verilmesini talep ve etmiştir....
nin davası yönünden ise, davalılar vekilinin talebi doğrultusunda dava konusu taşınmazdaki eksik işlerin ikmali ve iskân ruhsatı alınması için davalı ...'a 01.06.2009 tarihine kadar kesin süre verilmesine rağmen davalı tarafından eksikliklerin giderilmediği, Belediye Başkanlığı'na her hangi bir müracaatın olmadığı, kalorifer ve asansör projesinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalıların binaya el atmalarının önlenmesi ile ....800,000 TL'nin davalı ...'dan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalılar ... ve ... vekili temyiz etmiştir. ...- Dava, el atmanın önlenmesi ve haksız işgal tazminatı istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki sözleşmeye konu arsa vasfındaki taşınmazın, ... .... Hukuk Dairesi'nin bozma ilamından sonra 01.06.2009 tarihinde .../... paylı olarak ... ve ...'...
) - K A R A R - Davacı vekilince açılan, asıl ve birleşen dava alacak, nama ifaya izin verme, fazladan ifa bedelinin tahsili, tapu iptali ve tescil maddi tazminat davası sonucunda mahkemece asıl ve birleşen 2009/521 E. sayılı davanın kabulüne birleşen 2009/552 E. sayılı davanın kısmen kabulüne, karar verilmiş olup, verilen kararın davalı - karşı davacı ... ve davacı karşı davalılar ..., ... vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce 2021/4066 Esas, 2022/1548 Karar sayılı ilamı ile yerel mahkeme kararının reddine bozulmasına karar verilmiştir. Bu kez Dairemiz kararına karşı davacı-karşı davalılar ..., ... vekilince karar düzeltme talebinde bulunulmuştur....
Bu ilke uyarınca davada ancak açıldığı tarihte var olan, dava tarihine kadar gerçekleşmiş olan hak ve alacakların hüküm altına alınması istenebilir. Dava tarihinden sonra doğan hak ve alacakların o davada hüküm altına alınması mümkün değildir. Islah yoluyla talep sonucunun artırılması ya da genişletilmesi ancak dava tarihine kadar gerçekleşip de saklı tutulan hak ve alacaklar için mümkündür. Dava tarihinden sonra doğan hak ve alacaklar ayrı bir davanın konusunu oluşturacağından ıslaha konu olamaz....
İcra Dairesi' nin 2017/15824 Esas sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin aynen devamına, alacak likit olmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, davacının icra takibi başlatmakta kötüniyetli olduğu ispat edilemediğinden davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine " karar verilmiştir. Karara karşı davalı yüklenici vekili istinaf yoluna başvurmuştur. İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı yüklenici Şirket vekili, istinaf dilekçesinde, özetle; "müvekkil yüklenici tarafından verilen 11.04.2016 tarihli taahhütnameye konu alacak; "mesken ruhsatı işlemlerinin 04.03.2017 tarihine kadar T4 San. ve Tic. Ltd. Şti.nden kaynaklanan nedenlerden alınamaması durumunda.." kira alacağı ve şart-ı ceza ödeneceği şeklinde, geciktirici şarta bağlanmıştır....
talep ve dava etmiş; yıllık izin alacağı talebi açısından ayırma kararı verilmiştir....
Uyuşmazlık konusu kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık ücretli izin alacağı bakımından; talep içeriğinden de açıkça anlaşıldığı üzere, davacı çalışma süresini, en son ödenen ücreti ve kullanmadığı yıllık izin süresini belirleyebilecek durumdadır. Bu halde, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık ücretli izin alacağı belirsiz alacak değildir. Dava konusu edilen alacakların belirlenebilir olmaları ve belirsiz alacak davasına konu edilemeyecekleri anlaşılmakla, davanın bu alacaklar yönünden hukuki yarar yokluğundan usulden reddi gerektiği kanaatine varılmıştır. Davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı şüphesizdir. Fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücret alacağı, asgari geçim indirimi alacağı, kötü niyet tazminatı talebi ile manevi tazminat talepleri yönünden, davacı haftada kaç saat fazla çalışma yaptığını belirleyebilmekte ise de hakimin hesaplanan miktardan hangi oranda takdiri indirim yapacağını bilebilecek durumda değildir....
- K A R A R - Davacı vekili, arsa sahibi olan müvekkili ile davalı yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği ifanın eksik ve ayıplı olduğunu ileri sürerek nama ifaya izin verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma, deliller ve tüm dosya kapsamından, davanın tüketici mahkemesinin görevinde kaldığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri ayrı ayrı temyiz etmiştir. Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği, nama ifaya izin verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece HMK'nın .... maddesi gereği mahkemenin görevli olmadığı Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu belirtilmiş ise de, arsa sahibi ve yüklenici arasındaki bu tür davalarda görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir....
Mahkemece davanın görüldüğü 2021/726 Esas sayılı dosyada yıllık izin ve ücret alacağı yönünden tefrik kararı verilip, bu taleplerle ilgili inceleme konusu dosyada yapılan yargılama sonucunda belirsiz alacak davası açılamayacağından davanın usulden reddine karar verilmiştir. GEREKÇE: Dairece istinaf sebepleri ve kamu düzeni kapsamında yapılan inceleme sonucunda; Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, davanın usulden reddine karar verilmesinin doğru olmadığını ileri sürmüştür. Belirsiz alacak davası, faiz başlangıcı ve zamanaşımına etkisi bakımından kısmi eda küllî tespit davasından ayrılmaktadır. Bu hususlar Mahkemenin yargılama içindeki görevi kapsamında dikkate alınıp sonucuna göre hüküm kurulabilir. Belirsiz alacak davasına konu edilmiş miktarı belirlenebilen alacaklar için kısmi dava hükümleri uygulanması yerine davanın usulden reddi ağır bir sonuç olacaktır. Nitekim Anayasa Mahkemesi, 22.02.2022 gün ve 2019/12190 B....
b) Dava, nama ifaya izin, nefaset bedeli ve maddi tazminatın tahsili istemine ilişkindir....