DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dairemizce istinaf incelemesi HMK 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususları gözetilerek yapılmıştır. Dava, yıllık izin ücreti talebine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/06/2021 NUMARASI : 2019/78 ESAS, 2021/489 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : Davalı vekili cevap dilekçesiyle özetle; davacı tarafın tüm taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının taleplerinin ve davasının konusunun açıkça belirlenebilir bir konu olup, kısmi dava veya belirsiz alacak davasına değil, ancak belirli alacak davasına konu edilebileceğini, bu sebeplerle davanın öncelikle reddine talep ettiklerini, dava dilekçesinde işten çıkış sürecine ve şeklini muğlak ifadelerle açıkladığını, dava dilekçesinde davacının tek taraflı olarak iş akdini feshettiğinden, istifasından ve fesih için ihtarnamede belirtildiği sebepten bahsedilmediğini, davacı tarafından keşide edilen müvekkiline tebliğ edilmiş bulunan Erbaa Noterliği'nin 16/05/2016 tarihli 05368 yevmiye numaralı ihtarname incelendiğinde davacının kıdem tazminata hak kazanması sebebini göstererek istifa etmediği, işyerinde psikolojik baskıya...
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraflarca temyiz edilmiştir....
Davacı taraf kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti ve asgari geçim indirimi alacaklarını dava açılış tarihinde gerçekte belirleyebilecek durumdadır. Islah yoluyla dava türünün değiştirilmesi, belirsiz alacak davasının kısmi davaya veya kısmi davanın belirsiz alacak davasına dönüştürülmesi mümkün değildir. Bu sebeple bu alacak talepleri belirsiz alacak davasına konu edilemezler. Kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti ve asgari geçim indirimi alacak taleplerinin hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi yerinde olmamıştır. Bu yönleri amaçlayan istinaf itirazları yerindedir. 2- Davacı istinaf dilekçesinde genel ifadelerle fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil çalışmalarının her türlü delil ile bunun yanında tanık beyanları ile de ispatlanabileceği ileri sürülerek, yerel mahkeme kararının kaldırılması talep edilmiştir....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: İncelemeye konu uyuşmazlık, davanın ret kararının eksik incelemeye ve/veya hatalı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı, hükmün fer'ilerinde usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. DELİLLER : Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Bafra 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 16/06/2022 tarih, 2020/541 esas 2022/166 karar sayılı kararına karşı, davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; nama ifa , tazminat olmadı sözleşmenin geriye etkili feshi ve tazminat (kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan) istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 12.04.2004 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali, tescil ve alacak istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29.01.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, arsa sahibi ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alan davacının tapu iptali ve tescil, ikinci kademedeki istek ise tazminat taleplerine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne, cezai şarttan kaynaklanan alacak isteminin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalılar SS.......
aracın fiziksel yapısı ve iç hacmi göz önünde bulundurulduğunda kısıtlı söz konusu araca sığamadığını, bu nedenlerle yasal olarak da 5 yıllık mecburi kullanım süresinin dolduğunu, 34 XX 625 plaka sayılı aracın satımı ve kısıtlının dahi iyi şartlarda seyahatinin sağlanması için yeni bir araç alımı için izin istemek zaruriyetinin hasıl olduğunu, vasisi bulunduğu kızı T2 adına kayıtlı 34 XX 625 plakalı aracın MK'nun 441/1 maddesi gereğince satışına ve kızı adına yeni bir araç almaya izin verilmesini talep ve dava etmiştir....
izin, fazla mesai, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin tahsilini istemiştir....
Sayılı ilamında; '' Belirsiz alacak davası niteliği gereği istisnai bir dava türü olmakla davasını belirsiz alacak davası olarak açan kişi bunu açıkça dilekçesinde belirtmelidir. '' şeklinde olup; dava dilekçesinin sonuç ve istem kısmında açıkça tüm alacak kalemleri açısından davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı belirtilmiştir. Tefrik edilen işbu dava dosyası ile davacının çalıştığı dönemlere ilişkin yıllık izin ücreti alacağı, kıdem tazminatı ücreti alacağı ve ücret talebi mevcut olup; yukarıda detaylıca belirtilen Yargıtay ilamlarında belirtildiği kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti alacağı, ücret alacağı talebi işçi tarafından bilinmekle kural olarak belirsiz alacak davasına konu edilmez....
Davacı tarafından davaya konu işin 14.04.2014 tarihli Sözleşme uyarınca 30 günde bitirilip 15.05.2014 tarihinde teslimi gerekirken 23.09.2014 tarihli geçici kabul tutanağıyla teslim edildiği çekişmesiz ise de; geçici kabul tutanağında ve ekli hakediş raporlarında, ceza kesintisine yer verilmediği gibi, bu hakkın saklı tutulduğuna dair bir açıklamaya da yer verilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda TBK 179/II. maddesinde düzenlenen ifaya ekli ceza niteliğindeki ceza çekincesiz kabul nedeniyle düşeceğinden,mahsup yapılması mümkün olmayıp, davalının da kabulünde bulunan bakiye iş bedelini istemekte davacının haklı olduğu anlaşılmakla; davalının icra takibine itirazının haksız olması nedeniyle, davanın takibe konu asıl alacak üzerinden kabulü gerekirken, reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir....