faturalara karşı herhangi bir itirazda bulunulmadığı davalı şirkete ihtar edildiği üzere alınan 5.000-TL nakit teminatın irat olarak kaydedildiği ve tüm alacak tutarından mahsup edilerek bakiye borç miktarı 57.938,12 TL olarak tespit edildiği Davalı yanca haksız olarak itirazın iptali ile takibin devamını davanın kabulünü talep etmiştir....
Hükme dayanak yapılan bilirkişi raporuna karşı davacı vekili 19.10.2008 tarihli dilekçe ile itirazda bulunmuş, itirazında taraflar arasında akdedilen Bireysel Finansman Desteği Kredi Sözleşmenin 7.maddesine göre, bankanın borçlunun geri ödeme planındaki taksitlerden birbirini takip eden ikisini vadesinde ödememesi veya sözleşmede belirtilen yükümlülüklerinden herhangi birinin ihlal edilmesi halinde muacceliyet ihbarında bulunmak suretiyle alacağın tamamını muaccel kılma hakkına sahip olduğunu, bilirkişinin sözleşmenin 3.maddesindeki açık düzenlemeye aykırı olarak alacak aslını dikkate aldığını, tüm işlemlerin sözleşmenin 131.maddesi gereğince kesin ve münhasır delil olan kurum kayıt ve defterlerine uygun bir şekilde yapıldığını ileri sürmüştür....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi K A R A R Dava, sözleşmenin tarafları arasında tapu iptali, tescil ve alacak istemine ilişkin olup, mahkemece alacak yönünden davanın kabulüne dair verilen karar davalılarca temyiz edilmiş bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 06.02.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Taraflar arasında imzalanmış olan hukuki danışmanlık sözleşmesine göre sözleşmenin bitimine en geç iki ay kala taraflarca sözleşme feshedilmediği takdirde sözleşmenin aynı şartlar ile yenileneceği, 01/02/2014 tarihli sözleşmenin,bu sözleşme hükümlerine göre bitim tarihi 01/02/2015 tarihinden iki ay önce davalı tarafından sözleşmenin yenileneceğine dair noterden ihtarname usulüne uygun olarak davacıya tebliğ edilmediğinden 01.02.2015 tarihi itibariyle sözleşmenin aynı koşullar ile yenilendiği bu nedenle 01/02/2016 tarihine kadar tüm aylara ilişkin ödemelerin yapılması gerektiği halde, davalının sözleşmeyi feshettiği kabul edilerek ilk derece mahkemesince kurulan hüküm yerinde görülmemiştir....
Bu nedenle, ------ sayılı icra dosyasında davalı tarafça yapılan itirazın kısmen iptali ile asıl alacak yönünden takibin 81.150,00-TL asıl alacak ve 260,12-TL işlemiş faiz üzerinden devamına karar verilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşme gereği ödenecek tutar belli olduğundan, alacak likit ve belirlenebilir olup takibe haksız itiraz edildiğinden icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
ın taraf olarak göründüğü sözleşmenin dayanak gösterilerek müvekkili şirketin borçlu gösterildiğini, müvekkilinin sözleşmenin tarafı olmadığı gibi sözleşmeden haberinin de olmadığını, dava konusu alacağın eser sözleşmesinden kaynaklanan borç olup Borçlar Kanunu 147/6 uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, 2013 yılından 2020 yılına kadar toplu olarak fatura kesilip müvekkiline fatura gönderilerek borçlu gösterilmeye çalışıldığını, davacının alacağının zamanaşımına uğradığını, davalı şirketin temerrüde düşürülmediğini, talep edilen faiz oranının ve başlangıç tarihlerinin hukuka uygun olmadığını, neye göre nasıl ne şekilde alacak tahakkuk ettirildiği anlaşılmayan alacağın likit ve muayyen bir alacak olmadığından yargılamayı gerektirir bir alacak olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmesinin hukuken mümkün olmadığını, müvekkili şirketin sözleşmeden haberi olmadığı ve sözleşmenin tarafı olmadığı için sözleşmeyi uzatma iradesinden bahsedilemeyeceğini, bu halde otomatik uzamadan bahsedilmesinin...
Hukuk Dairesi 04/12/2020 tarih ve 2019/2103E.- 2020/1813K. sayılı kararıyla dava konusu devre mülkün tapu kaydına göre Yalova İli, Termal İlçesi'nde bulunduğu ve davacının öncelikli talebinin sözleşmenin iptali ve alacak olmasına göre, sözleşmenin iptali ve alacak kararı ile taraflar sözleşmeye göre birbirlerinden aldıklarını karşılıklı olarak geri verme durumunda olduklarından, devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile davacı adına tapuda kayıtlı bulunan devre mülkün tapu kaydının da iptali ve önceki malik adına yeniden tapuya kayıt ve tescili gerekeceği bu nedenlerle kesin yetki kuralı gereğince davanın taşınmazın bulunduğu Termal İlçesinin bağlı olduğu Yalova Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi'nde görülmesi zorunlu olduğu gerekçesiyle davalının istinaf talebinin kabulüne, Ankara 1. Tüketici Mahkemesi'nin 09/07/2019 tarih ve 2017/254 Esas - 2019/392 Karar sayılı ilamının kaldırılmasına,dava dosyasının yeniden yargılama yapılmak üzere mahkemesine iadesine karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/339 Esas sayılı dosyasında 28/02/2017 tarihli duruşmada 2 numaralı ara kararı ile davanın itirazın iptali ve sözleşmenin feshi talepli olarak açıldığı, bu durumda sözleşmenin feshi davasının ayrı bir esasa kaydedilmesi gerektiği gerekçesiyle, sözleşmenin feshi talebinin bu dosyadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiş ve gerekçeli tefrik kararı da oluşturularak, aynı mahkemenin 2017/165 Esas sayılı dosyası üzerinden sözleşmenin iptali talepli dava da yargılamaya devam olunmuştur. İlk derece mahkemesince; hukuki yarara ilişkin dava şartı yokluğundan dolayı davanın usulden reddine karar verilmiş ve bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
-KARAR- Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında hizmet sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin, davalı tarafından ....02.2011 tarihinde sebepsiz olarak alacaklar ödenmeksizin feshedildiğini, alacak faturalarının davalı tarafça iade edildiğini, alacakların tahsili için başlatılan ... takibine davalının haksız olarak kısmen itiraz ettiğini ileri sürerek, takip konusu alacağın ....944,39 TL'lik kısma yönelik itirazının iptali ile % 40 oranda ... inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasındaki sözleşmenin feshedildiğini, müvekkiline gönderilen faturalarda açıklama bulunmadığını, başlatılan ... takibine kısmen itiraz ettiklerini, borçlu oldukları kısmı ödediklerini savunarak, davanın reddi ile %40 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir....
Temyiz Sebepleri Davalı vekili; istinaf sebeplerini tekrar etmiş, ayrıca alacak likit olmamasına rağmen davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, taraflar arasındaki sözleşmenin süresinden sonra haksız olarak feshedildiği iddiasına dayalı cezai şart bedelinin tahsiline ilişkin itirazın iptali istemine ilişkindir. 2....