Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece bozma ilamına uyulduğu belirtilmek suretiyle, bozma sonrası sigortalının davaya dahil edildiği, kaza nedeniyle kişinin göremezlik oranının belirlenmesi, göremezlik oranının artması ya da azalması halinde bunların tarihlerinin belirlenmesi amacıyla dosyanın ATK’na gönderilmişse de, 01/02/2018 tarihli Adli Tıp Kurumu Başkanlığının 3....

    Dosyadaki bilgi ve belgelerden, 16/12/2009 tarihinde kazası geçiren davacıya, Kurum tarafında % 16 sürekli göremezlik derecesi (kontrol kaydı konularak) üzerinden gelir bağlandığı, kontrol sonucu sürekli göremezlik oranının % 0 olduğu gerekçesiyle bağlanan gelirin 03/09/2013 tarihinde kesildiği, itiraz üzerine YSK tarafından düzenlenen kararda sürekli göremezlik oranının % 0 olduğunun belirtildiği, ATK üçüncü ihtasas dairesi ve giderek genel kuruldan alınan raporlarda sürekli göremezlik oranının % 18,2 olduğunun tespit edildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, birbirini doğrulayan Adli Tıp Kurumu Üçünçü İhtisas ve Üst Kurul raporları dikkate alınarak sürekli göremezlik oranının % 18, 2 olarak kabulü yerinde ise de, davacının sürekli göremezlik geliri bağlanması ve ödenmeyen gelirlerin ödenmesine yönelik talepleriyle ilgili olarak herhangi bir karar verilmemesi hatalı olmuştur....

    İhtisas Kurulu’ndan alınan rapor gereğince sürekli göremezlik derecesinin %27 olarak belirlenmesinin talep edildiği, ilk derece Mahkemesince dosyanın Adli Tıp Genel Kurulu’na gönderildiği ve 27.07.2017 Tarihli kararda; davacının sürekli göremezlik derecesinin %30 olarak bildirildiği, fakat; davacı tarafından 22.05.2014 Tarihli celsede talebinin sürekli göremezlik derecesinin %27 olarak belirlenmesi olduğunun beyan edildiği, ilk derece Mahkemesince verilen 21.03.2018 Tarihli ilk kararda; davacının sürekli göremezlik derecesinin %27 olduğun tespit edildiği, anılan kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 12.11.2018 Tarih ve 201871746 E, 2018/1738 K sayılı kararı ile; işverenin de davaya dahil edilmesi gerektiği ve davacının sürekli göremezlik oranının artması ve azalması halinde hangi tarihten itibaren arttığının veya azaldığının tespit edilmesi gerektiği belirtilerek kararın kaldırıldığı, Dairemizin anılan kararından sonra davacı tarafından...

    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. 5510 sayılı Yasa’nın 19. maddesine göre kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli göremezlik gelirine hak kazanacağı, kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....

      Sürekli işgöremezlik derecesindeki değişim nedeniyle, gelir hesabındaki unsurlardan biri olan işgöremezlik oranınındaki değişme, ilk peşin değer miktarını etkileyecek olup, yapılması gereken ; sigortalının sürekli göremezlik durumuna girdiği tarih tibarıyla % 13 sürekli göremezlik oranı üzerinden ilk peşin sermaye değerli gelir miktarını Kuruma hesaplattırmaktan ibarettir. Sürekli işgöremezlik derecesindeki düşmeye bağlı olarak değişime uğrayan gelir, yüksek göremezlik oranı nedeniyle bağlanmış olan başlangıçtaki gelir olup; gelir hesabındaki unsurlardan biri olan göremezlik oranındaki düşme karşısında, başlangıçtaki gelirin, değişen göremezlik oranına uyarlanması zorunluluğu bulunmaktadır....

        SONUÇ : 1-Hükmün 3. bendinde yer alan; “sürekli göremezlik durumunun 14.06.2007 tarihinde tespit edildiği dikkate alınarak sürekli göremezlik ödeneğinin takip eden aybaşı olan 01.07.2007 tarihinden başlanmasına,” ibaresinin silinmesi ile yerine, “davacının sürekli göremezlik gelirinin 01.05.2007 itibari ile başlatılmasına” ibaresinin yazılmasına, 2-Hükmün 6. bendinde yer alan “342,87” rakamının silinerek yerine “2.725,00” rakamının yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde davacı ve davalı ...'a iadesine, 09.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 24/11/2004 tarihinde geçirdiği kazasından dolayı sürekli göremezlik oranının SGK tarafından %7,10 olarak tespit edildiği akabinde davacının açtığı sürekli göremezlik oranının tespitine dair dava dosyası her ne kadar hukuki yarar yokluğundan reddedilmiş ise de Adli Tıp Genel Kurulu tarafından davacının sürekli göremezlik oranının %4,20 olarak tespit edildiği, yerel mahkemenin temyiz incelemesine konu kararının gerekçesinde prosedür uygulanarak davacının sürekli göremezlik oranının %4,20 olarak tespit edildiğini belirtmesine karşın hükmün birinci fıkrasında davacının %7,10 oranında maluliyetinin bulunduğunun kabul edildiği, kazasının meydana gelişinde davacının %25, davalının %75 oranında kusurlu oldukları anlaşılmaktadır. 3-Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkin davalarda (tazminat davaları) öncelikle haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için Kurum tarafından sigortalıya bağlanan...

            Kurumu veya tıp fakültelerinin konuya ilişkin anabilim dalı uzmanlarından oluşturulan kurullardan rapor alınmak suretiyle, uğradığı kazasına bağlı olarak sigortalının meslekte kazanma güç kaybı oranının kesin biçimde belirlenmesi gerekir; bu belirleme yapılırken, sürekli göremezlik oranının % 0 oranına düşmesi ve sigortalıya bağlanan gelirin kesilmiş olması nedeniyle, varsa sigortalı tarafından bu konuda açılmış bir tespit davasının varlığı usulünce araştırılmalı, varlığı halinde sonucu beklenmeli, böylece, kesinleşen sürekli göremezlik derecesi dikkate alınarak sonucuna göre karar verilmelidir. Öte yandan kabule göre de; fiili ödeme döneminin 25.08.2002-02.04.2010 tarihleri arası dönem olarak alınması gerekirken, fiili ödeme dönem sonunun 28.02.2004 kontrol kayıt tarihi olarak alınması isabetli görülmemiştir....

              Sürekli işgöremezlik oranının tespiti istemine ilişkin dava sonucunda mahkemece verilecek hüküm gerek işverenin gerekse Sosyal Güvenlik Kurumu'nun hak alanını etkileyeceğinden işveren ile Sosyal Güvenlik Kurumu arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Somut olayda, davaya konu kazası nedeniyle sürekli göremezlik oranı tespitinin SGK’nın hak alanını ilgilendirmesi nedeniyle SGK’nın mecburi dava arkadaşı olduğu gözetilerek onun aleyhine de karar verilmesi gerekirken, Bölge Adliye mahkemesince davacının sürekli göremezlik oranının %10’u aşmadığı gözetilerek reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Yapılacak , davacının kazası nedeniyle tespit edilen sürekli göremezlik oranından SGK’nın hak alanını da etkilemesi nedeniyle bu davalı yönünden de kabul kararı vermekten ibarettir. Bölge Adliye Mahkemesince bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın, karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

                Sürekli işgöremezlik oranının tespiti istemine ilişkin dava sonucunda mahkemece verilecek hüküm gerek işverenin gerekse Sosyal Güvenlik Kurumu'nun hak alanını etkileyeceğinden işveren ile Sosyal Güvenlik Kurumu arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Somut olayda, davaya konu kazası nedeniyle sürekli göremezlik oranı tespitinin SGK’nın hak alanını ilgilendirmesi nedeniyle SGK’nın mecburi dava arkadaşı olduğu gözetilerek onun aleyhine de karar verilmesi gerekirken, Bölge Adliye mahkemesince davacının sürekli göremezlik oranının %10’u aşmadığı gözetilerek reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Yapılacak , davacının kazası nedeniyle tespit edilen sürekli göremezlik oranından SGK’nın hak alanını da etkilemesi nedeniyle bu davalı yönünden de kabul kararı vermekten ibarettir....

                  UYAP Entegrasyonu