Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda davacı TBK.m.125 gereğince geç teslimden kaynaklı kira tazminatını talep etme hakkı vardır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, tüketicinin taraf olduğu harici konut satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak geç teslim nedeniyle kira kaybı ve eksik imalat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder....

    İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava,gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın alınan taşınmazın geç teslim nedeniyle kira kaybı bedeline ilişkindir. Mahkemece taraf delilleri toplanılmış, bilirkişi incelemesi yapılmış, taraflar arasındaki sözleşmenin 9. Maddesindeki 9 aylık ek sürenin haksız şart olmadığından bahisle davanın davalı Akdeniz şirketi yönünden kısmen kabulüne, davalı Emlak Konut yönünden husumetten reddine karar verildiği görülmüştür. Davacının istinaf sebeplerinin incelenmesinde, dava konusu taşınmazın satışına ilişkin 28.01.2013 tarihli sözleşmeyi davalı T4.'...

    Noterliğinin 04.01.2013 tarihli düzenleme şeklindeki gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesine uygun şekilde malzeme kullanarak standartlara uygun imalat yaptığını ve ilgililerine teslim edildiğini, davacılar ve kiracılarının dairelere teslim tarihinden itibaren oturmaya başladıklarını, müteahhit şirketin kesinlikle geç tesliminin söz konusu olmadığını, gerek davacılar ve gerekse kiracılarının tüm yönleri ile dairelerden azami ölçüde yararlanmakta olduğunu, bu nedenle gecikmeden dolayı bir zarar ve kira kaybı yaşamadığını, talep edilen hususlarda kendilerinden kaynaklanan bir eksiklik bulunmadığını, belirterek; her türlü dava ve talep hakları saklı kalmak üzere davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen T1 Ltd. Şti. vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili arasında Gebze 11....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KİRA ALACAĞI -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 3.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,20.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Somut olayda davacı vekili, satış vaadi ve konut tahsisi sözleşmesiyle müvekkili adına tahsisli Kiptaş ... Konutları 2. Etap adresinde bulunan ... Blok ... kapı nolu gayrimenkulün iskânının bulunmadığı bu nedenle değerinin altında bir bedelle satılmış olmasından kaynaklanan zarar, gayrimenkulün devrini yapabilmesi için ödemek durumunda kaldığı aidat ve yine iskan alınmayarak gayrimenkulün geç tesliminden dolayı kira kaybı olmak üzere toplam 39.205,00.-TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Dosya kapsamında bulunan sözleşmeler ve diğer belgeler incelendiğinde; davacının ... Konut ve Kooperatifi üyesi olduğu, diğer üyeler ile birlikte kooperatifteki arsa payını Kiptaş'a devrederek kentsel dönüşüm projesi kapsamında yapılacak yeni dairelerden bir tanesinin davacıya teslim edileceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır....

        Davacı, davalı yükleniciden satın aldığı bağımsız bölümün geç tesliminden kaynaklı kira alacağı ile ayıplı tesliminden doğan zararının tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, davacının yetkili olmayan icra dairesinde takip yaptığı, davalının süresinde icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, açılmış olan itirazın iptali davasının dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Görev konusu kamu düzenine ilişkin olup, resen gözetilir....

        Davacı vekili, 17.11.2008 havale tarihli dilekçesi ile taleplerini açıklamış, iskan alınamamış olması nedeniyle 15.000,00 TL'nin, geç teslim nedeniyle gerçekleşen kira kaybı için 2.500,00 TL'nin ve eksik ve hatalı işler için 2.500,00 TL'nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir 22.11.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile de kira bedeli için 10.603,14 TL, eksik ve hatalı işler için 8.778,17 TL ve iskan izni alınamadığı için 6.480,44 TL olmak üzere toplamda 25.861,75 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir....

          Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2010/1126 Esas sayılı davasının yargılaması sonunda kira dönem başlangıcından en az 15 gün önce ihtarname çekilmediğinden bahisle kira bedelinin 23.09.2011 tarihinden itibaren aylık brüt bedelinin 1.300,00 TL olarak tespitine karar verildiğini, davalının ihtarnameyi geç tebliğ etmesi nedeniyle müvekkilinin 6.000,00 TL kira kaybına uğradığını, muhatabın adresinin davalı şubesine çok yakın olduğunu iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydıyla 4.134,75 TL maddi zararın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Davacı, geç teslim nedeni ile 11 ay 11 günlük kira kaybının tahsilini istemi ile eldeki davayı açmış, davalı 11 aylık kira bedelini kabul etmiştir. Mahkemece, vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, yapılan yargılama masraflarının yapan taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir. Ne var ki sözleşmede teslim süresi 24 ay belirlenmesine rağmen davalı konutu geç teslim etmiş olup dava açılmadan önce 2014/20516-21320 davacıya bir ödeme yapmadığı gibi dava açıldıktan sonra 11 aylık kira bedelini kabul etmiştir. Davalının, davanın açılmasına sebebiyet verdiği dikkate alınarak yargılama giderleri ve vekalet ücretinden davalıların sorumlu olduğuna karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne varki bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK 438/7. Maddesi hükmü gereğidir....

              UYAP Entegrasyonu