Eldeki dava, 3402 sayılı Kanun'un Ek 1. maddesi uyarınca yapılan sayısallaştırma işlemine itiraza ilişkindir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek 1. maddesi uyarınca yapılan sayısallaştırma işleminin amacı; tapulama veya kadastro sonucu üretilen sayısal nitelikte olmayan haritalar ile bunlar üzerinde yapılan değişiklik işlemleri sonucu oluşan haritaların ve ilgili teknik mevzuatın öngördüğü koordinat sisteminin haricinde üretilmiş olan sayısal haritaların sayısallaştırma işlemleri ile sayısallaştırma işlemi sırasında tespit edilen sınırlandırma, ölçü, tersimat ve hesaplamadan kaynaklanan hataların giderilmesi olup, bu tür davalarda taşınmazların mülkiyetinin kim ya da kimlere ait olduğu hususunda bir değerlendirme ya da yargılama yapılmamaktadır. Diğer yandan 4721 sayılı TMK'nin 693/3 ve 702/4. maddelerinde, paydaşlardan ve ortaklardan her birinin, bölünemeyen ortak menfaatlerin korunmasını diğer paydaşları ve ortakları temsilen sağlayabileceği belirtilmiştir....
Maddesinde "bu yönetmelik, tapulama veya kadastro sonucu üretilen sayılan nitelikte olmayan haritalar ile bunlar üzerinde yapılan değişiklik işlemleri sonucu oluşan haritaların ve ilgili teknik mevzuatın öngördüğü koordinat sisteminin haricinde üretilmiş olan sayısal haritaların sayısallaştırma işlemleri ile sayısallaştırma işlemi sırasında tespit edilen sınırlandırma, ölçü, tersimat ve hesaplamadan kaynaklanan hataların giderilmesi işlemlerini kapsadığının" belirtildiği, Kadastro Haritalarının Sayısallaştırılması Hakkında Yöneltmeliği'nin 15/1 maddesinde yapılan sayısallaştırma işlemi neticesinde "parsellerin yeni yüz ölçümleri, iyileştirilmiş ve dönüştürülmüş koordinat değerleri ile hesaplanır" hükmünün yer aldığı, aynı yöneltmeliğin 15/3 maddesinde "parsellerin; sayısallaştırma işlemi sonucunda ortaya çıkan ve kadastro teknik mevzuatında öngörülen yanılma sınırları içinde kalan yüz ölçüm farklılıklarında, sayısallaştırma işlemi ile hesaplanan yüz ölçümlerinin esas alınacağı" hükmünün...
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, mahkemece usulünce yapılan keşif, bilirkişi raporları sabit olduğu üzere harita mühendisi tarafından yöntemine uygun şekilde tesis kadastrosu ve 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosu paftaları ile ortofoto ve eski tarihli hava fotoğrafının, ölçü ve sınırlandırma krokilerinin harita mühendisi tarafından yöntemine uygun şekilde şekilde tespit tarihine en yakın tarihli hava fotoğraflarının stereoskopik olarak ve ortofoto haritada dava konusu yerin çevresindeki kadastral parsellerle karşılaştırmalı olarak tesis kadastrosu ile yenileme ile oluşan tüm sınırlarının çakıştırılması ile yapılan inceleme sonucunda ilk tesis kadastrosu paftasında yanlışlık olmadığı, 1974 yılında yapılan ifraz işleminde doğu sınırından 50- 70 metre aralığında kayma yapıldığı hususun sabit olduğu, uygulama kadastrosunun 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi ile bu madde uyarınca 29.11.2006 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren...
açılan davanın reddine, dava konusu Konya ili Selçuklu ilçesi Tepekent mahallesi 332 ada 19 ve 20 parsel sayılı taşınmazların; Kadastro Kanunu Ek-1 maddesi uygulaması sonucu oluşturulan sayısallaştırma tespiti gibi tapuya tesciline karar verilmiştir....
Dosyada bulunan dava konusu taşınmazlara ilişkin sayısallaştırma raporlarında; söz konusu parsellerin tapuda tescilli yüz ölçümleri ile hesaplanan yüz ölçümleri arasında tecvizi aşan farklar olduğu, söz konusu farklılığın parsellerin ilk tesis kadastrosu sırasında kullanılan alan hesaplama yönteminden kaynaklandığı belirtilmiştir....
Kadastro Müdürlüğü tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun Ek-1 maddesi ile bu maddeye göre yayımlanan 26356 sayılı Kadastro Haritalarının Sayısallaştırılması Hakkında Yönetmelik ve 28425 sayılı Kadastro Haritalarının Sayısallaştırılması Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik hükümleri uyarınca, ilk tesis kadastrosu 05.01.1976 tarihinde yapılan ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi sınırları içerisinde bulunan parseller hakkında sayısallaştırma işlemi yapılmıştır. 16. Bu işlemler neticesinde düzenlenen Sayısallaştırma Yüzölçümü Karşılaştırma Cetveline göre 07.09.1976 tarihli kadastro tespiti ile davacılar murisi adına tescil edilen 1284 parsel sayılı taşınmazın zemindeki yeri teknik usullere göre belirlenmiş, harita planında pafta numarası gösterilmiş ve 11565 ada 3 parsel numarasını almıştır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı şirket vekili, istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararında hüküm ile gerekçe kısmında çelişki olduğunu, bu çelişkilerin giderilmediğini, 5 parsel sayılı taşınmazın yola terkinine karar verildiğini ancak bu hükmün infazının yapılmadığını, 4 parsel sayılı taşınmazın sayısallaştırma işlemlerinde yüz ölçüm hesaplarına dahil edilmediğini, 2 nolu parselin ise ifrazen oluştuğu parselin yüz ölçümlerinde azalma olurken diğerinde artma olduğu, teknik ve hukuki olarak bir açıklamasının olmadığını, müvekkiline ait üç parselinde sayısallaştırma işlemlerinde hata yapıldığını, yerel mahkemece eksik inceleme ve yetersiz araştırma ile hüküm oluşturulduğunu, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DAVA: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek 1 maddesi uyarınca yapılan Sayısallaştırma işlemine itiraz davasıdır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava 3402 Sayılı Yasanın EK-1 maddesi uyarınca yapılan sayısallaştırma kadastrosuna itiraz davasıdır. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme neticesinde; Dava 3402 Sayılı Yasanın EK-1 maddesi uyarınca yapılan sayısallaştırma kadastrosuna itiraz mahiyetindedir....
bilirkişi raporunun hükme elverişli ve dosya kapsamına uygun olduğu dava konusu parsellerin sayısallaştırma çalışmalarında tespit edilen sınır, koordinat ve hesaplanan yüzölçümünde hata bulunmadığı" gerekçesiyle davanın reddine, çekişmeli 119 ada 34 ve 119 ada 35 parsel ... taşınmazların yüzölçümlerinin 12.07.2021 tarihli sayısallaştırma raporu ve eklerinde yer aldığı şekilde tesciline karar verilmiştir....
Dava, 2859 Sayılı Yasaya göre yapılan yenileme kadastrosu tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1966 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 07/01/1992 tarihinde ilanı yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır....