WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasında satım sözleşmesi ilişkisi bulunmakta olup, taraflar karşılıklı borç ve alacaklarını cari hesap olarak adlandırdıkları ve esasında borç ve alacağın takip edildiği işleyen hesapta takip etmektedirler. Teslim edilen emtia ve yapılan ödemeye göre borç ve alacak bulunması halinde tarafların her zaman satım sözleşmesini ani edimli olduğu dikkate alınarak bu alacaklarını talep etmeleri mümkündür. Dava ve takip konusu faturaların da taraflar arasındaki işleyen hesapta kayıtlı olması nedeniyle borç ve alacak durumunun bu faturalarda dikkate alınarak belirlenmesi gerekir. Nitekim yapılan bilirkişi incelemesinde, davacının ticari defterlerinde faturaların kayıtlı olduğu belirlenmiştir. İtirazın iptali davası takip talebiyle sıkı sıkıya bağlıdır. Ancak taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi ilişkisi bulunmamaktadır....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında düzenlenen Oto Satış Sözleşmesi ile davacının davalıdan 9.450.00.-YTL. bedelle araç satın aldığını, 3.450.00.-YTL.yi peşin verip, kalan 6.000.00.-YTL. içinde 10.10.2005 vadeli senet verdiğini, senedin vadesinde ödenmemesi üzerine davalının senedi dava dışı 3. kişiye ciro ettiğini, bu kişinin de davacı aleyhine icra takibine giriştiğini, bu takip nedeniyle icra dosyası alacaklısına 500.00....

      Davalı vekili, müvekkilinin davacı portföyünde olduğu zannıyla dava konusu gayrimenkule yönelik 03.03.2006 tarihli yer gösterme sözleşmesi imzalayarak güvence bedeli ödediğini, öngörülen sürede satım sözleşmesinin gerçekleşmemesi nedeniyle güvence bedelinin iade edildiğini, davacının gayrimenkulün satış değeriyle ilgili kendisine doğru bilgiler vermediğini, taraflar arasında tellaliye sözleşmesi de imzalamadığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve tanık beyanlarına göre davacının taşınmazın satış fiyatı konusunda davalıyı doğru bilgilendirmediği, alıcı ile satıcının bir noktada buluşmasının ve satım sözleşmesi kurmasının sağlanamamasının davalı alıcının nedensiz davranışından kaynaklandığı hususunun davacı tarafça kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

        DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin satım sözleşmesinden kaynaklanan 59.076,70 TL alacağının ödenmemesi üzerine Bakırköy ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yönelik itirazının haksız olduğunu, yetki itirazı üzerine takibe Büyükçekmece ... İcra Müdürlüğünün ......

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davacı ve davalı şirket arasında adi yazılı 19.12.2011 tarihli alım-satım sözleşmesi olduğunu, bu sözleşmenin daha sonra 15.08.2012'de tadil edildiğini, tadil sözleşmesinde inşaata 30.09.2012'de en geç başlanacağının kararlaştığını, 23.01.2013 tarihi itibariyle dahi elektrik projesinin belediyeye sunulmadığını, sözleşmenin feshi için şartlar oluştuğunu ve fesih ihtarı yollandığını ileri sürerek 200.000 TL cezai şart ve davalıya ödenen 120.000 TL için yapılan icra takibine vaki itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının usul yönünden bozulması sonucu, bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, satım sözleşmesi gereğince, müvekkili tarafından işletme sahibi davalı adına düzenlenen fatura bedellerinin ödenmediğini, davalı aleyhine başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu belirterek, itirazın iptaline ve inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Dosya kapsamından; davacı vekilinin, müvekkili ile davalı arasında, inşaat yapım ve taşınmaz satım sözleşmesi düzenlendiği, davalının satım, imalat ve ekstra imalat nedeniyle ödemesi gereken borcunu ödememesi sonucunda hakkında icra takibi yapıldığı, ancak davalının icra takibine itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali istemiyle dava açtığı anlaşılmaktadır. Somut olayda; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacı satıcı ile davalı tüketici arasında ki konut yapım, imalat ve satımından kaynaklandığı, buna göre, taraflar arasında aynı zamanda, 6502 Sayılı Kanunda düzenlenen taşınmaz satım sözleşmesi bulunduğu, davalının 6502 sayılı Kanunda belirtilen “Tüketici” tanımına girdiği, davacının ise kanunun yaptığı “satıcı” tanımına uyduğu anlaşılmakla, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İzmir 6....

                "İçtihat Metni" Dava, ticari alım satım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine karşı öne sürülen itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar tacir olup, aralarında alım satım sözleşmesi bulunmaktadır. Bu olgu gözetildiğinde alacak sözleşmeden kaynaklanmaktadır. Hal böyle olunca davanın niteliği, tarafların sıfatı, temyize konu hükmün kapsam ve gerekçesi dikkate alındığında 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 14.maddesi ve Başkanlar Kurulu kararlarına göre yerel mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesini yapma görevi Yargıtay (19). Hukuk Dairesine ait olduğundan dosyanın görev yönünden (19). Hukuk Dairesi Başkanlığı'na SUNULMASINA, 05.07.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

                  DAVA KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki satım ilişkisinde müvekkilinin, davalıya emtiayı teslim ettiğini, satım bedelinin ödenmemesi üzerine fatura alacağının tahsili amacıyla Bakırköy 11.İcra Müdürlüğünün 2019/7151 Esas sayılı dosyasında alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe yönelik itirazın haksız olduğunu, takibin yetkili icra dairesinde başlatıldığını, taraflar arasındaki 31.03.2019 tarihli mutabakat gereğince müvekkilinin teslim ettiği emtia bedeli olan 171.815,76 TL'nin ödenmediğini ileri sürerek, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  sayılı dosyasında davalının ödeme emrine itirazının iptali davasıdır. Davalının 2016 yılı öncesinde işletme defteri tuttuğu ancak 2016 yılında bilanço esasına geçtiği anlaşıldığından mahkememiz yargılamada görevlidir. Takip konusu alacağın taraflar arsındaki ticari ilişkide mal satımlarından ve buna bağlı düzenlenen faturalardan kaynaklandığı anlaşılmaktadır Satım sözleşmesi (Taşınır Satımı) TBK 209 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre satıcı satım sözleşmesinde satılanı mülkiyetine geçirmek amacıyla zilliyetliğini alıcıya devretmekle yükümlüdür. Alıcının borcu da satılan ve teslim edilen bu malın sözleşmede kararlaştırılan bedelini ödemektir. Tarafların ispat yükümlülüğü de bu yükümlüler çerçevesindedir. Dosyaya sunulmuş bir yazılı satım sözleşmesi bulunmamaktadır. Yine malların davalıya teslim edildiğine ilişkin imzalı bir belge yahut irsaliye de sunulmamıştır....

                    UYAP Entegrasyonu