Uyuşmazlıkta, Mahkemece heyet hâlinde bir karar verildikten sonra kararın Danıştay tarafından bozulmasını müteakip talep edilen tazminat tutarının tek hakim sınırı altında kaldığı gerekçesiyle dosyanın tek hakimle çözümlenerek karara bağlandığı anlaşılmakta ise de, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri gereği heyetçe verilmiş bir kararın bozulması üzerine süreç içerisinde parasal sınırlarda gerçekleşmesi muhtemel artışların uygulanmayacağı kurala bağlandığından, dosyanın heyetle karara bağlanması gerekirken, tek hakimle uyuşmazlığın çözümlenmesine ilişkin temyize konu kararda usul hükümlerine uygunluk görülmemiştir. KARAR SONUCU : Açıklanan nedenlerle; 1.2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan tarafların temyiz istemlerinin kabulüne, 2. Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin temyize konu ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA, 3....
KARAR; 1-HMK'nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, işin esası incelenmeksizin, İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının KALDIRILMASINA..." şeklinde kaldırılmıştır....
Davalı T6 vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, konutun yapımı sırasında kullanılan malzeme ve özellikleri hakkında davacının yüklenici tarafından bilgilendirildiğini, davaya konu ayıbın işçilikten kaynaklanma olasılığı bulunduğundan ve davacının yapının inşaatında işçi olarak çalıştığı ileri sürüldüğünden bu durumun araştırılması gerektiğini, gizli ayıp iddiası kabul edilse dahi müvekkili tarafından tüm kontrollerin yapıldığını, gizli ayıp varsa bundan yüklenicinin ve konut yapımında çalışan davacının sorumlu olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki konut sigortasından kaynaklanan rücuen tazminat alacağına dayalı itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili; 21/12/2013 tarihinde sigortalı konutun bulunduğu apartmana su sağlayan davalı kuruma ait su borusunun binanın giriş bölümünde patlaması nedeni ile suların sirayetinin sigortalıya ait daireye zarar verdiğini, tespit edilen hasar bedeli 8.069,00 TL'nin sigortalısına ödendiğini belirterek ödenen bedelin tahsili amacıyla İstanbul 32. İcra Müdürlüğü'nün 2014/11109 sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazı neticesinde takibin durduğunu bildirerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir....
Mah. 46795 Ada 1 Parselde kayıtlı 26 numaralı dubleks konutun müvekkiline 17/11/2013 tarihinde natamam olarak teslim edildiğini, ... Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/30 Değ. iş sayılı dosyasında keşif neticesinde konutta eksik imalat bedelinin 40.000.00 TL olarak belirlendiğini ileri sürerek tespit masrafları ile 40.000,00 TL eksik imalat bedelinin ve konutun iskan ruhsatının alınmasına kadar aylık 1.000,00 TL rayiç kira bedelinin faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davaya konu konutun davacı tarafından ... 12. Noterliğinin 09184 yevmiye numaralı kurası ile 12.10.2002 tarihinde teslim alındığını, teslim alınmış konutların bakımının ortaklara ait olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
ye sigortalı konutun zemin katta olduğu, önceleri tek daire iken yakın zamanda mahallinde bölünerek iki daire haline dönüştürülüp kapı numarasının da 1 iken bu değişikliğe paralel 2 olarak değişmiş olduğu, 1 numaralı dairede başka birinin ikamet ettiği, sigortalı konutun bulunduğu binanın giriş kat +2 normal kattan müteşekkil toplamda 3 kat olduğu, zemin kattaki konutun dönemsel olarak ikamet için kullanıldığı, su sirayetine bağlı bir hasarın oluşmadığı tespit edilmiş, Sigortacılık Kanunu, Sigorta Eksperleri Yönetmeliği ve Ekspertiz Raporları gereğince sigorta eksperince takdir edilen 2.630,00 TL’lık hasar bedeli kadri maruf olsa da, olayın davalı ... Sigorta A.Ş.'nin sigortalısı olan ...’un maliki bulunduğu daireden kaynaklanmaması karşısında halefiyet kuralına bağlı olarak ... Sigorta A.Ş.’nin rücu hakkı bulunmadığından davanın reddine, davacının kötü niyeti kanıtlanamadığından davalının tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....
