Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda uyuşmazlık, kasko sigorta poliçesi nedeniyle ödenen bedelin yasadan kaynaklanan halefiyet ilkesi uyarınca rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, davanın mutlak ticari nitelikte bulunmadığı anlaşıldığından, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Konya 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11.9.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Somut olayda uyuşmazlık, kasko sigorta poliçesi nedeniyle ödenen bedelin yasadan kaynaklanan halefiyet ilkesi uyarınca rücuen tahsili istemine ilişkin olup, davanın mutlak ticari nitelikte bulunmadığı anlaşıldığından, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince İzmir 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacı tarafça, meydana gelen trafik kazası nedeniyle sigortalısına ödenen tedavi giderlerinin davalılardan rücuen tahsilinin talep edildiği; davalılar tarafından, davanın reddinin savunulduğu anlaşılmıştır. -- tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ---- Sayılı Yasa’nın 59. maddesi ile 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. Maddesi değiştirilmiş, buna göre ---- ---- sundukları sağlık -----olmadığına bakılmaksızın------ karşılanacağı", Yasanın Geçici 1....

        İlgili maddede sayılan rücu sebepleri birbirinden bağımsız sebepler olup, rücu sebeplerinden birinin bulunması halinde sigorta şirketi yapılan hasar ödemesinin rücuen tazminini sigortalısından talep edebilir. Sigorta hukukunda asıl olan, sigorta poliçesi kapsamında kalan rizikonun gerçekleşmesi halinde zararın sigortacı tarafından karşılanmasıdır. Ancak bazı durumlara ilişkin kanuna veya poliçe genel şartlarına hükümler konularak, zarar teminat dışına çıkarılabilmektedir....

          Bu bağlamda; davacı sigorta şirketinin sorumlu olmadığı bir tazminatı ödedi anlaşılmakta olup, geçerli ve yürürlükte olan bir sözleşme bulunmamasına karşın yapılan ödemenin de rücuen talep edilemeyeceğinin hukuki değerlendirmesi elbette Yüce Mahkemeye aittir..." şeklinde tespit edilmiştir. Denetime açık ve gerekçeli bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun tebliğ edilmiştir. Dava, ZMMS poliçesi kapsamında dava dışı üçüncü kişiye ödenen tazminatın rücuen tahsiline yönelik olarak başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İstinaf mahkemesinin merci tayinine ilişkin kararında ifade edildiği üzere, dosya içerisinde ... plaka sayılı araca ait ZMMS / trafik sigortası poliçesinin bulunmadığı tespit edilmiştir. Bu amaçla, öncelikle dava konusu trafik kazasına sebebiyet veren ... plaka sayılı aracın ZMMS poliçesinin dosyaya celp edilmesi için davacı sigorta şirketine müzekkere yazılmıştır....

            İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, meydana gelen trafik kazası neticesinde hasar gören araç için ZMM sigortacısı tarafından ödenen değer kaybı ve hasar tazminatının ehliyetsiz araç kullanımı nedeniyle sigortalısından rücuen tahsili istemine ilişkindir....

            un vefat ettiğini, bu kazanın oluşumunda davalı ... şirketine zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalı ve desteğin yolcu olarak bulunduğu araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, araç içerisinde yolcu olarak bulunan müteveffanın herhangi bir kusurunun bulunmadığını ve davalı tarafından SGK'nca davacılara gelir bağlandığı gerekçesiyle taleplerinin reddedildiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL destekten yoksunluk tazminatının temerrüt tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davacılar vekili; 11/08/2010 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 60.000,00 TL'ye yükselterek sigorta poliçesi kapsamında davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili; ......

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece'' Davanın konusu, davacı ile davalı sigorta şirketi arasında gerçekleştirilen 99734 no'lu Allianz Modüler Sağlık Sigortası Poliçesi kapsamında davalı sigorta şirketi tarafından ödenmeyen tedavi giderinin sağlık sigortası poliçesi uyarınca tahsili isteminden ibarettir. Dosya kapsamı bir bütün olarak incelendiğinde; davacının, davalı sigorta şirketine 99734 no'lu Allianz Modüler Sağlık Sigortası Poliçesi ile 28.03.2017- 28.03.2018 tarihleri arasında sigortalı olduğu, davacının 21.11.2017 tarihinde sağlık şikayetleri ile Medicine hastanesine başvurduğu, yapılan tetkikler neticesinde davacıya beyinde tümör tanısı konulduğu, İstanbul üniversitesi tıp fakültesi beyin ve sinir cerrahisi anabilim dalı öğretim üyesi Prof. Dr....

              Somut olayda uyuşmazlık 6102 sayılı TTK.nin 1472 (6762 sayılı TTK.nin 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile (hasara kusuru ile ) sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili isteminden kaynaklanmaktadır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 22.3.1944 tarih 37 Esas 9 Karar R.G.3.7.1944 sayılı kararında bu husus "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır. Davacı sigorta şirketi olup, davalı kusuru ile araçta hasarın gerçekleşmesine sebebiyet verdiğini iddia ettiği aracın işletenidir....

                Dava, davalı sigorta şirketi tarafından kasko sigorta poliçesi düzenlenen aracın tek taraflı karışmış olduğu trafik kazası sonucu oluşan hasar nedeniyle sigortacı tarafından ödenen hasar bedelinin, yolun bakım ve onarımının yapılmaması nedeniyle kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğu ileri sürülen davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle görevli mahkemenin belirlenmesi gerekir. Elde ki asıl ve birleşen davalarda, davacı davasını açarken kasko poliçesi kapsamında sigortalının aracında oluştuğu ileri sürülen hasar bedelini ödeyerek sigortalının haklarına halef olduğunu ileri sürmüş ve yapılan ödemelerin kazaya sebebiyet verdiği iddia edilen biçerdöverin sürücüsü ve malikinden rücuen tahsilini istemiştir. Halefiyet, bir kişinin hukuken diğerinin yerine geçmesi anlamına gelir. TTK m. 1472(1) hükmünde sigorta tazminatını ödeyen sigortacının, hukuken sigorta ettirenin (başkası hesabına sigortada sigortalının) yerine geçeceği ifade edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu