ücret konusunda bir ihtilafın olmadığı, davacının ücret yanında hesaplanması gereken ayni bir alacak kalemi iddiası olmadığı dolayısıyla dava edilen kıdem, agi ve yıllık izin ücreti alacağının dava açılmadan önce belirlenebilir olduğu, bu nedenle belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceği anlaşılmakla, hukuki yarar yokluğundan davanın reddine..." açıklaması ile yazılı hüküm kurulmuştur....
Takip eden oturuma kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilâm harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 150. maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın işleme konulması noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır (30. md.). Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz (32. md.). HMK 120/1. maddeye göre de davacı, yargılama harçlarını mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Dava konusu somut olayda; icra takip talebinde iki adet faturaya dayalı olarak 93.575 USD ve 12.672 USD asıl alacak ile sırasıyla 6.074,04 USD ve 822,55 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 113.143, 59 USD alacağın takip tarihinden itibaren 106.247 USD asıl alacak toplamına faiz yürütülmek suretiyle tahsili istenmiş, toplam alacağın harca esas TL karşılığı 432.547,94 TL olarak gösterilmiş ve davalı borçlu tarafından borcun tamamına itiraz edilmiştir....
Mahkemece, cezai şart isteminin ve nama ifaya izin talebinin kabulüne, manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. Karar, davalı vekilince temyiz edilmiş, Dairemizin 14.11.2014 günlü, 2014/6943 E. 2014/7267 K. sayılı ilamı ile bozulmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR VE GEREKÇESİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; "......Somut olayda; davacının kıdeme esas hizmet süresi dikkate alındığında 22 yıllık hizmet süresinin karşılığı olarak 660 gün yıllık izne hak kazandığı, davalıca sunulan yıllık izin formlarından davacının 466 gün izin kullandığı anlaşıldığı, davacının bakiye 194 gün izin hakkı olduğu ancak davacının talebi ile bağlı kalınarak 149 gün izin süresi dikkate alındığı, davalı tarafından davacıya 75 günlük izin karşılığı 63.612,75 TL ödendiği, davacının 2 ay 29 gün ücretsiz izne ayrıldığı ve yerleşik Yargıtay kararları gereği (Yargıtay 9.HD 11/03/2008 tarih ve 2007/16633 E , 2008/10752 K) davacının iş bu süre için yıllık izne hak kazanamayacağı, bakiye 74 gün izin hakkı kaldığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşıldığından davacının 74 gün yıllık izin ücretine hak kazandığı sonucuna varılmıştır......." gerekçesiyle, davacının talebi ile bağlı brüt 62.764,33 TL, net 44.870,85 TL yıllık ücretli...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2017/1204 Esas KARAR NO : 2021/676 DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 06/11/2017 KARAR TARİHİ : 10/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili ile ---------------sözleşme uyarınca, İşin bedelinin 39.900,00 TL ve işin teslim tarihinin 10.06.2017 olarak belirlenmiş olup, işin bedelinin 10.000,00 TL'sİnîn nakit olarak alınmış ve kalan kısmının ise sözleşme tarihinden itibaren ------------- ile yapılacağının taahhüt edilmiş olduğunu, Müvekkilinin -------------- davalının ------ doğrultusunda--------------gerekli tüm malzemeyi almış ve sözleşme tarihinden kısa bir zaman sonra ----olduğunu davalı tarafa bildirmiş, ancak davalı----- gerekli izinlerin henüz çıkmadığı, izin çıktığı zaman ------- vereceklerinin bildirilmiş, müvekkilinin bir süre beklemesinin rica edilmiş...
öncesi işlemiş faiz ve cezai şart yönünden itirazın iptali talebinin yerinde olmadığı, mahkememizce alınan bilirkişi kök ve ek raporlarının usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Sözleşmenin “Gecikme Cezası” başlıklı ve “İş programı doğrultusunda yapılan çalışmalarda yükleniciden kaynaklanan gecikmelerde 500 (beş yüz) USD/gün gecikme cezası kesilecektir.” içerikli 20. maddesi hükmü, hukuksal niteliğince Borçlar Kanunu’nun 158/II. maddesi gereğince “ifaya ekli ceza koşulu” olup; sözleşmenin feshi halinde dahi yüklenici şirketten istenebileceğine dair sözleşmede bir hüküm bulunmamaktadır. İfaya ekli cezanın istenebilmesi için sözleşmede aksine hüküm bulunmadığına göre, yanlar arasındaki sözleşmenin fesih olunmaması ve yürürlükte tutulması zorunludur. O halde davacı-karşı davalı yanca sözleşme feshedildiğinden mahkemece, 70.000 USD ceza alacağının reddi yerine; davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru olmamıştır....
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, sözleşmede öngörülen cezai şartın, ifaya eklenen cezai şart niteliğinde olduğu, ifaya eklenen cezai şartın uygulanabilmesi için ifayı kabul etmeden veya geç ifa sırasında talep edilmesi gerektiği yada ifayı kabul ederken ceza tutarını talep etme hakkının saklı tutulduğunun bildirilmesi gerektiği, teknik şartnamenin ....... maddesinde öngörülen ceza konusu gerektiren bir durumun varlığı halinde bu hususun yüklenici veya yüklenici görevlisi ile birlikte denetim yapılarak tespit edilmesi ve rapor düzenlenmesi gerektiği, ....... maddesine göre ise yüklenicinin yazılı olarak uyarılması, bu uyarıya rağmen hatalı işlerin tekrarı halinde ceza uygulaması yapılması gerektiği davacının bu şartları yerine getirmediği dolayısıyla ifaya eklenen cezai şart talebinde bulunamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
O halde mahkemece yapılacak ...; davacıya sözleşmenin ifasına yönelik olarak sözleşme kapsamındaki hangi ... ve işlemlerin yapılması için yetki ve izin istediğini açıklatmak, talep edilen izin ve yetkileri denetleyerek uygun bulunanlar bakımından istemi kabul etmek, infazda tereddüde mahal bırakmamak için nama ifasına izin ve yetki verilen ... ve işlemleri hüküm fıkrasında tek tek göstermek, vekalet ücretini de maktu olarak belirleyip karar altına almaktan ibarettir..." gerekçesiyle bozulmuştur....
Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz Başvurusu: Kararı, davacı vekili ile davalı Sağlık Bakanlığı vekili ve davalı ... Hazıryemek Gıdda ve Tur. Tic. Ltd. Şti vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Taraflar arasında ıslah dilekçesi ile talep edilen alacaklar için faize hükmedilip hükmedilmeyeceği uyuşmazlık konusudur. Somut uyuşmazlıkta mahkemece ıslah dilekçesinde faiz talebi bulunmadığından ıslaha konu kısımlar için faiz ödenmesine yer olmadığına karar verilmiştir....