olan haritalar, varsa sayısallaştırma çalışması sırasında yararlanıldığı anlaşılan diğer haritalar, çekişmeli taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu ve sayısallaştırma çalışmalarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgelerin toplanması gerekmektedir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili "kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, parselin 19.10.2018 tarihinde 3402 Kadastro Kanunu'nun Ek-1. maddesine göre sayısallaştırma çalışmaları ile tescillendiği, parselin ilk tapulamasının 09.05.1978 tarihinde kesinleştiği, Bandırma Kadastro Mahkemesi'nin 23.02.1994 tarihli kararının uygulanması, ilgililerinin sayısallaştırma çalışmalarının tescillenmesi sonrası başvurması üzerine tescilden sonra yapıldığı, bu kararda ilk tapulamaya uygun olmayan sayısallaştırma sonucu hatalı olarak tescil edilen parsele kararın uygulandığını, sayısallaştırma çalışmalarında hata yapılan parsele Kadastro Mahkemesinin kararının hata yapılan kısmı etkilemediğinden uygulandığını, ancak eksik inceleme ile verilen yerel mahkeme kararı ile hukuka aykırı olarak düzeltme işleminin iptal edilmesiyle; ilk tapulama çalışmalarında yol olarak sınırlandırılan bölgenin kapatılması ve yol olarak sınırlandırılan bölgenin 111 ada 24 parsele katılmasını gerektireceğini, diğer...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: Mahkemece; davacı tarafın talebinin sayısallaştırma sonucunda meydana gelen sınır ve yüzölçüme veya herhangi bir teknik hatanın düzeltilmesine ilişkin bir talep olmadığı, tescil kadastrosu sırasında yapılan mülkiyete ilişkin kazanımların düzeltilmesine ilişkin bir dava olduğu, tescil kadastrosunun da dosyaya gelen belgelerden kesinleştiğinin anlaşıldığı, davacının mülkiyete ilişkin iddialarının yerleşik Yargıtay içtihatları da göz önüne alındığında sayısallaştırma uygulamasının kapsamına girmediği, mülkiyete ilişkin yapılacak itirazlara bakmaya Kadastro Mahkemesinin değil genel yetkili Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu, görevin kamu düzenine ilişkin olduğu mahkemece yargılamanın her aşamasında bu olgunun re'sen gözetilmesi gerektiği, bu nedenle görev yönünden reddine, Birleşen 2020/17 Esas sayılı dosya yönünden; davanın, orman kadastrosu ve 2/B uygulamasına itiraz niteliğinde olduğu, aynı konuda, aynı davacılar tarafından Samsun 2.Asliye Hukuk...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/849 KARAR NO : 2021/1568 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MERSİN KADASTRO MAHKEMESİ TARİHİ : 29/12/2020 NUMARASI : 2019/43 2020/125 DAVA KONUSU : Kadastro (Tespite İtiraza İlişkin) KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Sayısallaştırma çalışması yapılan Tarsus ilçesi, Camilimanda mahallesi 473 ve 526 parsel sayılı taşınmazların müvekkiline ait olup, müvekkilin parsellerine sınır komşusu olan 36 nolu parsel ise davalılar T3 ve T1 ait olup, kadastro müdürlüğü tarafından yapılan sayısallaştırma işlemini kabul etmek mümkün değildir. Kadastronun sayısallaştırma tutanağında zemine uyduğunu belirtmesine rağmen sayısal verilerin zemine uymadığı görülmektedir....
Uygulama kadastrosu yapılırken, ilk kadastro sırasında da zeminde mevcut olduğu anlaşılan sabit noktalar ile aynı döneme ya da öncesine ait farklı amaçlarla üretilmiş harita ve benzeri verilerden yararlanılmakta, tesis kadastrosu haritaları ortofoto üzerine işlenmekte, düzenlenecek ada raporunda, haritanın zemine uygun olmaması halinde farklılıkların nerelerden kaynaklandığı gösterilerek, varsa hataların nasıl giderildiği açıklanmakta ve bundan sonra yönetmelikte açıklanan ilkeler çerçevesinde taşınmazların bütün sınırları tek tek değerlendirmeye tabi tutularak ilk tesis kadastrosu sırasındaki gerçek fiili duruma ulaşılmaya çalışılıp, her bir parsel hakkında uygulama tutanağı düzenlenerek uygulama kadastrosu paftaları üretilmektedir....
