Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraftar arasında akdedilen 15/11/2013 tarihli sözleşmenin konusu sanatçının yurt içi ve yurt dışındaki mesleki işlerinin ve diğer alakalı faaliyetlerinin pazarlama ve satış haklarının münhasıran Ajansa devrini kapsamaktadır....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Temerrütün oluşmadığını zira, davacıya ait AKBANK İnegöl sanayi şubesi ve davacının PTT hesabına kira bedellerinin ödendiğini, pandemi dönemi sebebiyle de kira uyarlaması davası açacaklarını bu hususun da bekletici mesele yapılması gerektiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince: Davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Temerrütün oluşmadığını zira, davacıya ait AKBANK İnegöl sanayi şubesi ve davacının PTT hesabına kira bedellerinin ödendiğini, pandemi dönemi sebebiyle de kira uyarlaması davası açacaklarını bu hususun da bekletici mesele yapılması gerektiğine dair ilk derece mahkemesince yöneltilen taleplerinin incelenmeksizin davanın kabul edilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık; tahliye davasından ibarettir....

    Sayılı ilamının icra takibinin dayanağı olduğunu, bahse konu ilamın konusunun ise ipotek bedelinin uyarlaması davası olduğunu, ipoteğin, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni hak olduğunu, işbu davanın ise ipotek ile ilgili olup taşınmazın aynına ilişkin olduğunu, HMK’da kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararların kesinleşmedikçe yerine getirilemeyeceğinin belirtildiğini, takip dayanağı ilam taşınmaz üzerindeki ayni bir hak olan ipoteğe ilişkin olması nedeniyle kesinleşmeden takibi konu edilemeyeceğini belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir....

    Mahkememizce yapılan tetkik ve incelemede; dosya kapsamına alınan deliller ile usul ve yasaya uygun hazırlanan 11/08/2022 tarihli rapor muvacehesinde; davacının davalı şirketten hak sahibi olduğu alacak miktarının 2.261,68 TL olduğu tespit edilmiş, davacının dava dilekçesinde dava değerinin sadece yukarıda mahkememizce tespiti yapılan asıl alacak kalemini kapsar şekilde olduğu görülmüş iş bu sebeple davacının asıl alacak haricindeki talebi yönünden usulüne uygun harçlandırma yapılmadan dava açıldığı değerlendirilmiş, iş bu sebeple davacının işlemiş faiz talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken sehven hata ile reddine karar verilmiş, bu hususun tashih, tavzih ile düzeltilmesi mümkün olmadığından gerekçede değinilmiş ve yine alacağın likit ve belirlenebilir olması sebebi ile; asıl alacak miktarı olan 2.261,68 TL nin %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davacının kötüniyet ile takip başlattığını davalı...

      Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının sözleşmenin feshinden önceki döneme ilişkin alacak talebi hakkında açmış olduğu alacak davasına yönelik verilen kararın dosya kapsamına, usul ve yasaya uygun olduğundan, bu hüküm yönünden yapılan istinaf sebebi yerinde görülmediği, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin, 01.06.2003 tarihinde davalı tarafından haksız şekilde feshedildiği, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle fesihten sonraki döneme ilişkin uğranılan zararların tazminine ilişkin tazminat talebi bakımından sözleşmenin feshi tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı Kanun'un 125 inci maddesi uyarınca ve 6098 sayılı Kanun'un 146 ncı maddesi uyarınca genel zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğu, sürenin sözleşmenin fesih tarihi olan 01.06.2003 tarihinde başladığı, zamanaşımına konu alacak talebi sözleşmenin feshinden sonraki döneme ilişkin olduğundan dava açmadan önce sözleşmenin feshi ile öğrendiği gözetildiğinde dava tarihi...

        Bu nedenle dairemizce inceleme, istinaf dilekçesinde gösterilen istinaf sebepleri ve mahkemece resen gözetilmesi gereken kamu düzenine aykırılık oluşturan sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, TBK.'nun 138.maddesine dayalı kira bedelinin uyarlanması davasıdır. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 138. maddesinde “Aşırı İfa Güçlüğü” madde başlığı altında “Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya çıkar ve sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirir ve borçlu da borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir....

        Bu nedenle dairemizce inceleme, istinaf dilekçesinde gösterilen istinaf sebepleri ve mahkemece resen gözetilmesi gereken kamu düzenine aykırılık oluşturan sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, TBK.'nun 138.maddesine dayalı kira bedelinin uyarlanması davasıdır. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 138. maddesinde “Aşırı İfa Güçlüğü” madde başlığı altında “Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya çıkar ve sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirir ve borçlu da borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK'nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davacı talebinin TBK 138. Maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceğinden reddine karar verilmiş ise de davacının talebinin sözleşmenin uyarlaması olmadığı, taraflar arasındaki sözleşmeye konu, sözleşmenin eki niteliğinde olan Güzergah listesindeki güzergah mesafelerine ait km bilgilerinin davalı tarafından hatalı hesaplandığı, gerçek km mesafelerinin çok daha fazla olduğundan uğranılan zararın tazmini talep edilmiştir....

          maddi (somut) bir zarar bulunmaması ve TCK.nun 184/5. maddesindeki etkin pişmanlık düzenlemesinin, hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanması olanağına engel oluşturmayacağı gözetilerek ve sanığın adli sicil kaydında geçen 3167 sayılı kanuna aykırılıktan verilen ilamların hükümden sonra çek kanunu değiştiren yeni kanun hükümlerine göre uyarlaması yapıldıktan sonra, sanık hakkında CMK.nun 231/5-6. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Yasaya aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 27.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Asliye Ceza Mahkemesi) SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

              UYAP Entegrasyonu