Dosya kapsamına göre, Süper Lig'de mücadele eden bir futbol takımının kamp için Hollanda'da bulunduğu sırada, kulüp otobüsünün önünde iki taraftarla sohbet eden ve takımın genel menejeri olan katılan tarafından, yurt dışındaki taraftarları övmek için söylenen sözlerin, futbol takımının teknik direktörü ile diğer taraftarların yan yana ve arka arkaya verdikleri “hatıra pozu”nun çekimini yapan bir başka kişinin cep telefonuna kaydedilmesini müteakip, katılanın bu konuşmasının, sanık ...'in genel yayın yönetmeni olduğu televizyon kanalında, sanık ...'...
Mahkemece toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; davacının TMSF tarafından yapılan ihale sonucunda ihaleye konu taşınmazı satın aldığı, söz konusu ihalenin 5411 sayılı Kanunun 134. maddesi kapsamında ticari ve iktisadi bütünlük kararı doğrultusunda yapılan bir kamu ihalesi olması nedeniyle idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle davanın yargı yolu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ticari satışa konu olan taşınmazın ayıplı olduğu iddiasına dayalı alacak davası olup ihale safhası tamamlanıp sözleşme ifa edildikten sonra açılmış olduğundan, uyuşmazlığın adli yargının görevi dahilinde olduğu gözetilmeden somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 09.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
e iadesi ile birlikte, ayıplı mal bedeli olan 112.000,00 TL'nin davalı ...-... ...'ten alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; karar, davacı ..., davalı... Sanayi A.ş, davalılar ..., ... ..., ... tarafından istinaf edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince; ayıba karşı sorumlulukta satıcı kavramının ayıplı ürünü üreten kişiyi de kapsadığı, üreticinin de satıcı ile birlikte ayıba karşı müteselsilen sorumlu olduğu, bu kapsamda davalı... Sanayi A.Ş.'...
TİCARET'e iadesi ile birlikte, ayıplı mal bedeli olan 112.000,00 TL'nin davalı ... Ticaret'ten alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; karar, davacı ..., davalı ... Sanayi A.ş, davalılar ..., ..., ... tarafından istinaf edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince; ayıba karşı sorumlulukta satıcı kavramının ayıplı ürünü üreten kişiyi de kapsadığı, üreticinin de satıcı ile birlikte ayıba karşı müteselsilen sorumlu olduğu, bu kapsamda davalı ... Sanayi A.Ş.'...
Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı fide satışı iddiasına dayalı menfi tespit istemlidir. Davacı; davalı şirketten 2018 yılı Mayıs ayında aşılı domates fidesi satın aldığını, satış bedeli karşılığında davalı şirkete senet verdiğini, ancak sonradan domates fidelerinin hastalıklı yani ayıplı çıktığını, bu sebeple senedin bedelsiz kaldığını ileri sürerek 30/09/2018 vadeli, 6.500,00 TL bedelli senet yönünden davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine ve senedin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davacıya ayıplı fide satışı yapılmadığını, davacının ürününde yaşanan sorunun başkaca etmenlerden kaynaklanmış olabileceğini savunarak davanın reddini dilemiştir....
Davacı tarafın davalıdan satın aldığı malları dava dışı -------------------sattığı bankalar tarafından davacıya satılan ürünlerin ayıplı olduğu kullanım esnasında -- yaptığı yönünde geri bildirim yapıldığı ve satın alınan ürünlerin davacıya iade edildiği yapılan keşif esnasında da görülmüştür. Davacı şirket ise malların ayıplı olduğundan bahisle satın aldığı ürünlerin ücretini ve bu ürünlerin işlenmesi sürecindeki harcanan masrafın tazminini istemektedir. Anlaşıldığı üzere taraflar ticari ilişkinin varlığını satıma konu malların miktar ve fiyatlarını reddetmemektedir bu nedenle bu hususlar ihtilafsız hale gelmiştir. Ancak burada ayıplı mal kavramını, malların ayıplı olup olmadığını, davacının süresinde ve şartlarına uygun şekilde ihbarda bulunup bulunmadığını incelemek gerekmektedir. Bu noktada davacı ile davalı arasında yazılı, tüm teknik detayları açıkça belirtilmiş bir sözleşme bulunmamaktadır....
