Mahkemenin nitelendirilmesine göre, uyuşmazlık; ardiye (vedia) sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflar arasında "işgörme" edimini konu alan bir hizmet sözleşmesinin bulunmamasına ve saklama (vedia) sözleşmesinin, akdin kurulduğu ve davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 463 vd. maddelerinde müstakilen düzenlenmiş bulunmasına göre kararın temyiz incelemesi Yüksek 19. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. Ne var ki, anılan Yüksek Dairece daha önce dosya Dairemize gönderildiğinden, işbölümü uyuşmazlığının çözümlenmesi için dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 20.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın saklama sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'ne aittir. SONUÇ: Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Daire belirlenmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 27.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İnceleme konusu karar, saklama sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Bu durumda; Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu İş Bölümü kararına göre, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin görevi içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü 6644 Sayılı Kanun'un 2.maddesi ile değişik 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60.maddesi gereğince dosyanın görevli Daire belirlenmek üzere Yargıtay Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 06/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Rekabet etmeme borcu ise, iş sözleşmesinin sonuçlarından olan; işçinin işverene sadakat borcu içinde yer alan alt bir yükümlülüktür --------- Bu açıklamalar ışığında dikkate alındığında, dava konusu ihtilafın BK m. 444 vd hükümleri çerçevesinde bir ---- değil, davalı işçinin iş sözleşmesinden ve gizlilik taahhüdünden doğan sır saklama ve sadakat borcunu sözleşme sonrasına da yayan özel bir sözleşme hükmüne dayandığı görülmektedir. Dolayısıyla, dava Dava konusu ihtilaf, davalının iş sözleşmesinden ve gizlilik taahhüdünden doğan sır saklama yükümlülüğünü ihlal edip etmediği noktasında toplanmaktadır. Bu noktada ise davalının, davacının tam olarak hangi ticâri sırrını ne şekilde ifşa ettiğinin ya da başkasına kullandırdığının tespiti gerekir. Bunun için yasağa tabi olan kişinin, yasak süresi içinde yeniden aynı sektördeki rakip bir işletmede çalışmaya başlaması tek başına yeterli değildir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2019/737 Esas KARAR NO : 2022/461 DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 17/10/2017 KARAR TARİHİ : 07/06/2022 GEREKÇELİ KARAR TARİH: 15/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkili firmanın endüstriyel fan ve filtrasyon sistemleri yaptığını, kamuda ve özel sektörlerde projeye özel havalandırma sistemleri kuran Türkiye ve Dünya'da bir çok proje tamamlayan firma olduğunu, davalının 12/07/2006 tarihinde davacı şirket bünyesinde proje ve maliyetleme şefi olarak işe başladığını, davalının Teknik Hizmetler müdür yardımcılığına kadar yükseldiğini, hem teknik ve ticari sırları öğrendiğini, 2016 yılında ... Metalurji San. Ve Tic. Ltd. Şti....
Bu konuda ortaya çıkan ihtilaflar tetkik mercii tarafından basit yargılama usulüne göre çözülür." şeklinde düzenleme ile yedieminlik ücretinden kaynaklanan uyuşmazlıkların icra mahkemeleri tarafından çözümleneceği gerekçesiyle, HMK'nın 114/1-c maddesindeki dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ; Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu alacağın dayanağı olan saklama sözleşmesinde, tarifeye tabi olunmadığı ve mahcuzların depoda durduğu gün kadar ücretinin ödenmesi hususunun açıkça yer aldığını, TTK'nın 4/c maddesi uyarınca Türk Borçlar Kanununun saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Taraflar arasındaki akdi ilişki saklama sözleşmesine dayalı olup icra tetkik mercilerine itirazın iptali yolu ile talepte bulunulması ya da İİK 88/6 maddesi uyarınca uyuşmazlığın çözümünün istenilmesi, akdi ilişkiye dayanarak asliye hukuk mahkemesine başvurmasını engelleyecek hükümler değildir. Davacı, yargılama ve araştırması genel mahkemelere göre daha dar olan icra tetkik mercine başvuracağına her açıdan araştırma ve delil toplama hak ve yetkileri daha geniş olan asliye hukuk mahkemesine başvurarak kesin hüküm temin etme yoluna gidebilir. Kaldı ki, davacı ile davalı arasında saklama sözleşmesinden kaynaklanan davanın münhasıran tetkik mercinin görevinde olduğunu kabul etmek bir çok açıdan itirazın iptali davalarını ortadan kaldıracak nitelik taşımaktadır. Şu durumda, davanın mahiyeti itibariyle genel mahkemeler görevlidir. Bu nedenle mahkemece verilen görevsizlik kararı yerinde değildir....
Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, maddi tazminat istemine ilişkindir. ... Asliye Hukuk Mahkemesince, davalı belediyenin soğuk hava deposuna bırakılan elmaların zarar görmesi nedeniyle saklama (Vedia) sözleşmesinden kaynaklandığı ve ticari dava olduğu, ticaret mahkemelerinin görev alanında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ... 4....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/774 Esas KARAR NO : 2022/179 DAVA : İtirazın İptali (Emanet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 09/09/2021 KARAR TARİHİ : 15/02/2022 KARAR YAZIM TARİHİ: 21/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Emanet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Küçükçekmece ..... İcra Müdürlüğünün .........
DAVA TARİHİ : 22/11/2018 KARAR TARİHİ : 08/04/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 08/04/2021 Dava, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkindir. Hakimler Savcılar Kurulu 1. Dairesinin 25/06/2020 tarihli 564 ve 586 sayılı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi İş Bölümüne ilişkin kararı uyarınca 4. Hukuk Dairesinin ihtisas alanını düzenleyen 1. Bendindeki "6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ikinci kısmında (Özel Borç İlişkileri -Akdin Muhtelif Nev’ileri) yer alan ve diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların (satış sözleşmesi : taşınır ve taşınmaz satışı, ödünç sözleşmeleri : ariyet (kullanım ödüncü)-karz-ödünç (tüketim ödüncü), ölünceye kadar bakma sözleşmesi,vedia (saklama) sözleşmesi,hizmet sözleşmesi,kefalet sözleşmesi, vekalet sözleşmesi)" istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi tarafından yapılması gerekmektedir....