Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının talebi sadece menfi zararının tazmini istemine ilişkin olmakla davanın bu niteliğine göre talep, TMK'nın 692. maddesinde belirtilen payın tamamına yönelik tasarruf işlemleri niteliğinde olmadığından, davanın tüm paydaşlar tarafından açılması gerekmemektedir. Bu itibarla, aksi yöndeki yazılı gerekçe ile istemin reddi doğru olmamıştır. Mahkemece istemin niteliği karşısında davanın aşağıdaki ilkeler ve açıklamalar çerçevesinde esasına girilmelidir. Sözleşmeden haklı olarak dönen taraf, temerrüde düşmekte kusurlu olan taraftan BK’nın 108. maddesi uyarınca ancak menfi zarar talep edebilir. Gerçekten, BK’nın 108/II. maddesi uyarınca “… borçlu kendisine hiçbir kusur isnat edilemeyeceğini ispat edemezse alacaklı akdin hükümsüzlüğünden mütevellit zararın tazminini de talep edebilir.“ Doktrinde hakim olan görüşe ve ... uygulamasına göre, burada oluşan zarar menfi (olumsuz) zarardır....

    Mahkemece asıl ve birleşen davanın sözleşmenin feshi yönünden kabulüne, menfi zarar istemiyle ilgili kısmen kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle bilirkişi raporuyla arsa üzerinde bulunan gecekondunun inşaatın yapımına engel teşkil etmediğinin saptanmış bulunmasına, 16.06.2006 tarihinde yapı ruhsatı alınmış olup teslimi gereken süre hesabının bu günden başlatılmış olmasına ve davalı yüklenici tarafından gecekondunun yıkılması talep edilerek arsa sahiplerinin uyarılmamış bulunmasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Asıl ve birleşen davada menfi zarar olarak 1.000,00 TL talep edilmiş olup bu istemin bir kısmı reddedildiğine göre reddolunan kısım üzerinden davalı yararına vekâlet ücreti takdiri ve bu kısma isabet eden yargılama giderinin sorumlu tutulmaması gerekirken davalı...

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali ve alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın tefrikine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

        Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar Dairemizin 30/05/2013 tarih ve 2013/1342 Esas 2013/3623 Karar sayılı ilamı ile ‘TBK'nın 512. maddesi uyarınca, vekil haksız azil halinde güvendiği vekalet ilişkisinin uygun olmayan zamanda ortadan kalkmasından dolayı uğradığı menfi zararı isteyebileceği, bu tazminatın dayanağı sözleşmenin ihlal edilmiş olması olmadığını, her zaman sözleşmeyi sona erdirme hakkının olumsuz sonuçlarını gidermeye yönelik olduğu, vekil, vekaletin devam edeceğine güvenerek fiilen yaptığı masraflar için belirtilen madde hükmüne dayalı olarak tazminat isteminde bulunabileceğini, bu çeşit masrafın varlığını ve tutarını vekilin kanıtlaması gerektiğini, zarar hesaplanırken vekilin bu masraflar dolayısıyla sağladığı yararın da mahsup edilmesi gerektiği, mahkemece bilirkişi kurulundan davacının talep edebileceği menfi zarar hususunda ek rapor alınıp, tüm deliller birlikte değerlendirilmek üzere uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle eksik inceleme...

          Bankasına ait olan 50.000.TL bedelli ve 24/12/2021 vade tarihli çekin ve ... Bankasına ait olan 50.000.TL bedelli ve 30/11/2021 vade tarihli çekin icraya konulmasını önlemek üzere TEDBİR konulmasını ve sözleşmenin ifa edilmemesi sebebiyle müvekkilin uğramış olduğu zararların tespit edilmesini talep etmiştir. SAVUNMA Davalı davaya cevap vermemiştir. DELİLLER VE GEREKÇE Dava; eser sözleşmesinden kaynaklı menfi tespit ve tazminata yöneliktir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu "Menfi tesbit ve istirdat davaları: Madde 72 – (Değişik: 18/2/1965-538/43 md.) Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir....

            Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre somut olay bakımından Gabinin Objektif ve Sübjektif koşullarının oluşmadığı, davacının, davalının müzayaka halinden yararlandığı iddiasının kanıtlanamadığı, sözleşmenin ahlaka aykırılığından söz edilemeyeceği, davacının hakkını kötüye kullanmasının da söz konusu olmadığı anlaşıldığından itirazın iptali davasının kabulü, karşılık Menfi Tesbit davasının reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin bozmayı gerektirdiği düşüncesinde olduğumuzdan sayın çoğunluğun itirazın iptali davası yönünden farklı yönde oluşan görüşüne katılamıyoruz....

              Menfi zarar ise; uyulacağı ve yerine getirileceğine inanılan bir sözleşmenin hüküm ifade etmemesi ve yerine getirilmemesi yüzünden güvenin boşa çıkması dolayısıyla uğranılan zarardır. Başka bir anlatımla, sözleşme yapılmasaydı uğranılmayacak olan zarardır. Menfi zarar borçlunun sözleşmeye aykırı hareket etmesi yüzünden sözleşmenin hüküm ifade etmemesi dolayısıyla ortaya çıkar (Hâluk Tandoğan, age., s. 427). Bu husus BK’nun 108. maddesindeki düzenlemeden kaynaklanmıştır. Burada alacaklı sözleşmenin hükümsüzlüğünden kaynaklanan zararının tazmini söz konusudur. Çünkü sözleşme fesih edilerek hükümsüz olduktan sonra tekrar sözleşmeye dayanarak borcun ifa edilmemesinden doğan zarardan söz edilemez; istenilecek zarar menfi zarardır....

              Kural olarak eser sözleşmesi ilişkisinin kurulması herhangi bir şekil şartına tabi olmayıp, tarafların "icap" ve "kabul" iradelerinin birleşmesiyle sözleşme ilişkisi kurulur. Şekil şartı, sözleşmenin geçerlilik şartı olmayıp, ispat şartıdır. Kural olarak sözleşmenin haklı feshi halinde fesheden, sözleşme tarihi itibariyle akdin hükümsüzlüğünden kaynaklanan zararın tazminini isteyebilir. Doktrinde hakim olan görüşe ve Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre burada oluşan zarar menfi (olumsuz) zarardır. Menfi zarar; sözleşmenin karşı tarafınca yerine getirileceğine olan güvenin boşa çıkması nedeniyle uğranılan zarardır. Davada iş sahibinin talep ettiği, kalan işin başka bir yükleniciye tamamlattırılması halinde uğranılıp talep edilebilecek menfi zararın kaçırılan fırsat esasına göre hesaplanması gerektiği Yargıtay ve 15. Hukuk Dairesi yerleşik içtihatlarında kabul edilmektedir....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, BK’nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmakta olup, iki ihale arasındaki fark sebebiyle uğranılan menfi zararın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. Yanlar arasında imzalanan sözleşmede fesih halinde zararın ne şekilde hesaplanacağı konusunda hüküm bulunmamaktadır. Sözleşmenin fesihle sonuçlandığı sabittir. Bu durumda davacı idare BK’nın 108 ve 96. maddeleri uyarınca olumsuz zararının (menfi zarar) ödenmesini isteyebilir (H.G.K’nın 17.01.1990 gün 1989/13-3921 sayılı kararı)....

                Menfi zarar ise; uyulacağı ve yerine getirileceğine inanılan bir sözleşmenin hüküm ifade etmemesi ve yerine getirilmemesi yüzünden güvenin boşa çıkması dolayısıyla uğranılan zarardır. Başka bir anlatımla, sözleşme yapılmasaydı uğranılmayacak olan zarardır. Menfi zarar borçlunun sözleşmeye aykırı hareket etmesi yüzünden sözleşmenin hüküm ifade etmemesi dolayısıyla ortaya çıkar (Hâluk Tandoğan, age., s. 427). Bu husus BK’nun 108. Maddesindeki düzenlemeden kaynaklanmıştır. Burada alacaklı sözleşmenin hükümsüzlüğünden kaynaklanan zararının tazmini söz konusudur. Çünkü sözleşme fesih edilerek hükümsüz olduktan sonra tekrar sözleşmeye dayanarak borcun ifa edilmemesinden doğan zarardan söz edilemez; istenilecek zarar menfi zarardır....

                UYAP Entegrasyonu