Ödemenin icra dosyasına ya da haricen ödenmesi, istirdat davası açmak bakımından önemsizdir. Önemli olan, ödemenin takip kesinleştikten sonra ve icra tehdidi mevcut iken yapılmış olmasıdır. İstirdat davası, kanunda özel olarak düzenlenmiş bir dava türü olup, bu özel düzenleme yok sayılarak genel hüküm olan sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanması hukuken mümkün değildir. Esasen İİK'nın 72. maddesinde düzenlenen istirdat davası, sebepsiz zenginleşmenin özel bir halidir. Özel düzenleme, genel düzenlemeye göre öncelikle uygulanır. Bu nedenle davacı vekilinin bu konulara ilişkin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. İlk derece mahkemesi karar ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusununu HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki hüküm verilmiştir....
Mahkemece; idari işlemin geçersiz olduğu, zamanında geri alınmaması nedeniyle sıhhat kazandığı, idarenin işlemin geri alınması için gereken süre geçtikten sonra davalıya fazla ödemelerin iadesi için yazı yazıldığı, idarenin fazla ödenen parayı istirdat etmek için idare hukuku prensiplerine göre takip başlatması, yahut idari yargıda süresi içinde dava açması gerektiği, sebepsiz zenginleşme hükümlerinin alacaklıyla ikinci derece bir dava hakkı temin ettiği, mal varlığındaki azalmanın başka asli nitelikteki dava ve yollarla önlenmesi mümkünken sebepsiz zenginleşme davasının gündeme gelemeyeceği, sebepsiz zenginleşme şartlarının tüm bu nedenlerle yerine gelmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yersiz ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi istemine ilişkindir....
Sebepsiz zenginleşme hâlinde zenginleşen ve fakirleşen arasında kanun gereği bir borç ilişkisi doğmakta olup, bu borcun konusu mal varlığında meydana gelen fazlalığın geri verilmesidir. Sebepsiz zenginleşmede sadece mal varlığındaki eksilmenin giderilmesinin talep edilmesi söz konusudur. Görüldüğü gibi, sebepsiz zenginleşme, ikincil (talî) niteliktedir ve mal varlığındaki azalmanın başka aslî nitelikteki davalarla önlenmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme davası gündeme gelemez. Başka bir anlatımla aynı olayda, aynî haktan (istihkak davası), zilyetlikten, sözleşmeden, sözleşme benzeri hukukî ilişkiden veya haksız fiilden kaynaklanan bir talebin ileri sürülmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulama alanı bulamayacaktır. Nitekim aynı ilkelere Hukuk Genel Kurulunun 09.12.2021 tarihli ve 2017/(23)6-868 E., 2021/1646 K. sayılı kararında da değinilmiştir....
İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarında da belirtildiği üzere, davanın istirdat davası olarak nitelendirilebilmesi için ödemenin icra dosyasına yapılması gerektiğini, ödemenin haricen yapıldığı durumlarda ise davanın sebepsiz zenginleşme davası olarak nitelendirilmesi gerektiğini, somut olayda, tahsilini talep ettikleri ödeme haricen yapıldığından davanın sebepsiz zenginleşme davası olduğunu, bu nedenle istirdat davalarına ilişkin hak düşürücü sürenin somut olaya uygulama kabiliyeti bulunmadığını, İlk Derece Mahkemesince, bu hususun gözden kaçırılarak davanın yanlış nitelendirildiğini ve davalı şirket hakkındaki davanın pasif husumet nedeniyle reddedilmesinin doğru olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. C....
