Dava dilekçesi, satış dosyası, satış dosyası içerisinde bulunan Mahkememizin 08/12/2016 tarihli 2013/610 Esas 2016/1967Karar sayılı gerekçeli kararı ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; uyuşmazlığın, Mahkememiz satış memurluğunun 2012/19 sayılı satış dosyasında yapılan ihalenin feshi işlemine ilişkin ihalenin feshi davası olup, Mahkememizin görevli ve yetkili olduğu gözetilerek işin esasına girişilmiş, satış dosyası incelendiğinde Mahkememizin 08/12/2016 tarihli 2013/610 Esas 2016/1967Karar sayılı gerekçeli kararı ile satış dosyasına konu edilen taşınmazın satış işlemlerinin bu karar ile tespit edilen miktar üzerinden başlatılmasına karar verilmiş olması karşısında, davacının ihalenin feshine konu ileri sürdüğü iddiaların aksine satış dosyasında, Mahkememizce kıymet takdirine itiraz nedeniyle yapılan yargılama neticesi aldırılan bilirkişi raporu ile satış dosyasına konu edilen taşınmazın kıymeti tespit edilerek kesin olmak üzere karar verilmiş olması karşısında davacının...
< Yükümlü kurumun muhtelif vergi borçlarının cebren tahsilini sağlamak amacıyla haczedilen fabrika binası ve demirbaşları ile arsa ve tarlaların satılması için tesis edilen satış öncesi değerleme ve ilana ilişkin işlemlerin hukuka aykırı olduğu iddiasıyla iptali için dava açılmıştır. ...Vergi Mahkemesi … günlü ve … sayılı kararıyla; 6183 sayılı Kanun'un 90-99.maddelerine göre menkul ve gayrimenkullerin değerlerinin belirlenmesi ve satış ilanı işlemlerinin satış öncesi işlemler olduğu, yürütülmesi zorunlu asıl işlemin satış işlemi olduğu, ihalenin feshi istemiyle açılacak davada satış öncesi işlemlerdeki usulsüzlüklerin de inceleneceğinin açık olduğu, diğer taraftan dosyanın incelenmesinden satış öncesi işlemlerin Kanuna uygun olduğunun da anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir....
Satış talebinin, yukarıdaki maddede öngörülen süreler içinde olup olmadığını icra müdürü re’sen gözetmelidir. Satış talebi, bu sürelerden sonra ise; istemi reddetmelidir. Satış isteme sürelerinin geçmesine rağmen, icra müdürünün satış talebini kabul etmesi, bu hususun kamu düzeninden oluşu nedeniyle süresiz şikayete tâbidir. Süresi içinde yapılmış olan satış talebi, alacaklı tarafından bir defa geri alınabilir. Bu durumda, satış talebini geri alan alacaklı ancak, haciz tarihinden itibaren kalan satış isteme süresi içinde yeniden satış isteyebilir (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı,s.608). Somut olayda, şikayete konu taşınmaz üzerine 26.02.2009 tarihinde haciz konulduğu ve alacaklı tarafından 07.01.2011 tarihinde 300,00 TL satış avansı da yatırılarak mahcuz taşınmazın satışının talep edildiği görülmektedir....
Müdürlüğü'nce aynı gün şartları oluşmadığından satış talebi ile avans yatırılması talebinin reddine karar verildiği, bunun üzerine şikayetçi tarafça aynı gün PTT aracılığıyla online ...,00 TL satış avansı yatırıldığı, ... Müdürlüğü'nce satış avansı ile ilgili makbuzun ....09.2001 tarihinde kesildiği, şikayetçi tarafça ... Müdürlüğü'nün ....08.2001 tarihli bu red işlemi ile ilgili şikayette bulunulduğu ve ... .... İTM'nin 2001/1439 E., 2001/1321 K. Sayılı kararı ile ... Memurluğu'nun işleminin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. Bu durumda şikayetçinin alacaklı olduğu dosyada ikinci haciz tarihine göre süresinde satış talep edildiğinin ve satış avansı yatırıldığının kabulü gerekir. Öte yandan, şikayet olunanın alacaklı olduğu ... .... ......
Satış isteme süresi alacaklının satış talebi ile durduktan sonra, ihalenin feshedilmesi veya satışın düşmesi halinde süre kaldığı yerden işlemeye devam edecektir. Alacaklının icra emri tebliğinden itibaren 1 yıllık sürede (4 ay 8 gün sonra ) satış talebinde bulunduğu ve satış avansı yatırdığı görülmüş ise de ihalenin feshi davası 09.04.2019 tarihinde kesinleştiğinden, ilk satış talebi ile duran satış isteme süresi kaldığı yerden işlemeye devam edecektir. Buna göre, 1 yıllık süreden kalan 7 ay 22 günlük sürede satış talebinde bulunulmamış olup, kaldı ki yeni bir satış isteme süresi başlatılsa dahi satış talebinin 1 yıllık süreden de sonra 26.08.2020 tarihinde yapıldığı açıktır....
