WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı Alparslan vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; satışın gerçek bir satış olduğunu, müvekkilinin murisin vefatından çok önce bu yeri satın aldığını, bedelin ödediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; Dava muris muvazaası sebebiyle tapu iptali ve tescil davasıdır. Bu tür davalarda ispat yükü TBK'nun 6. Maddesi gereğince davacıdadır. Davacının bildirdiği tüm tanıkları dinlenmiştir....

Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir. TMK'nın 733. maddesi gereğince yapılan satışın alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi zorunludur. Önalım hakkı, satışın hak sahibine bildirdiği tarihin üzerinden üç ay ve herhalde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer. Bu süre hak düşürücü süre olup mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir. TMK’nın 733/3 maddesi gereğince üç aylık hak düşürücü sürenin başlaması için öğrenme yeterli olmayıp yapılan satışın, alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi gerekir. Noter aracılılığıyla bildirimde bulunulmamışsa iki yıllık hak düşürücü süre içerisinde önalım hakkına dayanılarak tapu iptali ve tescil istenebilir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.09.2005 tarihli, 2005/6-358 E, 470 K. sayılı kararı da bu doğrultudadır....

    Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir. TMK'nın 733. maddesi gereğince yapılan satışın alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi zorunludur. Önalım hakkı, satışın hak sahibine bildirdiği tarihin üzerinden üç ay ve herhalde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer. Bu süre hak düşürücü süre olup mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.09.2005 tarihli, 2005/6-358 E, 470 K. sayılı kararının gerekçesinde de açıklandığı üzere üç aylık hak düşürücü sürenin başlaması için öğrenme yeterli olmayıp TMK'nın 733/3. maddesi uyarınca noter ihtarının tebliği gerekir. Noter ihtarı tebliğ edilmemiş ise iki yıllık hak düşürücü süre içerisinde önalım hakkına dayanılarak tapu iptali ve tescil istenebilir....

      AŞ'ye yapılan satışın iptali istenilirken tarihin yanlış belirtildiği, ancak anılan taraflar arasında dava konusu taşınmaz ile ilgili olarak bir başka satışın olmaması nedeni ile 11.06.1999 tarihinde yapılan satışın iptalinin istenildiği, HMK'nun 31.maddesine göre hakimin uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kaldığı durumlarda, maddi ve hukuki açıdan belirsiz veya çelişkili gördüğü hususlar hakkında açıklama yaptırmasını isteyebileceği, nitekim davacı tarafından 16.10.2001 tarihli dilekçe ile 26.05.1999 ve 11.06.1999 tarihli satışların iptalini istediğini açıkca belirttiği, bu halin mahkemenin HMK'nun 26.maddesi anlamında talepten fazlaya hükmedilmesinin söz konusu olmadığı gibi daha önce temyiz incelemesinden geçerek kesinleşen hususlar arasında yer almasına, temyiz aşamasında ileri sürülen alacağın temlik sözleşmesinin iptali davasının alacağın varlığı ile ilgi olmadığı sadece temlik miktarı ile ilgili olduğu, tasarrufun iptali davası sonucunda zaten alacaklının takip konusu...

        TMK'nın 733. maddesi gereğince yapılan satışın alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi zorunludur. Önalım hakkı, satışın hak sahibine bildirdiği tarihin üzerinden üç ay ve herhalde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer. Bu süre hak düşürücü süre olup mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir. TMK’nın 733/3 maddesi gereğince üç aylık hak düşürücü sürenin başlaması için öğrenme yeterli olmayıp yapılan satışın, alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi gerekir. Noter aracılılığıyla bildirimde bulunulmamışsa iki yıllık hak düşürücü süre içerisinde önalım hakkına dayanılarak tapu iptali ve tescil istenebilir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.09.2005 tarihli, 2005/6-358 E, 470 K. sayılı kararı da bu doğrultudadır. Tüm bu açıklamalar ışığında somut olaya gelince; davacı ... dava konusu 1 no'lu bağımsız bölümün 1/2 payının 16.04.2015 tarihinde kesinleşen ... 2....

          a satıldığı, satışın alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla yapıldığını ve iptali gerektiğinden bahisle davanın kabulü ile tasarrufun iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı 3.kişi ... vekilince temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 09/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.03.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 02.05.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yüklenicinin temliki işlemine dayalı tapu iptali tescil, ikinci kademedeki istek ise satış bedelinin istirdadı ve cezai şart alacağının tahsili istemlerine ilişkindir. Davalı yüklenici, satışın doğru olduğunu, diğer davalı ...’a tapuda yapılan satışın alınan borç paranın teminatına karşılık yapıldığını, davalı ... ise iyi niyetli olduğunu savunmuştur. Arsa sahibi davalılardan Abdülkadir sözleşmenin ifa ile sonuçlandığını belirtmiştir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki yapılan muvazaalı işlemin iptali davası yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, müvekkili ile davalı borçlu ...'ün boşandıklarını, boşanma davası sonucunda maddi ve manevi tazminata hükmedildiğini, davalı borçlunun adına kayıtlı taşınmazını 01/03/2013 tarihinde diğer davalı ...'a sattığını, yapılan satışın muvazaalı olduğunu belirterek yapılan satış işleminin iptalini, davalılardan ... adına tescilini talep ve dava etmiştir....

                HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece tapu iptali ve tescil isteğinin husumetten reddine, tazminat isteğinin kabulüne karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince davalının istinaf başvurunun kabulü ile, tapu iptal tescil talebinin husumetten reddine, tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar taraflarca süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 10.06.2021 Perşembe günü saat 09.50'de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ...'nün raporu okundu, düşüncesi alındı....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ortak murislerine ait bağımsız bölümün muvazaalı olarak davalıya devredildiğini ileri sürerek, tapunun iptali ile miras payı oranında adına tescilini istemiştir. Davalı, satışın gerçek olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, satışın üzerinden uzun zaman geçmesi ve bedeller arasında nispetsizlik bulunmaması gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 2.75....

                    UYAP Entegrasyonu