E. sayılı dosyasına, üçüncü kişi olarak ödediği toplam 36.000-TL.’nin sebepsiz zenginleşme nedeni ile geri verilmesi için iş bu davayı açmış ise de, davacının, takip borçlusu olmadığı icra takip dosyasında, üçüncü kişi olarak, borçlu......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/375 Esas KARAR NO : 2023/258 DAVA : İstirdat-Sebepsiz Zenginleşme DAVA TARİHİ : 09/08/2020 KARAR TARİHİ : 06/04/2023 Mahkememizde görülmekte olan istirdat-sebepsiz zenginleşme davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili 10/08/2020 tarihli dilekçesi ile, müvekkilinin inşaat işi ile ilgilenmekte olduğunu, çek keşidecisi ... isimli kişiden inşaat işlerinin yapımı için ... şubesi 20.10.2019 keşide tarihli 23.000 TL bedelinde olan çeki teslim aldığını, daha sonra müvekkil iş bu çeki kaybettiğini, müvekkilinin bunun üzerine ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin ... E sayılı dosyası ile zayi davası açtığını, bu dava derdest olduğunu, zayi davasının açılmasından sonra karşı yanın ... 23.İcra Müdürlüğünün ......
Geçersiz sözleşmelere göre verilenlerin iadesi sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri istenir. Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının haklı (geçerli) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının sebebi zarar değil, alacaklının (davacının) mal varlığında meydana gelen eksilmedir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Geçersiz sözleşme gereğince, diğerinin mal varlığına kayan değerlerin iadesi "Denkleştirici Adalet" düşüncesine dayanmaktadır....
Hukuk Dairesi'nin 15/02/2018 tarih, 2017/4049 esas ve 2018/694 karar sayılı ilamı; ''...TTK.’nun 818. maddesi göndermesi nedeniyle aynı Kanun’un 732. maddesinde özel olarak düzenlenen sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanan sorumluluğu devam etmektedir. Bu halde bir yıllık süre, çeklerin gerçek keşide tarihlerine göre muhatap bankaya ibraz edilebilecekleri sürenin sonundan itibaren başlamaktadır. Eldeki menfi tespit davası 13.03.2014 tarihinde açılmış olup, dava tarihi itibariyle davacının sebepsiz zenginleşme sorumluluğu devam etmektedir. Bu sebeple davanın reddi sonuç itibariyle doğrudur. Ancak gerekçede yer alan sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanmasına ilişkin süre geçmeden ibrazın sağlandığı, başka bir deyişle sebepsiz zenginleşmeden doğan hakların dermeyan edildiği yönündeki saptama uygun değildir....
Hukuk Dairesi'nin 15/02/2018 tarih, 2017/4049 esas ve 2018/694 karar sayılı ilamı; ''...TTK.’nun 818. maddesi göndermesi nedeniyle aynı Kanun’un 732. maddesinde özel olarak düzenlenen sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanan sorumluluğu devam etmektedir. Bu halde bir yıllık süre, çeklerin gerçek keşide tarihlerine göre muhatap bankaya ibraz edilebilecekleri sürenin sonundan itibaren başlamaktadır. Eldeki menfi tespit davası 13.03.2014 tarihinde açılmış olup, dava tarihi itibariyle davacının sebepsiz zenginleşme sorumluluğu devam etmektedir. Bu sebeple davanın reddi sonuç itibariyle doğrudur. Ancak gerekçede yer alan sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanmasına ilişkin süre geçmeden ibrazın sağlandığı, başka bir deyişle sebepsiz zenginleşmeden doğan hakların dermeyan edildiği yönündeki saptama uygun değildir....
Hukuk Dairesi'nin 15/02/2018 tarih, 2017/4049 esas ve 2018/694 karar sayılı ilamı; ''...TTK.’nun 818. maddesi göndermesi nedeniyle aynı Kanun’un 732. maddesinde özel olarak düzenlenen sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanan sorumluluğu devam etmektedir. Bu halde bir yıllık süre, çeklerin gerçek keşide tarihlerine göre muhatap bankaya ibraz edilebilecekleri sürenin sonundan itibaren başlamaktadır. Eldeki menfi tespit davası 13.03.2014 tarihinde açılmış olup, dava tarihi itibariyle davacının sebepsiz zenginleşme sorumluluğu devam etmektedir. Bu sebeple davanın reddi sonuç itibariyle doğrudur. Ancak gerekçede yer alan sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanmasına ilişkin süre geçmeden ibrazın sağlandığı, başka bir deyişle sebepsiz zenginleşmeden doğan hakların dermeyan edildiği yönündeki saptama uygun değildir....