Finansal Kiralama konusu mal 6361 sayılı Kanun 18 ve 23. maddeleri (mülga 3226 sayılı Kanunun 17. maddesi) gereğince kiralayan şirketin mülkiyetindedir. 6361 sayılı Kanun 24/1.maddesi (mülga 3226 sayılı Kanun 13. maddesi) hükmü gereğince de kiracı, sözleşme süresince finansal kiralama konusu malın zilyedi olup, malı sözleşmede öngörülen şart ve hükümlere göre özenle kullanmak zorundadır. 6361 sayılı Kanun 30.maddesi sözleşmenin sona ermesi, 31.maddesi sözleşmenin ihlali (finansal kiralama bedelini ödemede temerrüde düşme), 32.maddesinde de sözleşmenin feshinin sonuçları düzenlenmiş; (mülga 3226 sayılı Yasa'nın 21.maddesine göre, sözleşme süresinin dolması, 22.maddesine göre sözleşmenin diğer sebeplerle sona ermesi ve 23.maddesi hükmüne göre de sözleşmenin ihlali hallerinde aynı yasanın 24 ve 25.mad. gereğince) ve 6361 sayılı Kanunun 33/1.maddesinde de sözleşmenin kiralayan tarafından feshi halinde (ve yine 30/2.maddede öngörülen “kiracının tasfiye sürecine girmesi gibi” hallere ilişkin...
İlçesinde yapılan işlerin hiç hesaba katılmadığını, buna göre işin %90'nın tamamlandığını, ayrıca bilirkişi raporunun KDV içermemesi nedeniyle eksik olduğunu, işin gecikmesinin mücbir sebepten kaynaklandığını, bu doğrultuda değerlendirme yapılmadan karar verildiğini, bunun kanuna aykırı olduğunu, bilirkişi raporunda sözleşmenin feshi konusunda 15.10.2015 tarihli yazı ile müvekkile süre verildiği belirtilmiş ancak buna rağmen sözleşmenin 14.10.2015 tarihinde sözleşmenin feshinin haklı bulunmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, dosyada dinlenen tanıklar ile işin tamamlanma oranının talimatla alınan bilirkişi raporları ile belirlendiğini, bu belirlemelere göre davalarının haklı olduğunu belirterek davanın reddine ilişkin kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....
Tüketici Mahkemesince, devremülk satış sözleşmesinin feshinin koşullarının oluştuğunun anlaşılması halinde davacı üzerinde yer alan tapunun sözleşmenin feshinin doğal sonucu olarak davalıya iadesi gerekeceği, iadesi gereken taşınmazın Yalova ilinde yer alması nedeniyle taşınmazın aynına ilişkin davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemelerinin HMK'nın 12/1 maddesi gereğince kesin yetkili olduğu gözetilerek yetkisizlik kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Yalova 4....
Köyü, ...Orman mevkii, 424 ada, 25 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan mesken niteliğindeki zemin kat, 5 numaralı bağımsız bölümün hissesinin davacı adına tapuya tescil edildiği, 6100 sayılı HMK’nın 12/1. maddesinde “Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.” hükmünün belirtildiği, dava konusu taşınmazın Yalova ili sınırlarında bulunduğu ve davacı adına tescil edildiği, davacının talebinin sözleşmenin feshine ilişkin olduğu, ancak devre mülk satış sözleşmesinin feshinin koşullarının anlaşılması halinde davacı üzerinde yer alan tapunun sözleşmenin feshinin doğal sonucu olarak davalıya iadesi gerekeceği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Yalova 4....
otoparkın olduğu muhitte ------ekipleri görevli olup jandarmanın sorumluluğundaki bir bölge olmadığını, eğer ortada sözleşme öncesinde kaybolan araç var ise bunun otoparkın önceki sahiplerinin-ortaklarının cezai sorumluluğuna gidilerek çözülmesi gerektiğini, sözleşme sonrasında emniyetçe tarafımıza teslim edilip de otoparkta kaybolan hiçbir araç bulunmadığını, davacı tarafça teslim alınan tüm araçlar yine resmi şekilde teslim edildiğini, teslim edilmeyenlerde halen otoparkta olduğunu, sözleşmenin feshinin maddi ve zaman kaybı olarak işletmeyi büyük zararlara uğratacağından dolayı ihtiyati tedbir konulmasını, açıklanan sebeplerle idarenin haksız işleminin iptali ile sözleşmenin devamına, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalı idare üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Davalı olarak gösterilen T5nün taraf ehliyetinin bulunmadığını, davacı tarafından feshinin geçersizliğinin tespiti talep edilen sözleşme bedeli ve iadesi talep edilen teminat mektubu bedelinin harçlandırılmadığını, davacının sözleşmenin feshinin geçersizliğine ilişkin tespit davası açmasında hukuki yararı bulunmadığını, basiretli bir tacir olması gereken davacının söz konusu dokümanları incelediğini, şartnamelerde yer alan hükümleri kabul ettiğini, tüm koşulları değerlendirmek suretiyle ihaleye katıldığını ve neticesinde sözleşmenin imzalandığını, davacı şirketin sözleşmeye konu hizmetin görülmesi ve cihazların kullanımına hazır hale getirilmesi için yer tesliminden itibaren 60 günlük süresi olduğunu bildiğini, çalışmalarını bu süreye göre planlamasının gerektiğini, sonuç olarak davacının yer tesliminden itibaren belirlenen sürede hiç bir engeli olmamasına rağmen cihazları hizmete hazır hale getirmemiş olup taahhüdünü sözleşme hükümlerine uygun olarak...
feshinin usulsüz olduğunu, ayrıca ithalatçı firmadan gelen yazışmalar, sunulan deliller kapsamında müvekkilinin bir üst model teklif ederken yine üst modelini üretiminin yapılacağının ispat edildiğini, bu sürenin verilmesi halinde ,ürünün süresi içinde verilmemesi halinde sözleşmenin davalı ... tarafından haklı feshinden bahsedilebilir olacağını, belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
feshinin usulsüz olduğunu, ayrıca ithalatçı firmadan gelen yazışmalar, sunulan deliller kapsamında müvekkilinin bir üst model teklif ederken yine üst modelini üretiminin yapılacağının ispat edildiğini, bu sürenin verilmesi halinde ,ürünün süresi içinde verilmemesi halinde sözleşmenin davalı ... tarafından haklı feshinden bahsedilebilir olacağını, belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... gelmiş, davalı adına gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 22.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi SAYISI : 2022/5 E., 2023/236 K. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, sözleşmenin feshinin iptali istemine ve Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin bozma ilamı bulunduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'ne ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ'NE GÖNDERİLMESİNE, 19.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....