Satış isteme süresi, alacaklının satış talebi ile durduktan sonra, ihalenin feshedilmesi veya satışın düşmesi halinde süre kaldığı yerden işlemeye devam edecektir. Her ne kadar icra emrinin tebliğinden itibaren 1 yıllık sürede (6 ay 5 gün sonra ) satış talebinde bulunularak satış avansı yatırıldığı görülmüş ise de, 04/08/2020 tarihinde satışın düşürülmesine karar verildiği, ilk satış talebi ile duran satış isteme süresi kaldığı yerden işlemeye devam edeceğinden 1 yıllık süreden geriye kalan 5 ay 25 gün içinde satış talebinde bulunulması gerekirken bu süreye riayet edilmediği, kaldı ki, yeni bir satış isteme süresi başlatılsa dahi 17/05/2021 tarihinde alacaklı tarafından satış avansı yatırılmakla birlikte usulüne uygun açık bir satış talebinin de bulunmadığı, dolayısıyla sürenin her halde geçirilmiş olduğu anlaşılmakla ilk derece mahkemesi kararında isabetsizlik görülmemiştir. (Yargıtay 12....
Az da olsa satış avansının yatırılmış olması halinde usule uygun satış talebi yapılmış sayılır. İİK'nın 110. maddesi hükmüne göre, satış talebi yapıldığında, icra müdürünün, alacaklıdan, satış avansını 15 gün içinde depo etmesini talep etmesi gerekir. İcra müdürünce verilen süre içinde belirtilen satış avansı depo edilmez ise, anılan hüküm gereği haciz kalkar. Kanunda icra müdürünün, ne kadar sürede satış avansı olarak yatırılması gereken miktarı belirleyeceği hususu yazılı değildir. Bu nedenle, icra müdürlüğünce, satış avansı ile ilgili bir süre verilmemiş ve alacaklı satış talebinden sonra satış avansı yatırmış ise, satış talep tarihi olarak satış avansının yatırıldığı tarihin kabulü zorunludur. Somut olayda, taşınmaza 12/12/2019 tarihinde haciz konulduğu, İİK'nın 110. Maddesine uygun şekilde de 10/12/2020 tarihinde 1 yıl içerisinde satış talebinde bulunarak satış avansının yatırıldığı, daha sonra taşınmazın kıymet taktiri işlemlerinin yapıldığı ve 100....
Somut olayda, şikayet olunan alacaklı tarafından bedeli paylaşıma konu taşınmazın haciz tarihinden itibaren iki yıllık kanuni süre içinde satış istendiği, satış avansının İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği'nin 6. ve 61. maddesinde belirlendiği şekilde para olarak yatırıldığı, satış talebi üzerine icra memurunun satış şartlarının oluşmadığını gerekçe göstererek satış talebini reddettiği dosya kapsamı ile sabittir. İİK'nın 106. maddesi ile alacaklının takibi sürüncemede bırakmaması amaçlanmıştır. Bu amaca uygun olarak alacaklı tarafından satış talebinde bulunulmuş, avans da yatırılmıştır. Satış talebinin ret gerekçesi satış şartlarının oluşmadığıdır. Burada icra memurunun ret kararının sadece satışın fiilen yapılamayacağına yönelik bir tesbitten ibaret olduğunu, anılan yasal düzenlemeye uygun olan satış talebindeki haklılığı ortadan kaldıran bir karar niteliğinde bulunmadığını kabul etmek gerekir....
KARŞI OY Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali, tescil istemine ilişkindir. Davalı vaat borçlusu satış bedelinin ödenmediğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ileride yapılacak taşınmaz satış sözleşmesinin esaslı unsurlarını ihtiva etmelidir. Taşınmaz satımında satış bedeli satış sözleşmesinin asgari objektif unsurları arasındadır. Vaat alacaklısı ferağ suretiyle tescil talep etmiş; ancak, vaat borçlusu kararlaştırılan satış bedelinin ödenmediğini savunmuşsa, ödemenin yapıldığını ispat yükü vaat alacaklısına düşer. Davada davacının dayandığı 15.03.1996 tarihli satış vaadi sözleşmesinde satış bedelinin 18.04.1996, 23.04.1996, 25.04.1996 keşide tarihli üç ayrı çekle ödeneceği yazılıdır. Davalı ise satış bedelinin ödenmediğini savunmuştur. Ayrıca davacının ödeme yaptığını belirttiği çeklere yönelik olarak (...’ı devralan) ......
K. 35 md. göre tebliğ edildiği, satış ilanın yayınlandığı gazete trajının celp edilen cevabi yazıya göre yasaya ve müdürlük kararına uygun olduğu, satış şartnamesinin yasaya uygun olarak düzenlendiği, ihalesi yapılan taşınmazın daha önceden yapılan satış talebi sonrası 06.09.2018 tarihli ihalenin feshedildiği, kararın 16.08.2019 tarihinde kesinleştiği, daha önceden satış talep edilerek satışına karar verilmiş ve satış için avans yatırılmış olmakla yasal sürede satış istenmediği itirazının yerinde olmadığı, resen nazara alınması gereken fesih sebebi bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine, esasa girilmediğinden para cezası verilmesine yer olmadığına " dair karar verildiği görülmüştür....