Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, bunun tamamlanması istenebilirse de, masraf hiç yatırılmamışsa geçerli bir talebin varlığından söz edilemeyeceği, öte yandan icra müdürlüğünce satış talebinin reddi kararı alacaklının yasa ile doğan hakkın özünü ortadan kaldıran bir karar olması nedeniyle, süresiz şikayete tabi olan bu karara yönelik şikayetin iş bu dava ile yine şikayete bakmakla görevli İcra Mahkemesi'nin önüne getirildiğinin de kabulü gerektiğinden satış talebinin reddi kararının takip hukuku bakımından kesinleştiği sonucuna varılmaması gerektiği, alacaklı-şikayet olunanın süresinde satış istendiğinden, taşınmazların satışının yapıldığından , iki yıl içinde satış istendiği ve avans yattığı gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir....

    Bu düzenleme kapsamında, icra müdürlüğünden hacizli malın satışının süresinde istenilmesi yeterli olup, diğer satış şartlarının oluşup oluşmadığının irdelenmesi gerekmez. Bir başka anlatımla, icra müdürlüğü kıymet takdiri yapılmamış olması yada bir başka sebeple satış talebini reddedemez. Yine İİK.nun 129/son maddesi hükmüne göre de, ikinci ihalede alıcı çıkmazsa veya bu maddede yazılı şartlar gerçekleşmezse satış talebi düşer. Satış talebinin düşmesinden itibaren işlemeye başlayacak iki yıllık sürede alacaklının yeniden satış talep etmesi zorunludur. Hemen belirtmek gerekir ki, yukarıda değinilen maddelerde yer alan satış isteme süreleri hak düşürücü nitelikte olup, mahkeme, satış talebinin öngörülen süreler içinde yapılıp yapılmadığını re'sen gözetmelidir. Satış isteme sürelerinin geçmesine karşın tapu sicilinde şeklen varlığını sürdüren haciz İcra İflas Kanunu'nun emredici nitelikteki anılan maddelerine aykırı bir durum yaratır....

      KARAR Şikayetçi vekili, şikayet olunanın icrai haczi sonrasında yaptığı satış talebinin İcra Müdürlüğünce reddedildiğini, şikayet olunan bu karara karşı yargı yoluna başvurmadığından bir yıllık sürede geçerli bir satış talebinin olduğunun kabul edilemeyeceğini, haczin düşmesi sebebiyle sıra cetvelinde yer alamayacağını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....

        Bu durumda, icra müdürünün bu kararına karşı süresiz şikayet yolunun açık olduğu kabul edilerek icra müdürlüğünce verilen satış talebinin reddi kararının, takip hukuku bakımından kesinleştiğinden ve satış talebinin ona bağladığı hukuki sonuçları ortadan kaldırdığından söz edilemez. Alacaklının yasal süresi içinde usulüne uygun olarak yaptığı satış talebinin icra müdürünce reddine ilişkin kararın şikayet yolu ile ortadan kaldırılmaması hâlinde yasal sürenin geçmesi ile sıra cetveline esas alıncak haczin düşmeyeceği kabul olunmalıdır (YİBBGK. 16.02.2018 tarih ve 2016/4 E. – 2018/1 K.)....

          Bir başka anlatımla, fiili haciz ve yakalama işleminin talep edilmemesi ve kıymet taktirinin kesinleşmemiş olması,satış talebinin reddini gerektirmeyip, alacaklının satış talebi ile birlikte bir miktar avansı icra dosyasına yatırması halinde, icra müdürlüğünün vereceği satış talebinin kabulü kararının, aracın fiili haczi ile yakalama işlemlerinin gerçekleşmesinden ve kıymet taktirinin kesinleşmesinden sonra satış günü verileceği anlamına geleceğinin kabulü gerekir. O halde; mahkemece, şikayetin kabulü ile icra müdürlüğünün 08/03/2016 tarihli kararının iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

            Satışın reddine ilişkin ... müdürü kararına karşı şikayet yoluna gidilmemesi ve bu suretle kararın kesinleşmiş olması nedeniyle, geçerli bir satış talebinin varlığından söz edilemez. Şikayet olunanın alacaklı olduğu ... dosyasındaki ... Müdürünün satış talebinin reddi kararı ile ilgili muamelenin tarafı olan şikayet olunan tarafından şikayet yoluna gidilmediği halde, başka bir ... dosyasının alacaklısı olan şikayetçinin sıra cetveli ile ilgili şikayet üzerine ... Hakimi önüne getirildiğinin kabulü mümkün değildir. ... Hukuk Genel Kurulu'nun ....03.2010 tarih ve 2010/...-45 E-140 K. sayılı kararı da bu yöndedir. Bu durumda, mahkemece, süresi içerisinde geçerli bir satış talebi bulunmayan şikayet olunanın haczinin düşmüş olduğu dikkate alınarak, şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde, yanılgılı gerekçeyle hüküm kurulması doğru olmamıştır....

              Mahkemece, yapılan bu saptama dikkate alınarak mülkiyet aktarımı isteminin reddi, ikinci kademedeki istek olan alacak talebinin hüküm altına alınması doğrudur. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacıların bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, 18.05.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                Alacaklı tarafından süresi içinde satış istenip, satış giderinin yatırılmasından sonra satış talebinin icra müdürü tarafından özellikle kıymet takdiri işleminin kesinleşmemesi nedeniyle reddolunması hâlinde yeniden satış istenmesine gerek olmadan haczin ve satış talebinin ayakta olduğu kabul edilmelidir. Zira İİK'nın 106’ıncı maddesinde satışın istenmesinden söz edildiği, bu talebin icra müdürlüğü tarafından reddedilmesi durumunda, talebin geçerliliğini kaybedeceğine dair hiçbir yasal düzenleme bulunmamaktadır. Diğer taraftan icra müdürünün kıymet takdirinin yapılmadığı gerekçesiyle satış talebini red yetkisi de bulunmamaktadır....

                  - K A R A R - Şikayetçi vekili, alacağını tahsil etmek için icra takibi başlatıldığını, araç üzerine konulan haczin satım talebi olmadığı gerekçesiyle ihale günü itibariyle düşmüş olduğunun belirtildiğini, araç hakkında 1.500,00’er TL kıymet takdiri ve satış avansı depo edildiğini, satış avansının yatırılmış olması usulüne uygun bir satış talebinin bulunduğu anlamına geldiğini ileri sürerek, satış tarihi itibari ile dosyadaki haczin ayakta olduğunun kabulü ile sıra cetvelinin 1. sırasına müvekkilinin eklenmesine ve bakiye bedelin dosyaya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, icra dosyasından davacı tarafın haczinin, haciz tarihinden itibaren 6 ay içerisinde usulüne uygun bir satış talebinin bulunmaması nedeni ile düştüğü, haczin düşmesi nedeni ile işbu alacağın sıraya alınmamasının doğru olduğu belirtilerek, şikayetin reddine karar verilmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklının, çeklere dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlattığı takipte, satış talebi üzerine, icra müdürlüğünce kıymet takdirinin yapılmamış olduğu gerekçesi ile eksikliklerin tamamlanması halinde satış talebinin değerlendirilmesine karar verildiği, alacaklı vekilince, satış talebinin reddi kararının iptaline karar verilmesi istemi ile icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece, icra müdürlüğü kararında yasaya aykırılık bulunmadığından şikayetin kesin olmak üzere reddine karar verildiği, iş bu kararı alacaklının temyiz ettiği, mahkemenin 10.03.2016 tarihli ek...

                      UYAP Entegrasyonu