WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu olay nedeniyle davacının sürekli göremezlik oranına ilişkin olarak Sosyal Güvenlik Kurumu Maluliyet ve Sağlık Kurulları Daire Başkanlığı ile.... İhtisas Kurulu değerlendirmeleri arasında farklılık bulunduğu gibi.... raporunda, sigortalıda 2007 yılındaki kaza sonucu ortaya çıkan sürekli göremezlikte 1995 yılında geçirdiği kazanının etkisinin bulunup bulunmadığı ile tek başına 2007 yılındaki kazadan kaynaklanan göremezlik oranının ne olduğuna ilişkin bir değerlendirmenin bulunmadığı görülmektedir. Hal böyle olunca uyulmasına karar verilen bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılmadığı ortadadır....

    Dosyadaki belge ve kayıtlardan; davacının davalı kuruma ait yeraltı madeninde 1972 yılında işe başlayarak 1993 yılında emekli olduğu, Zonguldak Meslek Hastalıkları Hastanesi'nin 12.3.2009 tarihli raporu ile sürekli göremezlik oranının % 12,3 olarak belirlendiği, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun 20/01/2010 günlü kararına göre davacının sürekli göremezlik oranının % 19 olarak belirlendiği ancak bu kararda maddi hata yapıldığı belirtilerek 05/03/2010 günlü karar ile oranını % 12,3 olarak düzeltildiği, davalı Kurum vekilinin cevap dilekçesinde ve yargılama aşamasında sürekli göremezlik oranına itiraz edilmesi nedeniyle mahkemece raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla dosyanın Adli Tıp Kurumu'na gönderilmesine ve masrafların davacıdan alınmasına karar verildiği, davacı tarafın masrafları yatırmaması nedeniyle dosyanın gönderilemediği, 29/06/2010 günlü karar celsesinde davalı vekilinin aynı doğrultudaki talebini tekrarlamasına karşın olumlu ya da olumsuz bir karar...

      de çalıştığı dönemde 06.08.2004 tarihinde matkap ucunun sağ gözüne çarpması neticesinde kazası geçirdiğini, %41 oranında göremez olduğunun tespit edildiğini, kurumdan göremezlik geliri almaya başladığını, davacının 26.07.2013 tarihinde kuruma başvurarak sürekli göremezlik oranının arttığını, yeniden göremezlik oranının tespitini istediğini, Kurum tarafından davacının göremezlik oranının %17,20 olduğu tespit edilmesi üzerine davacıya ödenen aylıkların borç kaydedildiğini belirterek davacının sürekli göremezlik oranının tespitinin, davacının 10.942,00 TL borçlu olmadığının tespitini istemiştir. II-CEVAP: Davalı Kurum vekili; davacının 06.08.2004 tarihinde geçirdiği kazası nedeniyle % 41,2 oranında mağdur kaldığından peşin sermayeli gelir bağlandığı, davacının 26.07.2013 tarihinde malüliyet oranının yükseltilmesine ilişkin talebi üzerine Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü ......

        İş kazası sonucu oluşan sürekli göremezlik oranının tespitine ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca davacıya mahkemece belirlenen sürekli göremezlik oranı esas alınarak gelir bağlanmayacağından, bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden, Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkânı bulunmadığından, maddi tazminat istemli Sosyal Güvenlik Kurumunun taraf olmadığı bu davada sürekli göremezlik oranının tespitinin yapılamayacağı, yapılması halinde maddi tazminat istemli davanın sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır. Yukarıdaki açıklamaların ışığında, kural olarak davacıya Sosyal Güvenlik Kurumu ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine maluliyet oranının tespiti davası açması için önel verilip, tespit davası bu dava için bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar vermekten ibarettir....

          Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, taraf vekillerinin, sair temyiz itirazlarının reddine; İncelenen dosyada; sigortalının, kontrol muayene kaydının bulunduğu, mahkemece, kurumdan sürekli göremezlik oranının kesinleşip kesinleşmediğinin sorulduğu, Kurumca düşen sürekli göremezlik oranına göre, ilk peşin sermaye değer tablosunun gönderildiği, sürekli göremezlik oranının kesinleşip kesinleşmediğinin bildirilmediği anlaşılmıştır. Şu halde, mahkemece; sigortalının, kesinleşmiş sürekli göremezlik oranı belirlenmeli, belirlenen kesinleşmiş sürekli göremezlik oranına göre, gelirin ilk bağlandığı tarih itibariyle, ilk pesin sermaye değer tablosu kurumdan celb edilmeli ve davacı Kurumun talebi ile bağlı kalınarak sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

            Sürekli göremezlik oranının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumu’nun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup, temyize konu tazminat davasında Sosyal Güvenlik Kurumu taraf değildir. İş kazası sonucu oluşan sürekli göremezlik oranının tespitine ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca davacıya mahkemece belirlenen sürekli göremezlik oranı esas alınarak gelir bağlanmayacağından bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkânı bulunmadığından maddi tazminat istemli Sosyal Güvenlik Kurumunun taraf olmadığı bu davada sürekli göremezlik oranının tespitinin yapılamayacağı, yapılması halinde maddi tazminat istemli davanın sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır. HGK.’nun 07.02.2007 tarihli, 2007/21-69 Esas, 2007/55 Karar sayılı kararı da bu yöndedir....

              İş kazası sonucu oluşan sürekli göremezlik oranının tespitine ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca davacıya mahkemece belirlenen sürekli göremezlik oranı esas alınarak gelir bağlanmayacağından, bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden, Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkanı bulunmadığından, maddi tazminat istemli Sosyal Güvenlik Kurumunun taraf olmadığı bu davada sürekli göremezlik oranının tespitinin yapılamayacağı, yapılması halinde maddi tazminat istemli davanın sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır. HGK.’nun 07.02.2007 tarihli, 2007/21-69 Esas, 2007/55 Karar sayılı kararı da bu yöndedir....

                Davacının geçirdiği kazası sonucu SGK Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi'ne ait 06.04.2015 gün ve 009569 sayılı sürekli göremezlik derecesi tespit kararı ile % 26 oranında sürekli göremezlik derecesi verildiği ve 07.07.2016 tarihinde kontrol muayenesi gerektiğinin yazılı olduğu, ancak mahkemece bu kontrol kaydının sonucu beklenmeden yazılı şekilde karar verildiği görülmektedir. Davacının geçirdiği kaza sonucu oluşan gücü kayıp oranının kontrol kaydı var iken saptanan orana göre tazminat hesabının yapılamayacağı açıktır. Gerçekten sigortalıya bağlanacak gelir ve hükmedilecek tazminat tutarlarını doğrudan etkileyeceğinden sürekli göremezlik oranının kesin olarak saptaması, bunun için de kontrol kaydı sonucunun araştırılması gerektiği ortadadır....

                  Şu halde davalı tarafın davacıda meydana gelen sürekli göremezlik derecesinin belirlenmesine ilişkin dava sonucu beklenmeden yukarıda yapılan açıklamada belirtildiği gibi işçide oluşan meslekte güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin kesin olarak saptandığından söz edilemez. Kaldı ki; Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu tarafından belirlenen % 12,3 oranındaki sürekliiş göremezlik derecesinin hükme esas alınması, SGK tarafından belirlenen % 12,2 oranındaki sürekli göremezlik derecesine davacı taraf itiraz etmediği halde davalı tarafın bu oran üzerinden kazanılmış hakkını ihlal etmesi bakımından da hatalı olmuştur....

                    Sigortalıda oluşan sürekli göremezlik oranının, sigortalıya bağlanan gelirin peşin sermaye değeri ile tazminatın miktarını doğrudan etkilediği ise söz götürmez. Diğer bir deyişle, sigortalıya bağlanacak gelir ve hükmedilecek tazminatın miktarını doğrudan etkilemesi nedeniyle, işçide oluşan meslekte kazanma güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin saptanması gerektiği açık-seçiktir. Hal böyle olunca, davacının sürekli göremezlik oranındaki kontrol kaydının kalkıp kalkmadığı araştırılmaksızın kontrol kayıtlı sürekli göremezlik oranının tazminatın belirlenmesinde esas alınması usul ve yasaya aykırı olmuştur. Yapılacak , sigortalıda oluşan meslekte kazanma güç kayıp oranının değişip değişmediği yöntemince araştırılmak, ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir....

                      UYAP Entegrasyonu