Davacı tarafın davalıdan satın aldığı malları dava dışı -------------------sattığı bankalar tarafından davacıya satılan ürünlerin ayıplı olduğu kullanım esnasında -- yaptığı yönünde geri bildirim yapıldığı ve satın alınan ürünlerin davacıya iade edildiği yapılan keşif esnasında da görülmüştür. Davacı şirket ise malların ayıplı olduğundan bahisle satın aldığı ürünlerin ücretini ve bu ürünlerin işlenmesi sürecindeki harcanan masrafın tazminini istemektedir. Anlaşıldığı üzere taraflar ticari ilişkinin varlığını satıma konu malların miktar ve fiyatlarını reddetmemektedir bu nedenle bu hususlar ihtilafsız hale gelmiştir. Ancak burada ayıplı mal kavramını, malların ayıplı olup olmadığını, davacının süresinde ve şartlarına uygun şekilde ihbarda bulunup bulunmadığını incelemek gerekmektedir. Bu noktada davacı ile davalı arasında yazılı, tüm teknik detayları açıkça belirtilmiş bir sözleşme bulunmamaktadır....
Davacı tarafın davalıdan satın aldığı malları dava dışı -------------------sattığı bankalar tarafından davacıya satılan ürünlerin ayıplı olduğu kullanım esnasında -- yaptığı yönünde geri bildirim yapıldığı ve satın alınan ürünlerin davacıya iade edildiği yapılan keşif esnasında da görülmüştür. Davacı şirket ise malların ayıplı olduğundan bahisle satın aldığı ürünlerin ücretini ve bu ürünlerin işlenmesi sürecindeki harcanan masrafın tazminini istemektedir. Anlaşıldığı üzere taraflar ticari ilişkinin varlığını satıma konu malların miktar ve fiyatlarını reddetmemektedir bu nedenle bu hususlar ihtilafsız hale gelmiştir. Ancak burada ayıplı mal kavramını, malların ayıplı olup olmadığını, davacının süresinde ve şartlarına uygun şekilde ihbarda bulunup bulunmadığını incelemek gerekmektedir. Bu noktada davacı ile davalı arasında yazılı, tüm teknik detayları açıkça belirtilmiş bir sözleşme bulunmamaktadır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/703 KARAR NO : 2023/779 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 25/05/2022 KARAR TARİHİ : 14/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil, davalının sahibi olduğu -----isimli araç satım mağazasından ----- markalı, ----- model, ----- plakalı okul servisi aracı olan minibüsü ------ Noterliği, ----- yevmiye numaralı, 30.09.2020 tarihli araç satış sözleşmesi ile satın aldığı, ancak müvekkil, aracı teslim aldığında okul aracı olabilme özelliklerini taşımadığını fark ettiği, bunlar; okul servis araçlarının altında olması gereken koltuk altı sensörleri, sensörlerin bağlı olduğu gösterge panosu, ön, arka ve yanlardaki 4 adet kamera ile kapıda bulunması gereken sensörlerdir....
, ayıplı olduğu iddia edilen 6 araç hakkında ise -----Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ----- Esas sayılı dosyası üzerinden dava açıldığını, satın alınan araçların alındığı tarih itibari ile sürekli arıza çıkardığını, müvekkilinin araçlardan kesintisiz bir şekilde faydalanmasının imkansız hale geldiğini ve işlerinin aksamasına sebep olduğunu, müvekkilinin araçların ayıplı olduğunu fark etmesi ve ayıpların giderilemediğinin anlaşılması üzerine davalılardan ayıplı araçların ayıpsız misli ile değişimini ve uğramış olduğu iddia edilen zararın tazmini talep ettiğini ancak sonuç alamadığını, arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığını bu nedenlerle; davalılardan satın almış olduğu ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....