Uygulama kadastrosu yapılırken, ilk kadastro sırasında da zeminde mevcut olduğu anlaşılan sabit noktalar ile aynı döneme ya da öncesine ait farklı amaçlarla üretilmiş harita ve benzeri verilerden yararlanılmakta, tesis kadastrosu haritaları ortofoto üzerine işlenmekte, düzenlenecek ada raporunda, haritanın zemine uygun olmaması halinde farklılıkların nerelerden kaynaklandığı gösterilerek, varsa hataların nasıl giderildiği açıklanmakta ve bundan sonra yönetmelikte açıklanan ilkeler çerçevesinde taşınmazların bütün sınırları tek tek değerlendirmeye tabi tutularak ilk tesis kadastrosu sırasındaki gerçek fiili duruma ulaşılmaya çalışılıp, her bir parsel hakkında uygulama tutanağı düzenlenerek uygulama kadastrosu paftaları üretilmektedir....
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; açılan davanın haksız ve mesnetsiz açıldığını, bu sebeple açılan davayı kabul etmediklerini, Mut Kadastro birimi tarafından yapılan sayısallaştırma çalışmalarının ilk tesis kadastro çalışmaları sonucu oluşan sınırları koruyarak yapıldığını, davacı ve davalı tarafın taşınmazlarının sınırında değişiklik olmadığını, tesis kadastrosu geçtikten sonra dava açmayan davacı tarafın taşınmazda sayısallaştırma çalışması yapılması sebebiyle dava açmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu, yeni tespite göre davacının ilk tesis kadastrosu sonrası belirlenen sınırlarında, yüz ölçüm miktarında herhangi bir değişiklik bulunmadığını beyan etmişlerdir....
Somut olayın incelenmesinde, Tapu yüzölçümünün eksik olduğunun tespiti 2018 yılında yapılan sayısallaştırma esnasında ortaya çıkmıştır. Bu durumda zararın ortaya çıktığı tarih sayısallaştırma işlemlerinin kesinleştiği tarihtir. Sayısallaştırma işlemi 04/12/2018 tarihinde kesinleşmekle arazi vasfındaki taşınmazın değeri 2018 yılı ilçe tarım verileri dikkate alınarak münavebeli ürün deseni oluşturularak zirai gelir metoduna göre belirlendiği, bölgede yapılan kadastro yenileme çalışmaları neticesinde, ilk tescil yüz ölçümü ile sayısallaştırma çalışmaları kapsamında tescillenen yüz ölçümü arasındaki farkın tesis kadastrosu çalışmasındaki hesaplama yönteminden ve ilk tesis kadastrosu çalışmalarındaki kadastro yapım yönteminden kaynaklandığı , davacının hesap hatasından dolayı zararının bulunduğu ve bu zarardan 4721 sayılı TMK'nın 1007....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili "kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacıya ait taşınmaz hakkında 3402 Sayılı Kadastro Kanunu'nun EK-1/1 maddesi gereğince Kadastro ve Tapulama Haritalarının Sayısallaştırılmasına ilişkin işlem yapılmasına rağmen düzeltme olmamasına ilişkin dava açtıklarını , davada husumeti T3'ne de yöneltmek durumunda kaldıklarını, nitekim yapılan sayısallaştırma işlemi ile gerekli ve yeterli düzeltmenin T3 tarafından yapılmadığını, davacının kullanım alanının yapılan sayısallaştırma işlemi ile küçülmüş olduğu iddiası ile değil; yapılan sayısallaştırma işleminin zemine uygun olmadığı, Müdürlük tarafından herhangi bir değişiklik yapılmayarak sayısallaştırmanın özünün gerçekleştirilmediği iddiası ile dava açıldığını, davacının taşınmazı 2003 yılında tarla olarak satın aldığında etrafının dikili halde olup doğal sınırı belli olmasına rağmen, komşu parsel sahipleri ile ölçüm yaptığını, davacının taşınmaza meyve ağaçları diktiğini, yaklaşık 20 senedir...
çalışmalarının usulüne uygun yapılmadığından ve hatalı olduğundan sayısallaştırma çalışmalarına itiraz etmek zarureti hasıl olduğunu öne sürerek yapılan sayısallaştırma çalışmalarına itirazlarının kabul edilerek çalışmaların iptali ile sayısallaştırmanın kesinleşmiş Orman Kadastro Sınırları ile uyumlu hale getirilerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır....