Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yanlışlık eda ile ilgili olup, edada bulunan da bağışlama irade ve arzusunun bulunmadığını gösteren bir yanılmadır.Hukuk Genel Kurulu'nun 05/12/1984 gün, 1982/13-387 esas ve 1984/997 karar sayılı ilamı ile herhangi bir şart tasarrufa dayanmayan salt hatalı ödemenin, idare tarafından Borçlar Kanunu'nun sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri istenebileceği açıklanmıştır.Şu durumda; mahkemece, idarenin şart tasarrufuna dayanmayan hatalı ödemenin Borçlar Kanunu'nun sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde istenebileceği,bu durumda tarafların sıfatı da gözetilerek, yapılacak değerlendirme sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, belirtilen gerekçeyle davanın reddi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 12/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının, geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Kural olarak zenginleşen, başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı bir sebep olmaksızın elde ettiği zenginleşmeyi geri vermek zorundadır. (TBK m.77/1) Borç olmayanı rızası ile ödeyen kimse yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödediğini geri isteyebilir. Burada kastedilen yanlışlık, eda ile ilgili olup, edada bulunanda bağışlama irade ve arzusunun bulunmadığını gösteren bir yanılmadır....

    Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : İlk derece Mahkemesi tarafından; "Dosya bir bütün olarak incelendiğinde; davanın Kira Alacağından Kaynaklı Sebepsiz Zenginleşmeden kaynaklandığı görülmüştür. Borçlar Kanununa göre haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının malvarlığından veya emeğinden zenginleşme "sebepsiz zenginleşme" dir. Sebepsiz zenginleşme davasında yetkili mahkeme davalının ikametgahı olan yer mahkemesidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2014/22 E-2015/1664 K sayılı ilamı "...Sebepsiz zenginleşme davası, davalının ticari işlerini yürüttüğü bir yer varsa o yer; böyle bir yer yoksa davalının ikametgahının bulunduğu yer veya çekin düzenlendiği yer mahkemesinde açılabilir." şeklindedir....

    Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, sebepsiz zenginleşme nedeni ile ödenen paranın iadesi ve ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 19. maddesine göre ticari iş niteliğinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, uyuşmazlığın para alacağına ilişkin açılan tazminat davası olduğu, HMK'nın 2. maddesine göre görevli mahkemenin genel mahkemeler olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı vermiştir....

      in sebepsiz zenginleştiği ileri sürülerek, talepte bulunulmuştur. Sebepsiz zenginleşme BK.nun 61-66.maddeleri (TBK.nun 72-82.maddeleri) gereğince, bir kimsenin malvarlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin malvarlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun malvarlığından bir başkasının aleyhine olarak zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Sebepsiz zenginleşme kurumunun en temel özelliği şahsilik prensibi gereğince kime karşı zenginleşme olduysa ona karşı talepte bulunulması gerekir. Somut olayda; davalı ..., ... kızı ... hissesine bedel ödemeden sahip olmak suretiyle sebepsiz zenginleşmiştir....

        Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, sebepsiz zenginleşme nedeni ile alacak isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 02.07.2021 tarihli ve 2021/211 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

          Davacı; murise ait taşınmazda kendisi tarafından yapılan faydalı giderler bulunduğunu, murisin vefatı sonrası tarafların elbirliği ile mülkiyetinde bulunan taşınmazın ortaklığın giderilmesi davası sonucu ihale ile kendisi tarafından satın alındığını, davalının kendisi tarafından yapılan faydalı giderler nedeniyle yüksek ihale bedeli hak ederek zenginleştiğini öne sürerek, bunun sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı olarak tahsilini istemiştir....

          Uyuşmazlık, sosyal yardım ödemelerinden eksik gelir ve damga vergisi kesilmesi nedeniyle davalıya yapılan fazla ödemenin tahsiline ilişkin sebepsiz zenginleşme davası niteliğindedir. Sebepsiz zenginleşme, TBK 72-82.maddeleri gereğince, bir kimsenin malvarlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin malvarlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun malvarlığından bir başkasının aleyhine olarak zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Haklı bir sebep olmaksızın başkası zararına mal edinen kimse onu iade ile yükümlüdür. Sebepsiz zenginleşme kurumunun varlık sebebinde haksız değer kaymalarının önlenmesi amaçlanmıştır. Somut uyuşmazlıkta, davalıya yersiz ödeme yapıldığı sabittir....

            "İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, Rekabet Kurulu bildirimi ile geçersiz kılındığı iddia edilen bayilik sözleşmesi ve intifa hakkı süresi için davalıya verilmiş olan bayilik hizmet bedelinin ve bu bedelin davalı yedinde kalması nedeni ile elde edilen kazanç karşılığının sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca denkleştirici adelet prensibi gereği davalıdan tahsili istemine ilişkindir....

              Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava adi ortaklıktan doğan alacak ve ecrimisil davası olarak açılmış ise de, taraflar arasında görülen İzmir 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2004/403 esas 2004/600 karar sayılı dosyasında aynı iddia ile görülen mülkiyetin tespiti ve ecrimisil davasında Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 2004/2286 esas 2004/3026 karar sayılı ilamına ve bu ilama uyularak verilen karara göre adi ortaklık olmadığı, davacının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre alacağını isteyebileceği belirtilerek arsa payı üzerinden ecrimisile hükmedildiğinden, kesinleşen bu duruma göre, dava sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı alacak ve ecrimisil davasıdır. Buna göre dosyanın temyiz incelemesini yapma görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10.3.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu