DELİLLER: İddia, savunma, yapılan keşif, alınan bilirkişi raporları, tapu kayıt örnekleri, tutanak örnekleri ve tüm dosya kapsamı, GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, Kadastro Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca açılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir....
Hukuk Dairesinin 20.09.2007 tarih 2007/8746 - 10955 sayılı kararı ile eldeki davanın hem tapu kaydının iptali ve tescil hemde yargılama sırasında ilan edilen orman kadastro çalışması nedeni ile orman tahditine itiraz niteliğinde olduğu, orman tahditine itiraz davasının kadastro mahkemesinde incelenmesi gerektiği, bu yüzden tahdite itiraz davasının tefrik edilerek kadastro mahkemesine gönderilmesi" gereğine değinilerek hüküm bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak orman kadastrosuna itiraz davasının tefrik edilmiş ve bu dava yönünden mahkemenin görevsizliği ile dosyanın görevli kadastro mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Hüküm davalı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmektedir. Dava, 6 aylık askı ilan süresi içinde orman kadastro çalışmasına itiraz niteliğindedir. Yörede 08.06.1990 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastro çalışması ile 31.08.2005 tarihinde ilan edilerek eldeki dava nedeni ile kesinleşmeyen orman kadastro çalışması bulunmaktadır....
Madde uygulaması sırasında kadastro paftasındaki sınırların bire bir aynı alınmak suretiyle sayısallaştırması neticesinde taşınmazın miktarının 7439,14m² olarak hesaplandığı anlaşılmış olup, mahkemece yapılan keşif sonucu dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporuna göre de 290 parsel sayılı taşınmazın sınırlarında herhangi bir değişiklik yapılmadığı, taşınmazın sayısallaştırma neticesinde köşe koordinatlarıyla yapılan yüzölçüm hesabından alanının 7439,14m² olarak hesaplandığı, sayısal köşe koordinatları ile oluşan krokiyle tesis kadastrosu sırasında oluşan parsel sınırlarının ve zeminin birbirine uyduğu, zeminde eylemli bir değişikliğin bulunmadığı, söz konusu hesap hatasının tesis kadastrosu sırasında planimetre ile yapılan yüzölçüm hesap hatasından kaynaklandığının rapor edildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu taşınmazın fiili sınırlarının değişmediği, yine ilk kadastro paftasındaki sınırlar ile sayısallaştırma sonucu oluşan sınırların birebir aynı olduğu görülmüş olup, ilk derece mahkemesince...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro Müdürlüğü'nce 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca kamulaştırma çalışmaları nedeniyle yapılan sayısallaştırma sonucu ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve tapuda Hazine adına kayıtlı olan 572 parsel sayılı 27.000 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 22.243,39 metrekare yüzölçümlü olarak belirlenerek tapu kaydında düzeltme yapılmasına karar verilmiştir. Davacı Hazine, düzeltme işlemi sırasında kendisine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve eksikliğin davalı idare işleminden kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahallesi sınırları içerisinde kalan ve tapuda davalı ... adına kayıtlı bulunan 82 parsel sayılı taşınmazın, tespit sırasındaki yüzölçümü ile sayısallaştırma sonucu bulunan yüzölçümünün farklı olduğundan bahisle Hazineye bildirimde bulunulması üzerine, davacı Hazine temsilcisi tarafından Kadastro Kanun'un 41. maddesi gereği yapılan yüzölçümü düzeltilmesi işleminin iptaline ve fazlalığın Hazine adına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda dava konusu 82 parsele ilişkin herhangi bir düzeltme işlemi yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir....
Bu hüküm uyarınca, daha önce kadastrosu yapılan bir taşınmazın yeniden kadastroya tabi tutularak tapuya tescil edilmiş olduğunun anlaşılması halinde, ilk yapılan kadastro çalışmasına itibar edilir. Kadastro veya tapulama çalışmaları sırasında yapılan teknik bir hata sonucu taşınmazlar arasında binmeler meydana gelmesi ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22. maddesi kapsamında bir “mükerrerlik” halini değil, aynı Yasa'nın 41. maddesinde düzenlenen teknik hata halini oluşturur. Yasa'nın 41. maddesi kapsamında meydana gelen teknik hataların düzeltilmesi prosedürü ise, idarenin re'sen ya da ilgililerin talebi üzerine düzeltme yapması ve 30 gün içinde Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılmaması halinde, tapu kaydına düzeltmenin işlenmesi şeklindedir. Mükerrer kadastro, zemindeki aynı taşınmaz bölümünün, her iki kadastro çalışmasında da sınırlandırmaya tabi tutulması durumudur....
Maddesine göre taşınmaz malikleriyle uzlaşma sağlandığı, ödemelerin yapıldığı ve taşınmazların T4 adına tescil edildiği, yörede yapılan Kadastro sayısallaştırma çalışmaları sonucu 236 parsel sayılı taşınmazın 124 ada 1 parsel olarak 7.231,93 m2, 406 parsel sayılı taşınmazın 122 ada 1 parsel olarak 22.854,37 m2 olarak 18/01/2019 tarihinde DSİ adına tam hisse ile tescil edildiği, teknik hataları düzeltme formunda “ Siirt ili, Merkez ilçesi, Yerlibahçe köyü kadastrosunun 1983 yılında 766 sayılı Tapulama Kanununa istinaden yapıldığı, söz konusu 122 ada 1, ve 124 ada 1 nolu parselde sınırlandırma, tersimat hatası ve hesap tekniğinden kaynaklanan yüzölçümü hatası bulunduğu ve söz konusu parsellerin takeometrik ölçü karnesi ve ölçü krokisinden elde edilen koordinatları ile 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek-1 inci maddesi gereğince yapılan sayısallaştırma çalışmaları sırasında, ITRF96 datumunda 2005.00 referans epoğunda sayısal olarak elde edileni koordinatlarından hesaplanan yüzölçümü arasındaki...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Yomra Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tesbiti ve orman kadastro çalışmasına itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Orman Yönetimi, Yomra - Oymalıtepe Beldesi, Düz Mahallesinde 5304 Sayılı Yasa gereğince yapılan kadastro çalışmalarında 118 adada bulunan taşınmazların üzerlerinde halen yaşları 50-60 olan kestane, kayın ve karışık orman ağaçlarının bulunduğunu belirterek C.. K.. aleyhine Kadastro Mahkemesinde orman kadastro çalışmasına itiraz davası açmış, 13.03.2007 tarihli dilekçe ile Orman Yönetimi çekişmeli taşınmazın 118 ada 2 parsel sayılı taşınmaz olduğunu belirtimiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Anadolu 18. Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında ... Anadolu 18. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 6....
DELİLLER: İddia, savunma, yapılan keşif, alınan bilirkişi raporları, tapu kayıt örnekleri, tutanak örnekleri ve tüm dosya kapsamı, GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, Kadastro Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca açılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir....