Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Davacı vekili, davalıya ait dal ruhsatının devri konusunda taraflar arasında anlaşma sağlandığını, kapora olarak 50.000 TL ödeme yapıldığını, davalının devire yanaşmaması nedeniyle ihtarname ile kaporanın iadesini istendiğini, sonuç alınamaması üzerine yapılan icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline ve tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, anlaşmada belirtilen sürede davacı tarafından satış bedelinin ödenmemesi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını, kapora olarak gönderilen paranın cayma parasına dönüştüğünü belirterek davanın reddine ve tazminata karar verilmesini istemiştir....

    Noterliğinde 29.04.1997 tarihinde düzenledikleri ölünceye kadar bakma sözleşmesi uyarınca bakım borcunu yerine getirdiğini, bakım borcu karşılığı tarafına devri gereken 14 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının devredilmediğini ileri sürerek taşınmazın adına tescilini istemiştir. Davalılar karşı davalarında, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin muvazaalı olarak yapıldığını ileri sürerek, sözleşmenin iptalini veya saklı payları için şimdilik 7.000 TL bedelin ödenmesini istemişlerdir. Mahkemece, asıl davanın reddine; karşı davanın kabulü ile sözleşmenin iptaline karar verilmiştir. Hükmü, davacı-karşı davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil; karşı dava sözleşmenin iptali veya saklı paya karşılık bedel istemlerine ilişkindir....

      Koşul gerçekleşmemesi nedeniyle sözleşme ilişkisi hüküm ve sonuçlarını doğuramayacağından davacının sözleşme kapsamında davalıya verdiği senetler nedeniyle davalıya borcu da bulunmamaktadır. Davanın kabulüne karar verilmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; DAVANIN KABULÜ İLE; 1-Taraflar arasında imzalanan 25/12/2022 tarihli sözleşmenin 4. Maddesindeki koşulun gerçekleşmemesi nedeniyle sözleşme hükümlerinin ortadan kalktığının tespitine, 2-Bu sözleşme kapsamında verilen Bursa 15. İcra Müdürlüğünün 2021/... Esas 2021/......

        İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, ----- süresinden önce feshi nedeniyle kar mahrumiyetinden kaynaklanan alacak ile sözleşme süresi boyunca alım taahhütlerinin yerine getirilmemesi nedeniyle oluşan cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir....

          Mahkemece kısmen kabul kararı verilmişse de, resmi şekilde yapılmayan bu araç satış sözleşmesi uyarınca sözleşmenin tarafları verdiklerinin iadesini isteyebilirler. Aracın trafikteki devri davacı adına yapılmadığından davacı bu sözleşme kapsamında ödediklerinin iadesini istemekte haklıdır. Davalı satıcı, iade etmesi gereken bir senedi icra takibine koymakta haklı olmadığından icra masraflarının davacıya iade edilecek bedelden indirilmesi doğru olmamıştır. Ayrıca araca verilen zararın da kanıtlanamamış olması nedeniyle tanık beyanına dayanılarak bu zararın da indirilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 28/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Türk Ticaret Kanunu'nun 11 inci maddesine göre fırın işletmesi, ticari bir işletme olup; bu işletmenin devri de Borçlar Kanunu'nun 179 uncu maddesinde düzenlenen ticari işletme devri niteliğindedir. Türk Ticaret Kanunu'nun 14 üncü maddesindeki açık düzenleme karşısında tarafların tacir ve işin de bir ticari işletmeyi ilgilendirmesi nedeniyle ticari iş olduğu tartışmasızdır (TTK.m.3). Öte yandan dava tarihi itibariyle Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 288 inci maddesindeki senetle ispat sınırı 460,-TL olarak belirlenmiştir. Cezai şart ise Borçlar Kanunu'nun 158 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Taraflar fırın devri konusunda bir protokol yapmışlar ve hukukî ya da fiilî bir aksaklık çıkması halinde davalı satıcının davacı alıcıya 20.000,-USD cezai şart ödeyeceği kabul edilmiştir....

              Mahkemece, sözleşmeye konu taşınmazın tapu kaydında devri engelleyici şerh bulunması, sözleşmenin kanunen aranan yasal şartları taşımaması ve böylece geçersiz olması sonucu tarafların aldıklarını iade ile yükümlü bulundukları gerekçesiyle davanın kabulüne, itirazın iptaliyle satış bedeli 30.000 USD’nin takip tarihindeki TL karşılığı 43.777 YTL üzerinden takipten itibaren %9 oranında yasal faiz uygulanmak suretiyle takibin devamına, takip konusu alacak tutarının %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 30.09.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Diğer davalı ... vekili, müvekkilinin, davacı ile diğer davalı arasındaki sözleşmenin tarafı olmadığından husumet yöneltilemeyeceğini, talep konusunun taraflarca belirlenebilir olduğu durumlarda kısmi dava açılamayacağını, davacının alacak miktarını kesin olarak belirlemesi ve eksik kısma ilişkin harcı tamamlaması gerektiğini, diğer davalı yüklenicinin müvekkiline karşı olan edimlerini yerine getirmediğini, eksik imalatlar bulunduğunu, bu konuda ...esasında görülen davayı açtıklarını, bu yüzden davacının tapu isteme hakkının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

                  İşbu davada, iptali istenen sözleşme davacı---- olup, sözleşmenin konusu ---- hisse devrine ilişkindir.---- konu bedelsiz olduğu ileri sürülen çeklerin ve davacı --- tarafından ödenen bedelin alacaklısı veya borçlusu değildir. Bu bakımdan davacı ----dava ve talep bakımında aktif husumet ehliyeti bulunmadığından davacı----- açtığı davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir. Yine, işbu davada davalı--- aynı şekilde sözleşmenin tarafı olmadığı gibi davacı ----hisse devretmiş değildir. Yine, davalı ----kalan çeklerin de alacaklısı değildir. Bu nedenle, davacı ---- isteyebileceği bir hakkı bulunmadığından davacı ------- karşı açtığı davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir....

                    Mahkememizce yapılan yargılama süreci ve değerlendirmede; dava, ticari işletmenin devri amacıyla yapılan sözleşme görüşmeleri sırasında yapılan ödemenin sözleşmenin yapılmaması üzerine geri verilmesi amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali ile davacının icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir. Büyükçekmece ... İcra Dairesinin .... Esas sayılı icra takip dosyasının yapılan incelemesinde; alacaklısının dosyamız davacısı olduğu, borçlusunun dosyamız davalısı olduğu, 30.000,00-TL alacak için ilamsız takip yapıldığı, davalının icra takibine 17/03/2022 tarihinde itiraz ettiği, davacının davalı tarafından icra takip dosyasına yapılan itirazın iptali için süresinde dava açtığı anlaşılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu