503 -KARAR NO: 2020/2011; ESAS NO: 2020/7206 -KARAR NO: 2022/46) Her ne kadar karşı görevsizlik veren mahkemeler arasında Asliye Hukuk Mahkemesi bulunmasa da görev hususunun kamu düzeninden olduğu, görevli mahkemenin resen belirlenebileceği anlaşıldığından, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde bağlı bulunulan Bakırköy Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir....
Havale ödeyicisi, havale alıcısına havaleyi kabul ettiğini açıklamadığı sürece havale eden, ona verdiği yetkiyi geri alabilir. Havale edenin iflası hâlinde, henüz kabul edilmemiş olan havale kendiliğinden sona erer." Somut uyuşmazlıkta hesap sahibi dava dışı ......
zenginleşme hükümlerine göre ve hakkaniyet gereği davacıya iadesinin gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, taraflar arasındaki 27.05.2008 tarihli sözleşmenin davacı tarafından haklı nedenle feshedildiğinin ve bu sözleşmeden dolayı davacının halen davalıya borçlu olmadığının tespitine, 17.261,49 TL'nin, 30.05.2008 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin iade talebinin reddine, karar verilmiştir....
Köyiçi mevkiinde kain 3111 parsel sayılı taşınmazda bulunan davalıların mirasbırakanının hissesini davacıya temlik ettiği, ancak davalıların mirasbırakınının vefatı sonrasında davalılar tarafından sözleşmeye konu hissenin davacıya temlikinin yapılmadığı, bu durumda tarafların sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre karşılıklı olarak verdiklerini iade ile yükümlü oldukları gerekçesiyle davanın kabulü ile 160.000,00 TL’nin işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş hüküm, davalılar vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmiştir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalıların sair temyiz itirazının reddi gerekir. 2) Dava adi yazılı taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklı alacağın, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi talebine ilişkindir....
Dava, ortak taşınmaza yapılan faydalı ve zorunlu masrafların BK'nun 61.maddesi gereğince sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili talebine ilişkindir. ./.. -2- Paydaşlığın giderilmesine konu olan taşınmaza, paydaşlar tarafından faydalı ve zaruri masraf yapılmış ise; bu masraf, diğer paydaşlardan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre istenebilir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir tarafın mal varlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tesbit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme borçlusunun bu muhdesatın yapıldığı anda ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği ileri sürülemez. Zira, vücuda getiren paydaş tarafından kullanılan muhdesatın, diğer paydaşlara herhangi bir katkısı bulunmamaktadır. Ekonomik yönden zenginleşme ve fakirleşmenin, satış suretiyle taşınmazdaki ortaklığın giderildiği anda gerçekleştiğinin kabulü gerekir....
Anılan maddeye göre, temerrüt için muacceliyet yetmemekte, kural olarak alacaklının ihtarı da aranmaktadır. İhtar, alacaklının talep iradesini borçluya ulaştırmasıdır. Temerrüt ise ya bir ihtar ile ya da dava açılması suretiyle gerçekleşir. Sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre borçludan faiz talep edilebilmesi için sebepsiz zenginleşenin iyiniyetli olduğu hallerde temerrüt için bildirim şarttır. Borçlunun temerrüdü, borçluya gönderilen ihtarnamenin tebliğinden veya ihtarnamede ödeme için süre verilmişse bu sürenin bitiminden itibaren oluşur. İade talebinde bulunulmadan temerrüt faizi işlemez....