olayda; sanığın taşınmazların katılan ve diğer hissedarların intikali ve sonrasında satışı için masraflar yaptığını, katılanın vekalet verirken kendisinden para istemediğini, buna rağmen müştekiye 3.000,00 TL para verdiğini, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini belirtmesi, dinlenen bir kısım tanıkların kendilerine miras yolu ile kalan fakat uzun uğraşlara rağmen mirasçıları olduklarını ispatlayamadıklarını, bu amaçla sanığa verildiğini, katılanın sonuç alınması halinde tarlaların satış bedelinin sanıkta kalması konusunda anlaştıklarını ifade etmeleri, katılan beyanları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olduğu gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin herhangi bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün...
Şeker’e ait taşınmazların intikali ve ilgili işlemlerin yürütülmesi için davalı anneleri ...’i vekil tayin ettiklerini, davalı ...’nin bu vekaletname ile 1305 ada 21, 1306 ada 1 ve 1307 ada 2 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını diğer davalı ... Şeker’e satış suretiyle devrettiğini, ...... Şeker’in temlik aldığı payları tekrar davalı ...’e satış suretiyle devrettiğini, yapılan temliklerin bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ve kendilerine de bir bedel ödenmediğini, davalıların el ve işbirliği içerisinde hareket ettiğini ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, davacıların ihtiyaç nedeniyle dava konusu taşınmazlardaki paylarını davalı ... Şeker’e sattıklarını, satış bedelinin davacılara ödendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır....
Vakıflar Kanununun 18. maddesinde "taviz bedelinin paydaşlığın giderilmesi davası sonucu satışına karar verilen taşınmazın satış bedeli üzerinden hesaplanacağı, taviz bedelinin tamamı vakıf adına ödenmedikçe üzerindeki temliki tasarrufların tescil olunamayacağı" belirtilmektedir. TMK'nın 849. maddesi uyarınca da taşınmaz malikinin değişmesi halinde yeni malik başka bir işleme gerek kalmaksızın taşınmaz yükünün yükümlüsü olur. Taşınmazın tüm hak ve yükümlülükleri ile birlikte satılmasına karar verilmesi gerekir....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİK- ALACAK Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ... 2.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2004/560Esas, 2004/747 Karar ve 08.09.2004 tarihli ilamıyla, 1607 ada 10 parsel sayılı taşınmaz maliklerinden ...’ın menfaatlerinin korunması için 2561 sayılı kanun hükümleri gereğince ... Defterdarının kayyum olarak atandığını, 1607 ada 10 parsel sayılı taşınmazda ortaklığın satış suretiyle giderildiğini, satış sonrası elde edilen gelirin bankaya yatırıldığını, taşınmazın kayyum tayininden itibaren 10 yıl süre ile resmen idare edildiğini ileri sürerek, çekişmeli taşınmazda anılan malikinin gaipliğine, ortaklığın giderilmesi sonucu kayyımlık hesabında bulunan bedelin de Hazineye intikaline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, bu tür davaların hasımsız olarak açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinaf başvurusu ... Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesince esastan reddedilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİK NEDENİYLE TAŞINMAZ BEDELİNİN TAHSİLİ Taraflar arasında görülen gaiplik nedeniyle taşınmaz bedelinin tahsili davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 20/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arsa niteliğindeki İstanbul İli, Beyoğlu İlçesi, Hüseyinağa Mahallesi, 336 ada, 14 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1-g maddesi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesine ve alınan rapor uyarınca bedelinin davalı idareden tahsiline, davanın niteliği gereği gaiplik talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
HUKUK DAİRESİ İLK DERECE MAHKEMESİ : ŞİLE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, TMK 588 maddesinden kaynaklanan gaiplik ve taşınmaz bedelinin Hazineye devri istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 20/10/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Ve gaibin mirası da, mirasın açıldığı anda mirasçılarına intikal eder. Hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen kişinin öldüğü tarih resmen belli veya tespit edilmişse, gaiplik istemi düşer. Başka bir ifade ölü kişi hakkında gaiplik kararı verilemez. (TMK. m.34) Gaip kişiye ait taşınmazın Türk Medeni Kanununun 588. (743 sayılı TKM’nin 530.) maddesi gereğince Devlet’e intikali için, o kişi hakkında gaiplik kararı alınmış olması ve gaibin de yasal mirasçısının bulunmaması gerekir. Somut olayda; dava konusu Tekirdağ ili Çorlu ilçesi Kemalettin Mah. 155 ada 14 parsel sayılı taşınmazın 1/4 hissesinin Hasan oğlu Demir, 1/4 hissesinin Hüseyin kızı Zeluş, 1/4 hissesinin Demir oğlu Hurşit adına ve 1/4 hissesinin İskender kızı Havva adına kayıtlı olduğu, Çorlu Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2007/1785 esas 2008/424 karar sayılı ilamıyla söz konusu hisseler yönünden TMK 427 maddesi uyarınca T4 yönetim kayyımı olarak atandığı görülmektedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – 1) Davacılar ile tapu malikleri arasında hukuki bağlantı kurulamadığından veraset ilamları eklendikten yada intikali gösterir onaylı tapu kaydının Tapu Sicil Müdürlüğünden getirtildikten, 2) Bilirkişi raporlarında münavebe ürünü olarak alınan buğday, kıvırcık, fiğ-yulaf ve karpuzun dekar başına verim miktarlarının ......
işleyecek yasal faizi ile birlikte) Hazineye irat kaydedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....