ye sigortalı konutun zemin katta olduğu, önceleri tek daire iken yakın zamanda mahallinde bölünerek iki daire haline dönüştürülüp kapı numarasının da 1 iken bu değişikliğe paralel 2 olarak değişmiş olduğu, 1 numaralı dairede başka birinin ikamet ettiği, sigortalı konutun bulunduğu binanın giriş kat +2 normal kattan müteşekkil toplamda 3 kat olduğu, zemin kattaki konutun dönemsel olarak ikamet için kullanıldığı, su sirayetine bağlı bir hasarın oluşmadığı tespit edilmiş, Sigortacılık Kanunu, Sigorta Eksperleri Yönetmeliği ve Ekspertiz Raporları gereğince sigorta eksperince takdir edilen 2.630,00 TL’lık hasar bedeli kadri maruf olsa da, olayın davalı ... Sigorta A.Ş.'nin sigortalısı olan ...’un maliki bulunduğu daireden kaynaklanmaması karşısında halefiyet kuralına bağlı olarak ... Sigorta A.Ş.’nin rücu hakkı bulunmadığından davanın reddine, davacının kötü niyeti kanıtlanamadığından davalının tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....
SAVUNMA :Davalı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen cevap dilekçesinde özetle; 31/12/2018 tarihinde 7.500,00 TL bedelle davaya konu mobilyaların davacıya satıldığını, davacıdan 1.000,00 TL peşinat alındığı iddiasının doğru olmadığını, ayrıca 8.500,00 TL bedelli senetle alınmadığını, davaya konu ürünlerin ayıpsız olarak teslim edildiğini, davacı tarafından süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, yaklaşık 7 ay sonra davacının işyerine gelip davaya konu ürünlerin iadesini talep ettiğini, ayıp ihbarının yasal süresi içerisinde yapılmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı taraf, kat irtifakı kurulmuş olan ana taşınmazda bulunan davalıya ait konutun bacasından çıkan kıvılcımlar sebebi ile davacıya sigortalı konutta hasara neden olduğu iddiasına dayanmaktadır. Mahkeme tarafından, davaya konu binaya ilişkin tapu kayıtları getirtilmiş, buna göre tapu kayıt örneğinden taşınmazda kat mülkiyetinin kurulmadığı ancak ana taşınmazda kat irtifakının kurulu olduğu anlaşılmıştır. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 19. maddesinde, her kat malikinin anagayrimenkule ve diğer bağımsız bölümlere, kusuru ile verdiği zarardan dolayı sorumlu olduğu hüküm altına alınmıştır....
İşin yapılmayan kısmının teslim ve muayenesi söz konusu olamayacağından iş sahibinin eksik işler yönünden ihbarda bulunmasına ya da ihtirazı kayıt koymasına gerek yoktur İş sahibinin muayene ve ihbar yükümlülüğü sadece ayıplı işler içindir. 4077 sayılı Yasanın 30. maddesine göre, sözleşmeden kaynaklanan edimin ifasındaki eksiklik nedeniyle davacının 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde satıcının sorumluluğuna gidebileceği kabul edilmelidir. Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya bakılacak olursa; davacı ile davalı arasında sözleşmenin 27.04.2005 tarihinde düzenlendiği, konutun 06.09.2007 tarihinde teslim edildiği, ayıba ilişkin olarak davacının davalıya herhangi bir bildirimde bulunmadığı, eldeki davayı taşınmazda gizli ayıp olduğunu ileri sürmek suretiyle 13.12.2013 tarihinde açtığı ve davaya konu taşınmazın gizli ayıplı olduğu toplanan deliller ve dosya kapsamından anlaşılmaktadır....